bugün

entry'ler (82)

bir evi zengin gösteren detaylar

Eve damat adayı ve ailesi gelecek diye duvarlara tablo asan müstakbel kaynananın kızına sorduğu sorudur.

evlenmemek

30 a kadar erken, 30-35 arası tercih etmedim denilen ,35-40 bana uygun birisi olursa neden olmasın denilen 40 sonrası fgdvgtddcvffv.

en pahalı şey

Allah sizi inandırsın 'sağlık'tır canım kardeşlerim.

en duygusal burç

Balık derler ama ne cani balıklar gördüm. Zamana, mekana ve karşısındaki profile göre değişir burcun duygusallığı.

uygularız üç beş sene baktık olmuyor değiştiririz

Elyazısı zorunluluğunu getirdiklerinde de aynı şeyi düşündüklerini gösteren cümle.

korkarim asik oldum

Sabahtan beri aklımda olan bu cümle üzerine yaziyorum. Ne zaman ülkeme geri dönsem diye gün sayan, kıytırık bir kahve zincirinde saatlerce ayni isi yapan bıkmıs bir adam olarak bir kadin sesi bu kadar guzel olabilir mi diye dusunuyorum saatlerdir. Düşündükçe de her detayı 'bir yaz gecesi rüyasi' sanatsallağında hatırladığım icin kafayi yemem an meselesi. Kendi mezun olduğum işimi yapmamanın verdigi eziklikle yine basladım ise bu sabah, calıştığım yere arada türkler gelir hicbiriyle konusma ihtiyaci hissetmedim, cogu burnu havada servis elemanlarını yok sayan tipte insanlar. Bizdeki sistem standart, kasada para odenir, istenilen kahvenin bardağına isim yazilir. Tek başımayım bugün öğlen saatlerinde yine kalabalık ortam, önde ıraklı turistler arkadan telefonla konusma sesi bir bayanın geliyor, cumleyi duyup konuyu anlamaya calıştım ama nafile, cümle şuydu ' çantasına makyaj malzemesi yanında mandalina koyan kızlardan bulmalısın' cümle boyle ilginc olunca dinlemeye basladim, bir arkadasina öğüt veriyor olmaliydi... cok kalabalikti 10-15 dakika kadar o sesten tekrar duymadım, sonra geldi aynı ses'benim kahvem vardı ama' ama ile biten cunleleri severim ben, aslında devami yoktur lakin kibarliktan ama ile biterler. Isim ne diye basımı kaldırmadan sordum, ismini şimdi buraya yazamayacağım ama ben bu ismin bir kadının telaffuzundan bu kadar guzel çıktıgını hiç duymamıştım. Tabiki kendi ismi ama ismin icindeki bir ince bir kalın sesli harfin ikisini birbirine karıstırmadan biribirinin icinde yutmadan nasıl bu sekilde duru soyledi diye o bir saniyede bunları düşünürken kafamı kaldırdım, cok normal sıradan gözlerimin içine içine bakan ufak tefek esmer guzeli bir kiz,ismini tekrar duymak icin efendim dedim yine söyledi ama bu sefer daha yuksek sesle. Sıradaki onun olmasına rağmen heyecanlandım birkaç kisi var sırada 7-8 dakikaya hazır dedim. Tesekkür etti, ön stanttaki şekerden karıştırma çubuğundan ve peçetelerden alıp yerine geçti. Mekan kalabalık olduğu icin arkada biryere oturmuştu oldugum yerden ancak kolonun önüne doğru kafamı uzattığımda tek kolunu görebiliyordum, tek koluyla da elindeki telefona sabit bir şekilde baktiği anlasılıyordu. Bir süre sonra yine geldi bu sefer gelişine hazırlıklıydım kahvesi hazır yanımda bekliyordu, geldi kahvem hazır mi adım .... dedi. Hazırladım dedim ( normalde müşterilere bu şekilde soylemeyiz, hazir afiyet olsun yeterlidir) hazirladim, afiyet olsun yine bekleriz dedim. Gülümseyerek kahvesini aldi teşekkür etti ve gitti. Üzerinde gri siyah dalga desenli alt kismi çapraz gelen tuhaf bir kazak vardı, zaten zayıf olmasına rağmen böyle bol bir kazak giymisti, altında siyah pantolon, sacları dağınıktı özellikle dağıtılmış gibi dağınık, konuşurken sol