bugün

çifte minareli medreseye pimaş boru döşemek

bir başka restorasyon faciasıdır.

görsel

--spoiler--
Anadolu Selçuklu Devleti’nin Sultanı 1. Alaeddin Keykubat tarafından yaptırılan Erzurum’un simgesi Çifte Minareli Medrese’de, 2011 yılında yılında başlayan restorasyon çalışmaları neredeyse tamamlandı. Anadolu’daki en önemli Selçuklu eserlerinden olan yapıya geçtiğimiz günlerde boru döşendi. Çifte Minareli Medrese’nin çatısında biriken kar ve yağmur suyunu tahliye için duvarlara döşenen borular tartışma konusu oldu.
--spoiler--

şimdi bu yapıları yaptıranlar mal mıydı, sizin kadar bilmiyor muydu boru döşemeyi?

adamlar bir kere yağmur tahliyesi için böyle sistemleri hiç kullanmamış, bunun yerine oluklar kullanmışlar.
örneğin;
görsel

ve siz sivri zekalılar, mimar sinan'dan bile daha büyük üstatlarsınız her biriniz.

bakınız size ufak bir bilgi.
yağmurun adı "rahmet"tir. o rahmet yere, toprağa düşmeli ki bereket gelsin...
işte bu yüzden tarihi eserlerimizdeki oluklar, yukarıda verdiğim örnekte olduğu gibi sadece tahliye amaçlıdır ve bir şekilde toprağa düşer ki o rahmetten bereket gelsin.

aynı şekilde ceddimiz kabe'ye de bu şekilde oluk yapmıştır, hatta bu oluğu altından yapmıştır ki bu oluktan düşen su daha bir bereketli olsun...
(bkz: kabe nin çatısındaki altın oluk)

mazallah, size kabe restorasyonunu verseler, oraya da pimaş boru döşersiniz.

ulan hiç mi düşünmüyorsunuz bu eserleri yapanlar, nakşedenler her taşında, her oymasında bir ayrıntı düşünmüş gizlemiştir diye.

siz daha yağmurun rahmeti-bereketi arasındaki ilişkiyi kuramayan insanlarsınız...her biriniz...