araba alacaklara tavsiyeler

herkesin aynı şeyleri söyleyip durduğu tavsiyelerdir. ona bak buna bak, ustaya göster, az yaksın, çok gitsin, üç kuruşa beş köfte olsun misali.

aldırmayın. bütçenize göre olanına bakın. içinize sinsin her şeyden önce. araba dediğin şeyle bildiğin bağ kuruluyor. özgürlük demek araba. kendin olabilmek. kendin olabileceğin yegane şeyi her şeyden önce sevmen gerekiyor.

üstelik herkese arabası paçavra da elden çıkarıyor muamelesi yapmayı kesin bence, komik oluyor. adamın çocuğu hasta bebek gibi Mercedes'i inanılmaz düşük fiyata veriyor elden acil çıksın diye. ya da meraklısı, ama marka değiştirecek ya da sadece model yükseltecek satıyor arabasını. ya da ne bileyim bir sürü sebep işte. bir aydır ilanlara bakıyordum neler gördüm neler. adam satılık yazısının yanına üzgün surat koymuş. şiir döşemiş satmak üzere olduğu arabasına. elden çıkarmak dahi istemiyor ama ihtiyaç işte.

tabii ki bilene sorun, tabii ki araştırın öğrenin ama belli bir bütçeye göre de mucizeler beklemenin anlamı yok. bütçen uygunsa zaten git direkt sıfırını al. bütçen kısıtlıysa da onunla harikalar yaratılamayacağını mümkün mertebe aklında tut. Allah'a şükür Mercedes 190E'me kavuşmama sayılı gün kaldı. hayaliyle yatıp kalktığım bordo yıldızım. parçası pahalı olur, arıza çıkarır, yaşlı araba, ona göster buna göster şuna sor laflarından gına gelmişti. her kafadan bir ses çıkar, sen de her sesi dinlersen hiçbir şey duyamazsın. duysan da söylenenler hep bunlar işte. o olsun bu olsun şu olsun. para? para yok. olduğu kadarıyla o sayılanların hepsi bir arada olur mu hiç? olmaz. hayatında sıfır bir Mercedes'e sahip olma şansın nedir? neredeyse sıfır. e o zaman? risk aldım gittim içime sineni satıcısının da sözlerine itimat ederek aldım. arıza mı çıkarırmış? o araba o kadar kahrını çekecek senin, azıcık da nazı niyazı olsun.

özetle, diken rahatsız ediyorsa gülü koklamayacaksın. yok ben gülü seviyorum diyorsan o zaman da dikenine katlanacaksın.