bugün

nba 2k12

enfes oyun. my player modu ise o enfesliği birkaç kat artırıyor. PES ve Fifa serilerindeki gibi saçma sapan değil. Oldukça gerçekçi. Artılarını eksilerini maç içinde sürekli söylüyor. Ne durmadan pas istiyorsun diyor mesela. Adam akıllı şut at diyor.

3 gün önce kurdum oyunu. Bu oyunu 2k9'dan beri oynarım, 2k11 ile my player moduna giriş yapmıştım. 2k12'i indirip kurmamıştım. Sırf vizeler finaller götümde patlamasın diye. Direndim direndim, vizelerim finallerim bitti. Sonra tekrar başlamıyım, bağımlısı olurum dedim. Tatil olsam bile kurmamıştım, ta ki o kara Perşembe gününe kadar. Mouse elimden kaydı, d sürücüsüne girdim. Oradan bir daha kaydı, Torrent klasörü, oradan da indirilenler klasörüne girdi. kontrolümden çıkmıştı artık mouse, iso'yu bağladı ve kurulumu gerçekleştirdi.

Neyse işte fantastik bir şeyler yazayım dedim. Bağladım kurdum oyunu. Sonra başladım my player moduna. Geçtiğimiz oyunlardaki gibi saatlerce 4-5 maç yaptırma olayı bitmiş. Tek maç yapıyorsunuz, sonra çok kötü bir performans sergilemezseniz draft ediliyorsunuz. 14. sıradan houston rockets beni draft etti. Etmez olsaydı. Ah ah. Yao Ming'im, aslanım nerelerdesin dedim hep. Gel yine bize böyle gül dedim : görsel

Gelmedi. Tarihin en sikimsonik kadrosuyla, ligi berbat bir şekilde tamamladık. Ben söylemeyi unuttum tabi SG pozisyonundayım. ilk başlarda elimi korkak alıştırmıştım ama sonra zapır zapır attım sayıları. Sezonu 23.3 sayı ortalamasıyla tamamladım ve yılın çaylağı seçildim.

Neyse efendim bu oyunda en çok kobe bryant zorladı beni. Yani bilgisayar başında koça dil döküyorum, lan allah aşkına beni lakers maçlarında PG oynat diyorum ama yine SG oynatıyor. Bari SF oynat diyorum yok. SG oynatınca yine Kobe'nin kucağına düşüyorum. Ben hücuma çıkınca beni resmen sikertiyor. Yok böyle bir savunma! Kobe beni savunuyorsa maximum 11-12 sayı atabiliyorum. Arada koç insafa gelip PG oynatıyor beni. Hemen zapır zapır koyuyorum çocukları. Sonra yine SG yapıyor. Yine tıkanıyorum.

Hele Kobe'de günündeyse savunmak daha büyük ızdırap. Gününde değilse bir şey yapamıyor ama günündeyse, üç sayı çizgisinin baya gerisinde olsa bile zapırt diye sokuyor potaya.*
Wade ve Lebron'dan da çok çekiniyordum ama Miami'ye karşı 14 sayı gerideyken çevirdim maçı. Hiç korkulacak kadar da oynamıyormuş yani.*
Sezonun sonlarına doğru Dallas karşısında 11 sayı gerideyken 2 üçlük, 3 ikilik, bir de basket faul alarak maçı çevirdim. işte asıl göt kalkmasını o an yaşadım dostlar. Serbest atış çizgisine geldim, MVP, MVP diye bağıran seyircileri dinledim. Evet benim için bağırıyorlardı. Sonra kaçırdım tabi serbest atışı. Ama maçı kurtardık.

Neyse sezon bitti demiştim. Sezon biter bitmez takas istedim. Miami, Lakers, Knicks üçlüsünü seçtim. Cevabı bekliyorum. Lakers gözlüyor şu anda beni. Detroit'te gözlüyor ama onlar siktirsin gitsin yani.

Lakers beni seçerse Kobe'yi kesecek muhtemelen hoca. Zapır zapır sokuyorum diyorum sana olm! *