bugün

önemli durumlar esnasında motoru bozmak

itiraf.com da yıllar önce yayınlanmış olan komik bir hikayeyi anmak şarttır.


"Arkadaşlık teklif ettiğim bayan.. nihayet teklifimi kabul etmişti. Taksim'de buluşmak üzere randevulaştık.. gelgelelim, yaz günü.. kavunu inciri fazla kaçırmışım. üzerinize afiyet, malum deniz otobüsüne kendimi zor attım! yol boyu tuvaletten çıkamadım!.. taksim'e çıktım, baktım daha gelmemiş. bu arada barsaklar kanalizasyon şebekesi gibi.. tam etrafta tuvalete benzer bi yer aranıyodum ki hanım çıkageldi.. bu arada biraz kaçırdım. istiklal'de gezelim dedi, peki dedim, biraz daha kaçırdım.. gezerken biraz daa, biraz daa derken altım enikonu doldu. Bi mağazanın önünden geçerken ''ya buraya kadar gelmişken bi pantolon aliim kendime'' diye içeri daldım. bedenime göre bi pantolon istedim. tezgahtar denememi önerdi ama dener miyim hiç..'' lütfen paketleyin'' diyip aceleyle paket bankosundan paketi alıp çıktım.. hatuna ''çok acıktım ben'' dedim, ilk cafeye girdik.. ''sen otur, ben şu pantolonu deniim'' diyerek acilen tuvalete koştum. hemen pantolla donu çıkarıp havalandırma penceresinden attım.. barsakları da iyice boşalttım.. oh be! rahatlamıştım. poşeti açtım, aaa o da ne? bu bi kazak!! eyvah poku yedik! son ümitle pencereye saldırdım, elimle arandım, attıklarım yok!! eyvah ki eyvah!.. yandık, rezil olcam manitaya.. dakkalar geçiyo çıkamam dışarı! bu ara millet kapıda kuyruk tutmuş. homurdanmalar, küfürler, bağrış, çağrış.. ben çıkamıyorum, kapıyı tekmeliyorlar.. cafe sahibi polisi aramış, tuvalette eroin içiyolar diye! polis geldi, kapıyı itfayeci baltasıyla kırıp beni zorla dışarı çıkardılar!!! son hamle, kazakla önümü kapatabildim, ama kıçım açıkta kalmıştı.." *