bugün

a song of ice and fire

ingilizcem yetmediğinden, şimdilik sadece Türkçeye çevirilen ilk 4 kitabını
(- taht oyunları
- kralların çarpışması
- kılıçların fırtınası
- kargaların ziyafeti )

okuyabildim sadece, benim gibi sadece türkçeyi okuyanlar, ingilizcesini okuyabilenlerinse sadece bir kitap gerisinde. yayınevinin konu hakkında ne düşünüdğünü bilemem ama " ejderhaların dansı " tahminimce 2013 yılı içerisinde basılır.

bu arada, yazarımız martin pek yaşlı olduğundan, seriyi bitirmeyi planladığı 7. kitabın bitişinden önce ölmesi halinde, serinin nasıl biteceğini dizinin yapımcılarına açıklamış bulunmakta.

ilk dört kitap itibariyle şunu söyleyebilirim ki ; bu seri, okuduğum fantastik seriler içerisinde , ülke ilişkileri, politik dümenler ve uzun vadeli hainliklerin en fazla olduğu seri. keza, birçok seride, kötülük ya saçma sapan büyücülerde ya da " unutulmuş kötülükler" başlığı ile verilebilecek kadim varlıklardadır. martin'in beni seriye en çok bağlayan özelliği de budur, insanoğlunun modern çağa kadar gelişerek gelmiş hükmekme ve daha fazlasına sahip olma güdüsünü, fantastik edebiyata bu kadar güzel katması ve aslında tarih kitaplarında okuduğumuz kolonileşme dönemi masa oyunlarına benzer nispeten sıkıcı öyküleri bize fantastik edebiyatta vermesi, bunu yaparken de kitabı elimizden bırakmaya müsade etmemesi...

daha iyisi belki yazılabilir, ancak bu kadar karakteri ve bu kadar ilişkiyi derinlemesine inceleyen, başka bir gerçeklikte tarih ansiklopedisi olarak okutulabilecek bir serinin yaratılması? yaratılacaksa bile, umarım ben yaşarken yaratılır da, okuyabilirim.

son iki kitapta seriyi ve işlediği hikayenin bok edilmemesini dilediğim seri.