bugün

solyaris

Bilimkurgudan ziyade, gerilim. Bükülmüş insanın hikayesini bilimkurgusal germek... Felsefi altyapıyı falan yakalamaya çalışmayın kitabı okumanız lazım. Benim tek çıkarımım, evrenin tanımsız ve kontrol edilemez güçlerinin altında böcek gibi ezilen insanın, içi çöpten geçilmeyen bir uzay gemisinde şuursuzlaşıp, içine bükülüp, kendi türüyle, varlığıyla bambaşka tanışıp, türünden ve kendinden tiksinecek noktaya gelmesidir. Hikaye insanın yaşama sevincini alıp götürüyor. Tam benlik.

Nerede insan gerçekle, tekil zavallılığı ve kollektif çat pat ayakta durabiliyor olmasıyla tanışır, orada insan evrene hak ettiği zerre düzeyinde karışıp ana rahmine döner gibi rahmetine kavuşur. Ben de tebessüm ve mutlulukla izlerim.