bugün

sultan makamı

----

- nereye böyle?

+ yolların kahyası mısın?

- o herifi istememişsin.

+ senin için mi sandın?

- eh, aklımdan geçti.

+ hıı. bunca yıl, şu yaşıma kadar seni bekledim öyle mi? sultan bir yana, dünya bir yana.

- asiye, bir şey var, var bizim aramızda.

+ yok hiçbir şey.

- var.

+ yook! niye olsun ki, zoraki komşuluktan başka?

----

yukarıdaki diyalog, kemal sahir gürel'in albümündeki "nereye böyle" adlı eserdendir. (dizide geçen diyalog esasen)

izleyenler bilirler, yukarıdaki diyalog dizinin ilk zamanlarını işaret ediyor. asiye, sultan'a henüz naz yaparken.

şimdi; bu belki basit bir diyalog gibi gözüküyor. ama (-) yerini şevket çoruh, (+) yerini de başak köklükaya'nın seslendirdiğini düşünün. sultan, sabırlı aşık ve asiye de içten içe seven ama belli etmemeye çalışan güzel maşuk.

bunu dinleyin, diziyi izlememiş olsanız bile dinleyin. ne kadar mükemmel bir seslendirme, vurgulama, ifade şeklidir duyun. diziyi hiç izlememiş bir insan bile sırf bu yukarıdaki parçayı dinlese sultan'ın aşkındaki sabrı ve asiye'nin sevmesine rağmen yaptığı nazı anlar.

işte böyle mükemmel bir diziydi bu dizi.

hele; "yolların kahyası mısın?" deyişi var ki, insan değişik alemlere göçüyor.