the elder scrolls v skyrim

ps3'de nord karakterimle warrior one handed şeklinde oynadığım oyun. istediğim zaman diğer elime elime hançer, balta, veya magic alabiliyorum. yakışıklı, karizmatik, kaslı ve en önelisi dragonborn bir karakterim var. şu sıralar nötr takılmaktayım. hangi tarafı seçeceğime henüz karar vermedim. zira oyunada yeni yeni başladım zaten. 10 lvl oldum en son.

azıcık --spoiler--

esas konuya tek bir cümleyle giriş yapmak gerekirse; hemen söyleyelim oyun muhteşem olmuş. öncelikle oyunumuzun mükemmel bir hikayesi ve atmosferi var. sizi oynadığınız süre boyunca başka bir diyara götürüyor ve kontrolü o andan itibaren bize bırakıyor desek yeridir. artık oralarda dark brotherhood takılıp insanları öldürmek, odunculuk yapıp geçiminizi sağlamak, veya kurt adam olup etrafa dehşet saçmak sizin elinizde. anlayacağınız oyunda yapacağınız bir dolu iş var. çocuklarla ebelemece oynamaktan, sarhoş yaşlı bir adam için içki şisesi çalmaya, ordan bir yaşlı kadıncağızın esir alınmış oğlunu kurtarmaya kadar uzanıyor bu yan görevler silsilesi. evet yan görevlerden söz ettim çünkü oyunu üç gündür ortalama 8 saat gibi bir süreyle oynamama rağmen henüz 3 tane ana görev yaptım, yapabildim. oyunun derinliği öyle güzel ki yaptığınız her yan görev birbirinden faklı olarak tasarlanmış ve üzerinde uğraşılmış. mesela bir göreve gittim geçenlerde. yaptım görevi ama sonra o görevin sonuçları olduğunu anladım. bu da başıma başka bir görev olarak geri döndü. bir yan görevden saatlerce çıkmadığımı biliyorum. bu görevleri de boşuna yapmıyoruz hani, yaptığımız her quest bize para, eşya ve güven olarak geri dönüyor.

oyunun grafikleri de bu muhteşem atmosferin içinde ne kadar kötü olabilir. özellikle su efektleri çok hoşuma gitti oyunda. bir 10 dk durup seyrettim o derece güzeldi. aç kurtlar saldırmasa daha da seyretcektik ama neyse. oyundaki her karakterin seslendirmelerinden, çevredeki her canlı varlığın seslendirmesine ve yüz ifadelerine kadar hepsi dört dörtlük olmuş. kısaca; hikaye, atmosfer, sesler, oynanış bazı eksikliklerine rağmen kusursuza yakın olmuş diyebilirim.

evet son olarak oyunun en vurucu özelliklerinden biri olan müziklerden bahsetmek istiyorum. jeremy soule abimiz yine döktürmüş. o nasıl müziktir öyle. resmen her müziğini duyduğumda içime kadar işledi. acayip gaz verici müzikler yapmışsın. bir ejderha savaşı esnasında yeniliyorken aniden senin müziğini duydum. içime öyle bir öfke doldu ki artık nasıl daldıysam zavallı yaratığa ölmüş ben hala vuruyorum.

evet burda kesmek lazım yazıyı zira otursam oyunda ki yeni yetme tecrübemle sayfalarca yazıcam gibi. upuzun bir oynanış süresi ve saydığım diğer etmenlerle bileşince bu şaheser rpg sevmeyen biri tarafından bile mutlaka denemelidir. verdiğim para son kuruşuna kadar helal olsun. evet ben izninizle artık yazıyı bitiriyorum zira kartılmam gereken bir kardeşlik ve bulmam gereken dark brotherhood var..

as fearless in death as he was in life...

azıcık --spoiler--

edit: en son 30 level oldum. hala deli gibi oynuyorum. oyunda yapacak o kadar çok şey var ki.
edit 2: 38 level olup bitirdim artık oyunu. zira artık yavaştan sıkmaya başlamıştı. tadında bırakmak lazım.