bugün

sinop cezaevi

parmaklıkları arkasından içeriye bakmanın bile ürkütücü olduğu. Sayısız işkence aletinin yanısıra sayısız hikayenin barındığı sinop kalesi içine konuşlandırılmış yerdir. Zannedildiği gibi denize nazır olmayıp sadece deniz dalgalarının duyulabildiği mesafede olup işkencelerin kralının yapılıp rezilce şekilde muhafaza edilmiş olup geçtiğimiz yıllara kadar tinerci yuvası olup şimdilerde kültür bakanlığı tarafından müze yapılmıştır. Müze içerisinde güzel etkinliklerin yokluk içerisinde yapıldığı, duvarlarında gerizekalı, bilinçsiz, şuursuz ve hatta yavşakça kalemlerle tarih bilincinden yoksulca seni seviyorumlar yazılmıştır. Tüyler ürpertir ve sadece 2 firar vermiştir tarihi boyunca biri ölmüştür diğerininde akıbeti bilinmemektedir. işkence odaları duvarlarla kapıları kapatılmış olup girişindeki zindanda o havayı soluyarak pranga ve zincirin içerideki tuvaletin ve 20 santimetre kare kapı deliğinden ekmek verildiği su verildiği düşünülünce işkence ayıbını işleyenlerin insanlığın kara sayfalarına kendilerini dev puntolarla yazdıracağı kesindir.