bugün

nercik

nerelerdesin adamım?
saatler ve birbiri ardına eklenen 24 saat; gün ve birbiri ardına eklenen 7 gün; hafta ve +lar geçmiş görüşmeyeli... iyi olduğunu umuyorum ve ara ara yazdıklarını okuyorum yeni baştan. hepsini tekrar beğeniyorum.

nercik biliyor musun? geçen de gitmiştik ya mudanya' ya yine lodos çıkmıştı; beynim kafatasımın içinde direkteki bayrak gibi çılgınca sarsılıyordu lodostan. elimizde biralar yıldıztepeden karşı taraftaki ışıkların denizdeki yansımasını izliyorduk. kaba yerlerimizde hissiyat kaybı yaşamaya ramak kalmıştı. sen sessizdin, ben her zaman ki gibi vır vır vır konuşmaca. sonra sen; çakıcam ağzına iki tane zıkkımlan şunu adam gibi sus be iki dakika, dedin. ben de susmuş uzaklarda senin görmeye çalıştıklarına odaklanmıştım. sonra sen sıkıldım hadi gidelim dedin, yokuşu beraber sallana sallana inmiştik. marinaya döndüğümüzde bir kaç yelkenli ile 7-8 kadar küçük balıkçı sandalını görmüştük. deniz rüzgardan kudurmuş gibiydi. ama tekneler güvendeydi. sen dedin ki ulan hayata bak tekneler bile rüzgardan korunuyor bizim bir tarafımız dondu diye. ben de gülmüştüm. ne güzel geceydi demi. aklıma geldi birden...

not: özledim...