bugün

uzun saci zorla kestirmek

öğrencilik hayatının tamamında saçını problem olacak kadar uzatmayıp, üniversite hayatını uzun saçlı olarak geçirdikten sonra, hiç başıma gelebileceğini düşünmediğim olaydır. Böyle bir durum, en uç şekilde yaşandığında ne hissedilebileceğini göstermek adına, olayı öncesi ve sonrasıyla anlatmak istiyorum.

Üniversite bitiminde çalışmaya başladığım işyerinde, babamın arkadaşı* olan genel müdür, tüm iş arkadaşlarımın olduğu bir ortamda saçlarımı ne zaman kestireceğimi sorup, "bizim kafamızda saç var mı bak?"* şeklinde çirkin bir bahane ortaya sürdü.
Gün sonunda tesadüfen onun arabasıyla dönüyorduk. ilk başta ciddiye alıp almadığımı sorarak konuya yeniden girdi, konudan da "Siz gençsiniz, ne yapılması gerektiğini bilirsiniz."* diyerek çıktı. Ben de arabadan indikten sonra bağıra çağıra ortalık bir yerlerde* küfrederek tepkimi koydum. Ama kaçınılmaz bir durum vardı. Ben de, saçımı kestirmeyi hiç düşünmemiş olduğumu ve bunun o kadar da berbat olamayacağını düşünerek kendimi teselli ettim.
Olay günü berbere gittim. Girdiğimde kafamı usturaya vurmasını istedim. Bana tuhaf tuhaf bakan berbere ciddi olduğumu anlatmam ve olayın şokunu atlatması azıcık vakit aldı. Saçım kesilirken, kafamın yarısında omuzlarıma kadar saç olup diğer yarısı kel iken kahkahalar atıyordum. Sonuçta, saçlı sakallı girdiğim berberden, berberin ince işleri sonrasında suratımda kıl namına sadece kaşlarım mevcut şekilde çıktım.
Sonraki gün işyerinde beni gören kel... yani diğer kel, daha doğrusu genel müdür gülmeye başladı; katıla katıla güldü. Sonra da "Bravo. Bu kadar cesaretli olabileceğini düşünmemiştim." dedi.

Evet, berberden bir ricam daha vardı. Kesilen saçlarımın hepsi, şu anda bende duruyor. Ahd ettim, gün gelecek, bu adamın elinden şirketini alacağım ve saçlarımı da ona hediye edeceğim.
(bkz: hırs yapmak)
(bkz: olumsuz durumu kendi lehine çevirebilme sanatı)
güncel Önemli Başlıklar