bugün

entry'ler (498)

basur hastalarını kokoreç yapımında kullanmak

geçen hafta gittiğim ve bir doktor tarafından açılan asur kokoreç'te fark ettiğim ve kanımı donduran olay.

bilenler bilir, kokoreç yemeyi çok severim ve haftada 2 kez mutlaka yerim. yeni kokoreç dükkanlarını listeler ve fırsat buldukça farklı tatlar atamak üzere şehir şehir gezerim. yine yeni tatlar aramak üzere çıktığım yolculukta asur kokoreç'i bulmuştum ki bulmaz olaydım.

asur kokoreç 30lu yaşlarda bir doktor hanım tarafından açılan ve kaliteli görünümüyle civar halkın da beğenisini kazanan bir dükkan. kokoreç fiyatları oldukça ucuz ve diğer kokoreçlerin aksine hafif yağlı, daha fazla baharatlı ve turuncu renkli.

dükkana girdiğimde doktor hanımın oldukça sıcak yüzüyle karşılaştım. bu sıcak yüzün hatrına 3 çeyrek istedim ve biber kavanozlu masamda beklemeye başladım. servisin oldukça gecikmesi ve dükkan içindeki kapalı kapının arkasından gelen çığlık sesleri beni biraz tedirgin etti. neler olduğunu anlamak üzere kapıyı açarak içeri girdim.

kapıyı açtığımda gördüklerim karşısında şok olarak üstüme kustum. karşımda kokoreç tezgahı üzerinde, altı çıplak ve eğik pozisyonda elleriyle popo loblarını ikiye yarmış bir adam, berber makasıyla basurlu kısmı kesip alan doktor hanım ve parçaları tezgahta kızartan tuhaf bir çırak vardı.

hayatımda görmediğim bir manzarayla karşı karşıyaydım. bilinçsiz bir şekilde doktor hanıma döndüm:

-domates olmasın benimkinde.

cevabı beklemeden odadan çıktım ve koşarak dükkandan ayrıldım. o günden beri taharetlenemedim ve hiçbir et ürünü tüketemedim. umarım böyle dükkanlarla bir daha karşılaşmam.

alkollü mendille taharetlenen makatın ateş alması

arkadaşımızın başına gelen ve hepimizi üzen olay.

geçtiğimiz hafta arkadaş grubumuzla yaz sonu pikniği yapmaya karar verdik. ben her zamanki gibi mangal işini halledecektim, grup ise köfte, tavuk, sucuk vs. getirecekti. tüm grup her şeyi planlandığı gibi yapmıştı ancak bir arkadaşımız vardı ki elleri bomboş bir şekilde piknik alanına geldi ve oldukça terliydi. neden geciktiğini gayet kibar bir şekilde sordum:

-fevzi nerde kaldın ya? bir şey de getirmemişsin.
+volkan sorma ya geç kaldım da otobüse. artık sizin sucukları yerim. *
-ye tabi fevzi, yensin diye aldık sucukları. hadi geç otur ben hazırlıyorum.

mangalı tutuşturmaya başladığımda fevzi yanıma geldi ve sesi titriyordu:

-volkan tuvalet var mı buralarda ya? ishalim de biraz.
+şu ilerde var da su yok tuvalette. çantamda kolonyalı mendil paketi var, onu al; hallet işini. alkollü kolonya, tertemiz yapar. ;)
-çok sağol volkan ya, ben geliyorum hemen.

fevzi 15 dakika sonra gelmişti ve o sırada henüz tutuşturduğum mangalı yelliyordum. tam "volkan nereye koyayım mendilleri?" derken fevzi'nin lob arası tutuştu ve çakmak gibi yanmaya başladı. hepimiz şok olmuş halde fevzi'yi izliyorduk:

-olm adamın götü yanıyor lan!
-fevzi kömür mü aldın lan araya ahahahaha. * )
-ay söndürelim şunu ya, yanıyor çocuğun poposu.

fevzi'nin arkası iyice yanıyordu ve burnumuza yanmış kıl kokusu gelince hemen fevzi'nin altını çıkartarak şaşal şişelerindeki sularımızla söndürme işlemine başladık. 5. şişeye geldiğimizde yanma bitmişti ama fevzi'nin makatı kullanılamaz haldeydi. fevzi yine de hiçbir şey olmamış gibi yerden kalktı ve masaya oturdu. 5 dakikalık sessizlikten sonra bana bağırdı:

-verdiğin mendiller yüzünden makatım yandı lan, huni mi takıp sıçacağım artık ben? ishal olduk diye illa götü kaybetmek mi gerekiyor? sana yazıklar olsun volkan be. arkadaş bildik başımıza gelene bak.

fevzi haklıydı ve ben de iyice utanmıştım. bu yüzden pikniği terk ettim ve otostop yapa yapa evime döndüm. fevzi'den de bu kaza nedeniyle çok özür diliyorum, umarım satırlarımı okuyorsundur fevzi.

