hakikate asla ulaşılamayacağı gerçeği

dinsel olarak ne yazık ki doğru olan önermedir.

ilk olarak gerçek ile hakikat arasındaki farka değinmekte fayda var. gerçek her insan için ayrı bir kavram ifade eder. hakikat ise aslolan gerçektir. şu anda kabul edilen gerçek hakikatten uzak olabilir ve siz bunun farkında olmadan asıl gerçeğin kendi düşündüğünüz olduğunu zannedersiniz. işte dini olarak da birçok farklı inanç sisteminin olması sebebiyle farklı inanışlara sahip olan insan için kendi gerçekleri kendilerinedir.
örnekleyecek olursak: ateist birisi ile tanrı'ya inanan birisini önünüze alıp sahip oldukları inancın kendilerine göre gerekçelerini sorduğunuzda ikisi de size mantıklı cevaplar vereceklerdir. bunlar kendileri için gerçektir. ama takdir edersiniz ki hakikat birdir ve değişmez. yani öteki dünyanın olup olmaması, tanrı'nın varlığı, cennet-cehennem gibi kavramlar içinde bulunduğumuz dünyada tartışıladursun, asıl hakikat bizi bir yerlerde beklemekte. bu hakikate ise ne yazık ki asla ulaşamayacağımızı kabullenmek gerek. en azından bu dünyada.