yılbaşı kutlaması sorunsalı

11 gün geçti hala izi devam ediyor.
Her yeni yılda olduğu müslüman toplumumuz yine birbirine girdi kendi çapında. Gayri müslümlere özenilerek, onların dini inançlarına uygun şekilde davranmanın, Hz. isa'nın doğun gününü kutlamanın günah olduğunu savunanlarla olayın yeni bir yıla yeni umutlara bakmaktan ibaret olduğunu savunanlar her zamanki gibi anlaşamadı.

Kuran'da adı geçen ve peygamber olduğu da kabul edilen Hz. isa'nın doğum gününü kutlamanın nesi günah anlamıyorum ama olay elbette bu değil.
Öncelikle azıcık mantıklı olunsa zaten bir sorun da olmadığı anlaşılacak.
Evet, Hristiyanlar Aralık Ayı'nın 25'ini Hz. isa'nın doğum günü olarak kabul ederler ve kutlarlar. Peki bu mantıklı mıdır? Yani Hz. isa'nın hangi gün doğduğunu kim biliyor? Başka bir deyişle Hz. isa gerçekten de Aralık'ın 25'inde mi doğmuştur?

Elbette alakası yok. Zaten Hz. isa'nın ölümüyle zor bir sürece giren Hristiyanlık toparlanana kadar yüzyıllar geçti. Ne zaman ki yayılıp kurumsallaşmaya başladı o zaman da kilise Hz. isa'ya yeni bir form verip bir doğum günü hazırladı. Hz. isa'nın doğum günü 336 yılında Roma'da kararlaştırıldı. Roma'nın daha önceki resmi dini Mithra'ydı ve "Güneş Dini " olarak adlandırılıyordu. ismini de elbette Güneş Tanrıça'sı Mithra'dan alıyordu.

25 Aralık Tanrıça Mithra'nın doğumgünüydü. Bu özel güne de "Yenilmez Güneş" anlamına gelen "Sol Invietus" deniliyordu.
Dönemin Roma imparatoru Aurelianus'un aklına bu günü Hz. isa'nın da doğum günü ilan etmek geldi. Böylece eski tanrıları Mithra'nın doğum gününü kutlama geleneğine sahip ahali bu yeni dini bayramı da kutlamakta zorlanmayacaktı.

Bunu takip eden bir de Noel Baba olayımız vardır ki onu da şu şekilde deşelim...
Noel Baba'nın durumu daha da travmatik. Çünkü o sadece Hristiyanlığı süslemek için iskandinat Mitolojisi'nden kilise tarafından alınan bir karakter. Cüce Cin Julenissen, iskandinav Mitolojileri'nin içinden alındı ve Hristiyanlığa isa'nın çarmıha gerilmesinden yaklaşık 300 yıl sonra Hz. isa'ya vaftiz ettirildi. Julenissen'in adı da Aziz Nikolas (Santa Klaus) oldu.

Aziz Nikolas'ın nüfusunu iskandinavya'dan Güney Anadolu'ya getiren ise Antakya Kilisesi oldu. Doğum yeri olarak da Demre ilan edildi.
iyi de bir cüce cin olan Julenissen nasıl oldu da Noel Baba formuna kavuştu? Dikkat edersenin Noel Baba'nın üzerinde görmeye aşina olduğumuz o kırmızı rengi yılın geri kalan bütün günlerinde market raflarında görmekteyiz. Ama işin aslının bu olduğu çoktan unutuldu.
Şöyle ki, 1931 yılında Coca Cola'cılar Noel Baba karakterinden sebeplenmek istediler ve onun için yeni bir kılık aramak için daha doğrusu ona yeni bir imaj yaratmak için Amerika'nın ünlü desen çizerlerinden Haddon Sundblum ile anlaştılar. Anlaştıkları bu sanatçı da onlara "şişman, ak sakallı, uçları beyaz kürklü kırmızı bir kıyafet giyen , siyah kemerli, siyah çizmeli, yumuşak kırmızı şapkalı bir noel baba" imajı verdi. Coca Cola'nın kırmızı ona öyle yakıştı ki kıyafeti hep böyle kaldı.

Noel Baba'nın çocuklara kızağı ile hediye getirmesinin ardında da başka bir iskandinav masalı yatar. iskandinav Mitolojisi'nin baştanrısı odin, Uçam atı Sleipnir'e biner ve uzak diyarlara avlanmaya giderdi. Çocuklar da bunu bilir, gecenin bir vakti Tanrı Odin geldiğinde aç kalmasın diye çizmelerinin içine havuç koyup, şöminenin yanına asarlardı.

Artık, çocukların havucuna muhtaç kalan koca tanrı Odin de bunu hiç gurur meselesi yapmaz ve çocukların kendisi için koyduğu havuçları alırken yerine şekerlemeler ya da oyuncaklar bırakırdı. Bu gelenek iskandinav göçmenler sayesinde Amerika'ya ulaştı ama çizmenin yerini çorap aldı. Ayrıca Tanrı Odin yanında oyuncak ya da şekerlemeler taşıyacağına atı ve kendisi için yiyecek taşısa inanın ki daha mantıklı olurdu...

Anlaşıldığı üzere ne Noel haftasının ne de yılbaşının hristiyanlıkla pek bir alakası yok. Bırakın insanlar şu sıkıcı hayatlarına biraz renk getirmek istiyorlarsa getirsinler hem. Ne olmuş. Kendi törelerimizde olan kaç pagan geleneğini kutlamaya devam ettiğimizi biliyor muyuz acaba?