bugün

tropic thunder

gülmekten karnıma ağrılar sokmuş ve sıkıcı haftasonuma renk katmış filmdir. sinemada gösterime girdiğinde ''aaa ben stiller mi, iki saatimi hiç edemem'' dediğimi hatırlıyorum da önyargılı davrandığım için kendimi suçluyorum. filmi ortadan ikiye bölünce ilk yarı daha komikken ikinci yarı duygusallık sosu da katılmış. ben stiller' in filmin sonunda ilk kez ağlayabildiği sahnede gözyaşının yanlış yerden akması çok yavşakça bir zekaya sahip birisinin işi. filmde deer hunter, forrest gump, er ryan' ı kurtarmak gibi savaş ve vietnam konulu filmlere ince hatta yer yer kalın göndermeler var. ama asıl tema of mice and men' in 1992 versiyonuna ve oradaki saf at bakıcısını oynayan john malkovich üzerine kurgulanmıştır. kafadan kan fışkırma sahnesi, panda sahnesi ve vietnamlıyla karşılıklı tükürme sahnesi (deer hunter' de geçer bu sekans) beni benden almıştır.