bugün

nostalghia

mesela bazı filmler vardır, sanki böyle izlerken kitap okuyormuş gibi hissedersiniz hatta üzerinden birkaç yıl geçtikten sonra acaba bu film miydi, yoksa kitap mıydı diye düşünürsünüz, çünkü çoğu insan roman ya da hikaye okurken onu beyninde somutlaştırır, yani kitabı filme çevirir, her karakter için bir mizaç yaratır. işte o hissi yaşayabileceğiniz, ortak dilde 'masterpiece', güzel türkçe'mizin argosunda 'baba' filmdir kendisi.

ama elbette edebi bir kimliği var bu filmin, bir ağırlığı... ve tabii ki herkes her ağırlığı taşıyamaz. sokaktan yüz kişi çevirin, doksanı bu filmi izlememiştir, izleyen on kişinin de sadece biri beğenmiştir. insanları suçlamıyorum, eleştirmiyorum, iyi ki böyle, biz nice yönetmenler gördük popülerleştikçe ezilen.

fondip not: taharri örneğimde feriköy civarında çevrilecek insanlar baz alınmıştır. bu örnek küçükçekmece, bağcılar, nişantaşı, taksim havalinde değişiklikler gösterebilir. çevrilen suriyeliler araştırmadan muaf tutulmuştur.