bugün

gone with the wind

izlemeden ölünmemesi gereken filmlerdendir.

mümkünse lütfen ingilizce izlensindir. o güzel diyaloglar o sanatsal müzik, zevkin dibine varana kadar zevk alınsındır.

evet...çok ünlü olmuş filmlerin içinde, çok büyük bir dramı anlatıyor olmasına rağmen icinde bir tek kere " fuck" ya da "bitch" kelimelerinin geçmediği, oyuncularının "hanımefendi" ya da " beyefendi" olduğu önemli bir filmdir, "rüzgar gibi geçti".

şahsen ben "scarlet" in "i´ll never be hungry again" tiradını çok severim. ki o tirad, 1939 yılı gözönüne alınırsa, bir kadın tarafından atılır. kadın o zaman bugünkü kadın değildir. ama tahminimce kadının bugünkü kadın olmasında mutlaka bir payı vardır.

çok büyük paralara malolmuş bir filmdir. ama bundan yüzyıl sonra büyük ihtimalle bugünün birçok ünlü filmi "yokolacak" ancak "gone with the wind" yokolmayacaktır. birileri hep bu filmin kıymetini bilmeye devam edecektir.

bu filmi izlemeden, ölmeyiniz. eğer siz de sinema sanatına gönül vermiş iseniz, bu filmi izleyiniz.

not; böylesi bir filme sadece 34 entry girilmiş olması da ayrıeten sözlüğün büyük ayıbıdır.ajdar´ın 21 milyon kez tıklandığı bir dünyada böyle bir filmi sadece bir avuç insanın tanıyor olması, oldukça düşündürücü bir durumdur.