allah ın varlığını sorgulamak

bir istek. mantıksız bir istek. yüce yaratıcının yaratma sanatına hakaret içeren bir istek. dünya , sınav dünyasıdır. ve o kadar mükemmel bir sınav dünyasıdır ki; ne inananlar açısından ne de inanmayanlar açısından ortaya sürdüğün zaman "aha bu kesinlikle doğru" diyebileceğin bir şey yok. insanlık tarihinin başından beri var inananlar ve inanmayanlar. ve kimse kendi görüşünü kesin olarak kanıtlayabilmiş değil. bu bile yeter yaratıcının büyüklüğüne, ilmine hayran olmaya. ve bu kadar muhteşem bir sınav dünyasında bu kadar basit bir şekilde allahın varlığını veya yokluğunu kanıtlayabileceğini düşünmek; ahmaklıktır hatta yüce yaratıcının ilmine ve yaratma sanatına hakarettir.

diğer meseleler hakkında uzun uzun yazamayacağım şimdi lakin gözüme takılan bi kaç yeri şeyabıcam. daha sonra boş zamanım olduğunda uzun uzun yazarım.

şeytan;

şeytanın secde etmeme vak'ası allahtan korkmamasıyla ilgili bir şey değil. kendinden daha küçük, daha değersiz gördüğü bi varlığın önünde secde etmek gururuna dokunduğu için secde etmiyor. yani gururu korkusuna ağır basıyor.

kafirler;

kafirlerin cezası ölümdür diye bir şey yok islam dininde senin de kaynak gösterdiğin ayetlere bakarsan " onlar sizinle savaşmadıkça sizde onlarla savaşmayın. sizinle savaşırlarsa (siz de onlarla savaşın) onları öldürün. kâfirlerin cezası böyledir.
(savaşta) inkâr edenlerle karşılaştığınız zaman boyunlarını vurun. nihayet onları çökertip etkisiz hâle getirdiğinizde bağı sıkı bağlayın (sağ kalanlarını esir alın).
gördüğün gibi savaşta olma şartı var. savaş dışında kimseyi öldüremezsin kafana göre.

inanmayanların yaptığı her şey boşadır;

mantıklı bir şey değil mi bu? son nefesini verirken allaha inanmıyor isen. küfür üzere ölürsen cehennemliksin.

kadınları dövme olayı;

ayetin başında " erkekler kadınları koruyucu ve kollayıcıdır" diyor. yani allahın sevdiği erkek kavramını söylüyor ve yol gösteriyor. eşini koruyup kollayan erkek daha evladır diyor.

" (evlilik yükümlülüklerini reddederek) başkaldırdıklarını gördüğünüz kadınlara öğüt verin, onları yataklarında yalnız bırakın. " evlilik yükümlülüklerini reddetmesi, evlilikte yapılmaması gereken önemli bir şeyi yapması veya yapması gereken önemli bir şeyi yapmaması demek. aldatmadır, yalandır, ne biliyim büyük bi şeyler işte. ancak böyle bir olay olduğunda uyaracaksın, uyardın dinlemedi yatakları ayıracaksın hala yapmaya devam ediyorsa o zaman hafifçe dövebilirsin diyor. ki hatırladığım kadarıyla "iz kalmayacak şekilde" diye de çevriliyor. sembolik olarak yani.

cezalandırma olayı;

allah cezalandırmadan önce mühlet verir. ve allah cezası çabuk olandır. bunun neresinde çelişki buldun anlamadım.

allah ceza vermeden önce mühlet verir. ve allahın cezası çabuktur. bi anda olur. kuranda anlatılan helak olan kavimlere bakarsan görürsün bi anda gelen bi sesle ölürler, başlarına taş yağar ölürler cezası çabuktur, hızlıdır.