bugün
- icardi190527
- hamas bir terör örgütüdür15
- suriyeliler suriye'ye dönsün12
- vatandaşlık farkı alan otel24
- bir kadının yemek ısmarlaması15
- erkeğe ne hediye alınır34
- futbolcu ismiyle nick almak12
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız19
- anın görüntüsü13
- icardi1905 silik olsun kampanyası19
- şehirler arası aşk yaşamak9
- true'nin porno arşivi kaç gb8
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler10
- aleyna tilki10
- sözlük kızından gelin olmaz21
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi9
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- alınan en güzel iltifat14
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim9
- cumaya gidenlerin çok azalması10
- bik bik'in balona binmesi34
- en yaşlı özelliğiniz9
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim23
- sabah aç karnına içilen bira13
- ideal duş alma sıklığı14
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi13
- artificialintelligence9
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız9
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım14
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı23
kılıç'tan kılıç'a adlı kitaptan :
abdi kore'de hizmet ederken tugay komutanı ondan pek hoşlanmamış. başka bir asteğmeni çevirmeni yapmış. zaman zaman tugayı ziyaret eden amerikalı eğlence trupları gelince, onları bu çevirmeniyle birlikte kabul eder ve onun yardımıyla. özellikle kadın artistlerle, haşır neşir olurmuş. bir seferinde asteğmen tokyo'da izinde olduğu için naçar çevirmenlik abdi'ye kalmış.
rahmetliyi tanıyanlar bilirler. bir tiki vardı. bir şeye sinirlenince veya sıkılınca bam teline basılınca. kendisini kontrol edemez, " hi, hi " diye makaraları koyuverir ve dakikalarca böyle gülerdi.
o gün de komutanın huzurunda çok kasılmış makaraları koyuvermiş.
artık askerlikten kovulacağını, hapsedileceğini düşünürken, onun bu hali havayı yumuşatmış ve komutan artist hanımlarla haşır neşir olmuş.
boyuna " gül ulan asteğmen " dermiş ...
bir defa tokyo izninde gece kulübüne gittiğinde yine tiki tutunca oradaki müşteriler bunu şovun parçası sanmışlar ve başlamışlar alkışlamaya ...
adnan menderes son amerika seyahatinde. washington'da büyükelçilikte türk gazetecilerini kabul ederken beni bir kenara çekmiş ve abdi'yi göstererek " kim bu alacalı bulacalı çoraplı adam ? " demişti. menderes giyim konusunda çok titizdi ...
abdi'nin ölüm haberini bana new york'ta görevli olduğum delegasyonun teleksiyle sekreteri melek verdi. şoka girdim. hazin bir görev düşüyordu bana. boston yakınlarındaki özel bir okulda bulunan sedat'a babasının ölüm haberini vermek ve onu türkiye'ye göndermek. o gece sabaha kadar otomobil sürerek, boston'daki okula gittim ve abdi kardeşime bu son görevimi yaptım. helal olsun ! (altemur kılıç, abdi ipekçi'nin oğlunun velisidir)
sf 177 - 178 - 179.
abdi kore'de hizmet ederken tugay komutanı ondan pek hoşlanmamış. başka bir asteğmeni çevirmeni yapmış. zaman zaman tugayı ziyaret eden amerikalı eğlence trupları gelince, onları bu çevirmeniyle birlikte kabul eder ve onun yardımıyla. özellikle kadın artistlerle, haşır neşir olurmuş. bir seferinde asteğmen tokyo'da izinde olduğu için naçar çevirmenlik abdi'ye kalmış.
rahmetliyi tanıyanlar bilirler. bir tiki vardı. bir şeye sinirlenince veya sıkılınca bam teline basılınca. kendisini kontrol edemez, " hi, hi " diye makaraları koyuverir ve dakikalarca böyle gülerdi.
o gün de komutanın huzurunda çok kasılmış makaraları koyuvermiş.
artık askerlikten kovulacağını, hapsedileceğini düşünürken, onun bu hali havayı yumuşatmış ve komutan artist hanımlarla haşır neşir olmuş.
boyuna " gül ulan asteğmen " dermiş ...
bir defa tokyo izninde gece kulübüne gittiğinde yine tiki tutunca oradaki müşteriler bunu şovun parçası sanmışlar ve başlamışlar alkışlamaya ...
adnan menderes son amerika seyahatinde. washington'da büyükelçilikte türk gazetecilerini kabul ederken beni bir kenara çekmiş ve abdi'yi göstererek " kim bu alacalı bulacalı çoraplı adam ? " demişti. menderes giyim konusunda çok titizdi ...
abdi'nin ölüm haberini bana new york'ta görevli olduğum delegasyonun teleksiyle sekreteri melek verdi. şoka girdim. hazin bir görev düşüyordu bana. boston yakınlarındaki özel bir okulda bulunan sedat'a babasının ölüm haberini vermek ve onu türkiye'ye göndermek. o gece sabaha kadar otomobil sürerek, boston'daki okula gittim ve abdi kardeşime bu son görevimi yaptım. helal olsun ! (altemur kılıç, abdi ipekçi'nin oğlunun velisidir)
sf 177 - 178 - 179.
güncel Önemli Başlıklar