bugün

iphone 6 plus

kullanım alışkanlıklarına göre akıllı telefonlarının pil döngüsünü 24 saate yetiremeyenler için başarılı bir iphone modelidir.

telefonun genel geçer özellikleri zaten her yerde yazılmış, yok şu kadar ram var yok böyle işlemci var, şöyle sensörü var demeye gerek yok. temelde akıllı telefon olarak tanımlanan bu iletişim cihazından beklediğimiz sabah kalkıp evden çıktığınız saatten akşam ya da gece eve dinlenmek için döndüğünüz saate kadar size gün içerisinde tek bir şarj döngüsü ile hizmet etmesi ise bunu kesinlikle başarıyor. bunları yaparken de öyle telefon akıllı ama kaynaklar kıt ne yapalım anlayışıyla 3g kapat, ekran ışığını kıs, konum servislerini kapat, onu kapat bunu kullanma diyerek telefonu hayatta tutmaya çalışmaya sizi zorlamıyor. bu cihazla, bir akıllı telefona sahip olduğunuzun keyfini ve konforunu sürerek ve her ihtiyaç duyduğunuz anda navigasyon, fotoğraf çekme, video kaydetme, ses kaydetme, müzik dinleme, video izleme, oyun oynama vb. eylemleri pil kaygısı duymadan kullanabiliyorsunuz. ama ben günde 12 saat oyun oynayayım diyorsanız zaten telefona verdiğiniz paraya yazık, başka çözümlerle daha ucuza daha rahat ve konforlu oyun oynayabilirsiniz.

bu sürelere ve pil performansına ulaşabilen başka akıllı telefonlar elbette vardır. ama bir telefonu diğeriyle kamerası yok 4k çekiyormuş da; yok berikisinin pikselleri inç karede bilmem kaç taneymiş, yok öbürü şeker patlatırken kasılırken bu ısınmıyormuş bile diye karşılaştırmak cidden komik oluyor. sen apple ürünlerin beğenirsin gider bunu alırsın, diğeri lg ya da samsung tasarımı ürünleri beğenir gider note 4, s6 edge ya da g4 alır. mevzu bu kadar basit, amaç gündelik hayatı kolaylaştırmak.

bunların hepsi belirli ömre sahip elektronik cihazlar ve size 2 sene sonra yeni ihtiyaçlar hissettirerek satılacak yepyeni modelleri ar-ge departmanlarında tasarlandı bile. basit bir alet için başkasına küfür etme eşiğine gelmeyin.