bugün

son söz

Efendimiz'in ahirete irtihalini anlatan bir Erdem bayazıt şiiri.

Ve zaman döne döne
gelmişti başlangıç noktasına
ilk yaratılış düğümüne

Mahlukatın var olduğu
Yüzüsuyu hürmetine
Evrenin efendisinin
Kavuşmak vakti gelmişti sevgilisine.

Hayatın menbaı
Merhametin son durağı
Madeni, muhabbet ocağının
Ateşler içindeydi
Yatağında.
iltica etmişti sanki kainat
Kutsal Tenine
Hayata şafak olan alnında
ter taneleri
Her biri insanlık çilesinden
bir haberdi sanki.

Bir an oldu
aralandı gözleri
sonsuzu kuşatan bakışları
süzdü ciğerparesi fatımayı
süzdü tek tek çevresindeki
can dostlarını
kıpırdadı dudakları, dedi:
-ebubekir kıldırsın namazı

sonra daldı daldı uyandı
son defa aralandı
bakışları
yöneldi bir noktaya
karar kıldı bir noktada
ve dedi:
-Merhaba ey refik-i ala...

Olacak oldu
akıllar kamaştı
kalpler tutuştu
feryad ve figan gökleri tuttu
çekti kılıcını faruk olan
sıçradı orta yere:
-kim derse ''o öldü'', öldürürüm!

Ayrılık ateşinden
ateşin şiddetinden
sanki bendler çözülmüş
felekler çökmüştü
şuur tutuşmuş
akıl iflas etmişti.

Sonra sıddıyk olan
yetişti geldi
baktı baktı yatağında hareketsiz yatan sevgiliye
mağarada arkadaşına Hicrette yoldaşına
sonra baktı çevresine
mahşerden önce mahşer hali yaşayan
ashabına
aline.

Ebubekir dedi:

Ey nas, susun!
kim ki resulullah'a tapmaktadır
bilsin ki resul ölmüştür
Kim ki Allah'a tapmaktadır
Bilsin ki Allah ölmez
Hayy ve layemuttur

Ey nas susun!
''inna lillah ve inna ileyhi raciun.''

Sonra eğildi sevgilinin yüzüne
sürdü bulutlanmış gözlerini
o güzellikler ülkesine
baktı baktı ve dedi:
-Hayatında güzeldin
ölümünde güzelsin
Öldün
Bir daha ölmeyeceksin!