fatih sultan mehmet vs atatürk

iki lider de fetihleriyle imkansızı başarmıştır ve ikisi de takdire layıktır. Ama nedense tuhaf bir şekilde şakirtler Fatih'i ve başarılarını yalnızca kendilerine mal etmişlerdir.

bu iki liderin bir başka şaşırtıcı ortak yanları daha vardır. fatih sultan mehmed, istanbul'un fethedilmesini kolaylaştıracak önemli bir karar verir. osmanlı donanmasına ait bazı gemiler karadan çekilerek haliç'e indirilecektir. tophane önündeki kıyıdan başlayıp kasımpaşa'ya kadar ulaşan bir güzergah üzerine kızaklar yerleştirilir. gemilerin, kızakların üzerinden kaydırılabilmesi için, galata cenevizlilerinden zeytinyağı, sade yağ ve domuz yağı alınarak kızaklar yağlanır. 21-22 nisan gecesi 67(yada 72) parça gemi düzeltilmiş yoldan haliç'e indirilir.

Atatürk de benzer bir olaya imzasını atmıştır. atatürk bir gün çiftliğe gittiğinde, köşk'ün hemen yanındaki ulu çınar ağacının dallarını kesmeye çalışan bir bahçıvan ile karşılaşır. hemen bahçıvanı yanına çağırarak bunun nedenini sorar. görevli bahçıvanın cevabı şöyledir: ağacın dalları uzamış binanın duvarlarına dayanmıştır. aldığı cevaptan tatmin olmayan atatürk, düşünülmesi bile imkansız olan bir emir verir:"ağaç kesilmeyecek, bina kaydırılacak."

görev istanbul belediyesi'ne intikal eder. belediye fen işleri yollar-köprüler şubesi sorumluluğunu üstlenir. ünlü bestecimiz ferit alnar'ın kardeşi olan başmühendis ali galip alnar (bazı kaynaklarda ali nuri alnar olarak geçer) yanına aldığı teknik elemanlarıyla yalova'ya gelerek çalışmalarına başlar.

8 ağustos 1930 tarihinde önce bina çevresindeki toprak büyük bir dikkatle kazılıp yapının temel seviyesine inilir. istanbul'dan getirilen tramvay rayları döşenir. santim, santim çalışılarak bina yapı altına sokulan raylar üzerine oturtturulur. artık binanın raylar üzerinde kaydırılarak ağaçtan uzaklaştırılması aşamasına gelinmiştir.

güzel ve sıcak bir yaz akşamında büyük atatürk ile birlikte, kardeşi mahbule atadan, vali vekili muhittin bey, emanet fen müdürü ziya bey ve cumhuriyet gazetesi başmuhabiri yunus nadi nezaretinde bina 4.80 m. civarında kaydırılır. bu olağanüstü ve riskli iş 10 ağustos 1930 tarihinde tamamlanır ve ulu çınar ağacı'da kesilmekten kurtulur. bu işe kalkışırken atamız fatih'ten esinlenmiş olabilir tabi, kim bilebilir ki?