eve gelen kız arkadaşın geceleyin koltuğa sıçması

evden taşınmama sebep olan talihsiz kaza.

kız arkadaşım yasemin ne zamandır nasıl bir evde yaşadığımı, ne yediğimi vs. merak eder ve bir geceliğine de olsa bende kalmak isterdi. ancak oldukça tutucu bir aile apartmanında yaşadığım için bu isteği her defasında reddediyor ve oldukça samimi bir şekilde nedenleri açıklıyordum. son zamanlarda sürekli "yahu 1 saatliğine geleyim aşkım bari." şeklindeki tekliflerden bunalarak geçen hafta eve çağırdım ki çağırmaz olaydım.

apartmanın hiçbir şeyi duymadığı sabaha karşı saatlerde -ki 4.30 suları- yasemin eve geldi ve sanki kendi eviymişçesine içeri daldı. sürekli babet giydiği için ayaklarının damar içinde olduğunu sürekli görüp irkiliyordum ancak o ayaklar babetten çıkınca leş kokuyla da yüzleşmiş oldum. kendisini çok sevdiğim için yüzüne vurmadım bu rezilliği ama salona gittiğinde sokak kapısını kapatmayıp içeriyi havalandırmaktan da vazgeçmedim.

yasemin elinde migros poşetiyle gelmişti ve içinde sadece pijama vardı. pijamalarını giyinmek üzere bana yatakodasının yerini sordu:

-aşkım pijamalarımı giyeceğim de yatak odası nerede?
+neden pijama giyiyorsun ki yasemin?
-tatlım gece uyumadım sana gelmek için, burda uyuyacağım. *
+ha tamam. koridorun sonunda canım.

yasemin 5 dakika sonra pijamalarını giymiş şekilde geldi ve nerede uyuyacağını sordu:

-aşkım senin yatağın tekli, oraya sığmayız. koltuğu aç da beraber yatalım. ;))
+beraber olmaz yasemin, utanırım ben.
-ya neyden utanıyorsun, alt tarafı yanıma yatacaksın. <3
+olmaz yasemin ya, geç benim yatağımda yat; ben yatarım burda.
-aşkım korkarım şimdi ben gece ama. :(
+tamam yasemin, koltuğu aç sen; tuvaletimi yapıp geliyorum. istersen yatmadan sen de yap da geceleyin beni uyandırma, çişin mişin gelir.
-yok şekerim, ben gelmeden yaptım. ;))

mecburen yasemin'le aynı koltuğa yatacaktım ve oldukça gergindim. tuvaletimi yaptıktan sonra salona geldim ve yasemin'in yanına uzandım:

-yasemin arkamdan sarılma yalnız, çok rahatsız oluyorum.
+aşkım öbür tarafıma dönersem kafamı duvara vururum ama.
-tamam da resmen bacağına oturtturdun beni. sırtını dön lütfen.
+aman tamam, döneriz.

yasemin sırtını döndükten 10 dakika sonra uyumuştu ama ben sabah geç kalktığım için bir türlü uyuyamadım. hemen yanımda duran telefonumdan biraz internete bakmaya karar verdim ve sözlüğü okumaya başladım. yarım saatlik entry okuma faslından sonra lob bölgemde sıcak bir şeylerin aktığını hissettim.

neler olduğuna anlam verememiştim. bir an "terledik mi yahu." diye düşündükten sonra burnuma hayatımda duyduğum en kötü bok kokusu geldi ve olayın şokuyla koltuktan aşağıya düştüm. telefonun ışığını açarak ne olduğuna baktım ve yasemin'in koltuğa öbek halinde sıçtığını gördüm. hızlı bir şekilde yasemin'i uyandırdım:

-yasemin kalk çabuk kalk. öff...
+aşkım nold...
-sana tuvaletini yap demiştim, sıçmışsın koltuğa. ulan hadi bir iki parmak sıçılır, insanlık halidir, anlarım da kiloyla yığmışsın be. nasıl temizleyeceğim ben bunu?
+aşkım iğreniyor musun benden?
-yasemin az aşağıya kaymış olsam ağzıma girecekti, bu ne küstahlık ya?
+tamam volkan, gidiyorum ben. verdiğim rahatsızlıktan ötürü özür dilerim.
-özür dilesen ne olacak? gelmenle evi ayak kokuttun, beni yatağımdan ettin, üstüne kanepeye sıçtın ya. ben yanında osursam olay çıkarırsın.
+...

yasemin koltuktan kalktığında etrafa pislik bulaştırmaması için kolundan tutup banyoya soktum ve duşu açtım:

-aşkım banyoda ne yapacağız ya? ;)))
+taharetleneceksin yasemin, leş gibi kokuyorsun.
-tek mi yapacağım? ;))
+yasemin yıka şu pisliğini!

