bugün

roberto mancini

43 maça arka arkaya farklı onbirle, bunların çoğunda da farklı dizilişlerle sahaya çıkmış, "seneye makina düzeninde futbol oynatacak" teknik direktör. yardımcılarıyla uyumu da dillere destan.

bir de şu "x ayda bir hoca değiştirmeme" işi var ki demek eskaza yine "yakın geçmişte takıma gelen çok ünlü biri" gibi maç kaseti dahi izlemeye erinen, ülkeyi de takımı da umursamayan bir adam getirsek 1.5-2 sene vermek zorundayız. ne diyeyim, hagi ya da bülent korkmaz geri gelse misal ya da kredilerini de ekleyince yaz kampıyla beraber bir 2.5 seneleri garanti olmalı herhalde.

bir hoca bir takımla uyuşamıyorsa, uyuşamıyordur, bu kadar basit. elli maç bunu anlamak için yeterli süre. yeni hocayla yaz kampı yapıverelim. (her sene yaz kampının sonunda transfer yapmıyormuşuz gibi) şampiyonlar ligi tarihinin en çok katılımcı takımlarından biri olan galatasaray'ın getirebileceği en iyi hoca olduğunu da düşünen yoktur herhalde kendisinin. ya da vardır ya, kafalar leasingde belli ki.