bugün

die verwandlung

çek asıllı yahudi yazar kafka'nın en sevdiğim eseri.

dönüşümde gregor samsa'nın hamamböceğine dönüştüğü anda bile kendi halini düşünmeden önce
işe gidemeyeceğini düşünüp üzülmesi içler acısıdır.
kafka'nın babasıyla olan ilişkisi tüm kitaplarında az çok hissediliyordur belki ama dönüşümde
kafka ve babası arasındaki o soğuk ilişkiyi daha doğrusu iletişimsizliği fark etmemek elde değil.

edebiyat üzerine sohbet edebildiğim nadir arkadaşlarımdan birinin
"hayatta her insanın kendini gregor samsa gibi hissettiği zamanları olmuştur" sözü
kafka'nın aslında ne derece evrensel duygularla bizlere seslendiğini gösteriyor.

ahmet cemal'in şu yorumunu da es geçmemek lazım:

--spoiler--

Birey olmasını başaranlara düşman kesilen son toplumlar ve bu toplumların en güçlü temeli olan,
çocuklarının hep iyiliğini, gerçekte ise sürekli köleliğini isteyen son aile yapıları
yeryüzünden silinene değin, Kafka'nın Dönüşüm'ü geçerliliğini ve güncelliğini koruyacaktır.

--spoiler--