yasemin'i taharetlenmesi üzere yalnız bıraktıktan sonra ben de tuvalete geçip loblarımdaki pisliği temizledim ve yasemin'i beklemek üzere salona geçtim. 30 dk. sonra yasemin geldi ve mis gibi kokuyordu:

-sen güzel kokuyorsun ama bok kokun duvarlara, perdelere sinmiş hep. taşınmam gerek burdan. mutlu musun?
+gel bende kal aşkım. <3
-tek kuruş para ödemem ama, haberin olsun.
+sen yeter ki gel aşkitom, hiç sorun değil. <3

o günden beri yasemin'de kalıyorum ve yaptığı şeyi anlaması için çamaşır makinesinin içine bile sıçtım. ama ne yaparsam yapayım kızmıyor, aksine beni daha da teşvik ediyor başka yerlere pislemem için. umarım ilişkimiz bu mutlulukla devam eder.

tesisatçı ustasının çatalını yalayan çırak

geçen yaz kız arkadaşımın arkadaşı nuray'ın evinde gördüğüm ve beni şok eden çıraktır.

nuray'ın sürekli muslukları tıkanır ve neredeyse her gün eve tesisatçı gelir. artık tesisatçıyla o kadar yakın olmuşlardır ki eğer iş uzun sürerse tesisatçı ve çırağını evinde misafir eder, çiftli yatakta 3 kişi beraber uyurlar. güvenilir adamdır yani tesisatçı.

yine günlerden bir gün kız arkadaşımla nuray'ı ziyarete gittik. evde tahmin edileceği üzere tesisatçı ve çırağı vardı. mutfaktaki musluğu tamir etmekle uğraşıyorlardı ve tesisatçı sıcak havalardan dolayı üstsüzdü. rutin olarak bol bol çatal frikiği de veriyordu. bugün bol pantolon tercih etmişti.

akşama doğru işler bitmeyince hep beraber nuray'ın akşam yemeğini yemeye karar verdik. yemekte tavuk pirzola, bol sarımsaklı mantı ve şalgam vardı. tavuk pirzolaya devam ederken kız arkadaşım tuvalet ihtiyacı olduğunu söyledi ve masadan kalktı. nuray da ona yardım etmek üzere tuvalete gitti.

çırakta gariplik seziyordum ve kızların gitmesiyle gözü ustasına kayıyordu, yercesine bakıyordu.

usta masanın öbür ucunda bulunan sürahiye uzandığı anda çırak birden ustanın çatalını yalamaya başladı ve şok olduk. usta birden hışımla çırağa tokat attı:

-oğlum çatalımı neden yalıyorsun, manyak mısın sen?
+ustacım, nuray abla bana çatal vermeyi unutmuş, ayıp olmasın diye o gelmeden seninkini kullanacaktım.
-tamam ama ağzımda uçuk var benim, sana da bulaşır.

usta böyle deyince çırak tavuğu eliyle yemeye başladı. nuray ve kız arkadaşım da tuvaletten döndüler o sırada. şalgamlarımızı da içtikten sonra kız arkadaşım ve ben evlerimize, usta, çırak ve nuray da uyumak üzere yatakodasına gittiler.

euro 2016 milli takımın kalecisi kim olmalı anketi

(bkz: Ömer Çatkıç)

geçmişe götüren kokular

Bok kokusu.

Sıçmayacaktım o sinemada altıma.

hiç porno dizisi olmaması

(bkz: son format sikici dünyaya hakim olmaz)

cümledeki ünlülerin tamamını o yapma modası

(bkz: Dordono sokoyom)

regl sancısı

götümden sıçmama neden olan illettir. geçmedi bir türlü.

futbola fitbol otobüse otobos diyen kişi

sikimde bile olmayan kişidir.

sözlük erkeklerinin beğendiği kadın ünlü

(bkz: zeusunevlatlikkizi)

google formlar

benim de bir tane hazırladığımdır. yazarlar katılırlar umarım:

https://docs.google.com/f...2Inw/viewform?c=0&w=1

çaylaklığım bitti

uzun bir çaylaklık süresi sonrasında söylenmesi muhtemel cümle.

gençler bi bakın buraya

sözlükte uyarı yapmak için söylenebilecek sözdür.

olm, ne lan bu; devamlı karılı-kızlı başlıklar, sikli-soklu cümleler... bu sitede terbiyesizlik yapılmayacak artık. adam gibi entry girin şuraya, mecbur muyuz fantezilerinizi okumaya salata kafalılar.

dışarı çıkınca okşizen aldım diyen kız

hayatında kız görmemiş mağara adamlarına dert olmuş kızlardır.

klozette görülen kahverengi ve silindirik şey

parlak ve pürüzsüz olanı makbuldur.

yağmura şemsiye

eski kız arkadaşımın adı.

cv örnekleri

(bkz: şimdi reklamlar)

barda kesişilen kızın aklından geçenler

''aklımı sikeyim, bu ne amk''

otomobil uçak yerine toki yapan güzide şirket

(bkz: toki yapmak)

öef.