bugün

18 ağustos 2011 bursaspor anderlecht maçı

buraya kadar güç bela gelen bursaspor'un yeni zorlu macerasıdır.

zorlu olması anderlecht'ten değil bursa'nın henüz istenilen seviyede olmamasından kaynaklanıyor. bursa geçen seneyi mumla hatta şamdanla aratıyor. anderlecht'in bir hazırlık maçını izlemiştim, eski ihtişamlı günlerini arıyorlar. bir nevi bizim cimbom gibi ruh çağırma. yeni bir kuşak arıyorlar.

ama ne olursa olsun disiplinli bir avrupa takımı ve bursa ile kalite ve tecrübe farkı olacaktır. bursa keşke biraz akılcı transferler yapabilseydi. ertuğrul sağlam faktörüyle birleşince çok umutlu olamıyorum. bu da onun adamlığından değil sadece hırsından, vizyonundan ve taktik anlayışından kaynaklı.

ne zaman ki bir türk takımı geriye yaslanır, o vakit golü beklemeye başlayabilirsiniz. türk takımlarının elindeki tek silah kora kor mücadele etmektir. biraz dinleneyim, yaslanayım dediğiniz an beceri yönünden biraz üstünüzdeki herhangi bir takım size bunu ödetir. 20 korner kullanmanız önemli değildir, bir tane kullanır ve atar giderler.

türk milli takımının ve galatasaray'ın avrupa başarısı buydu. uygun kadro da elbette önemli ama önce taktik, önce motivasyon. elinizdeki tek şey bu. bunu kullanın ve şu türk takımlarını premier lig ekibi gibi oynatabileceğinizi hayal etmekten vazgeçin. bir servet çetin'den ferdinand, emre'den xavi yaratamazsınız. bırakın servet ve emre gibi oynasınlar. yürekten ve sonunu düşünmeden. bırakın dizginlerini. şu ankinden daha kötü bir sonuç alamasınız. (bkz: kaos futbolu)