tarafindakı buklelerin gözünün önüne gelmesi rahatsiz etmiyordu hiç düzeltmemisti saçlarini. Cesarerimi topladim belki dedim bu isarettir, aylardir bu ülkeden gitmek istiyorum şimdi kalbim böyle küt küt atıyor, eski sevgilimin bana anlattıgı kıçımla dinlediğim ruh eşi muhabbeti bumuydu acaba. Eger gerçekten böyle bir durum var ise ve ben bu kadınla tanısamazsam bir ömür pişman olur muydum? Hızlı bir planla yerimi yedek kasacıya bıraktım ama akşam içkiler benden yarın kahvaltı benden söz sana beğendiğin kızı ayarlayacağım diye allahın sümüklü oğlanına yapmadığım yalakalık kalmadı. Dışarıda sigara içerken çıkmasını bekledim, hava soguk dışım üşüyor ama içim yanıyor resmen, neyse ruheşim çıktı nereye gideceği belli gibi hemen sağa döndü arkasündañ takıp etmeye başladım onu, amacım biraz ileride onu yakalayıp konuşmaya çalışmak çok saçmalarsam ya da cesaretim kıŕılırsa cebimdeki 20 doları kafede siz mi düşürdünüz diye aptalca sormak icin geldim şeklinde yırtmayı planlıyorum...alt geçitten çıktıktan sonra konuşcağım dedim, bu aralar alt geçitte yerel halkın klasik muzik sanatçıları hep birseyler çalıyor. Bugün yaşlı amca kemanla esmeralda parcasını çalıyor ritmi aklımda kemancıyla beraber tekrar ederken o durdu kemancıya baktı yürüyen insanlara engel olmamak için yanlarına gecti ve şarkı bitene kadar dinledi, sonra cebinden hiç de az olmayan bir parayı çıkartıp boş keman kutusuna bıraktı , asıl beni yerle bir eden adama bakıp gülümseyip elleriyle budist rahipler gibi selam vermiş olması, yasli kemancıyı kıskandığımı hissettim o an, ben bu kadına harbi aşık oluyordum yani 10 dakika once kafede ne hıssediyorsam simdi bir milyon katını hissediyordum.bacaklarımdaki kıllar bile ürperdi ben boyle bir his yaşamadım arkadaş, aşk böyle birşeyse yaşamayana üzüldüm yaşayan icin de üzüldüm simdi daha da heyecanlandim( ruh esinden bahseden eski koz arkadasim da bana asik olduguni soyluyordu ama ben onu biraktiktan 1 hafta sonra baslasıyla görmüşler , gerçi o her diygiyi abartılı yaşardı yoksa onun ahı mi tuttu bilmiyorum ama tuttuysa da allah razı olsun rededilene kadar bu duygudan hicbir şikayetim yok )... benimkini arkasından takip etmeye devam ediyorum ama artık konuşmaktan vazgeçtim böyle bir kadün tek başına değildir önce nerede oturuyor calışıyor mu öğreneyim,türk filmi gibi yavas yavas hayatına girerim birden konuşursam kaçarsa hayat boyu kendimi affetmem en azından arkadaş olayıma döndü. Aramızdaki mesafeyi koruyarak devam ettim takibe,biraz tenha yollara girdi sonra bir an yavasladi ( birazdan niye yavasladığını yazacağım o sırada anlamamıştım bu da ayrı bir kelebek etkisi oldu bende) cantasını karıştırdı sonra devam etti hemen koseyı dönünce pastaneye girdi. 15 dakika kadar durdu orada, elinde kocaman posetle çikti, daha önce farketmemeştim ki zaten ondan baska kimseyi görmüyordum sokakta pastanenin yaninda duran gariban bir kadına cebindeki parayı verdi. Biraz önce cuzdanına bakmıstı sanırım bozuk parası olmadıgı için de pastaneye girip birşeyler almış, verecegi parayı cebine koymuştu, Allahım boyle insanlar var mı diye düşünürken poşetindeki büyükçe bir kese kağıdını çıkarıp kadına verdi, kadın buna elli tane teşekkur ederken o yüzüne baktı eliyle omzuna dokundu birşeyler söyledi. Ne söylediğini çok merak ediyorum hala, cok duygulandıgı belliydi yürüyüsü yavaşlamıştı biraz daha ilerledi, arkasına döndü yüzü üzgündü ama ilerledi. Ben o noktada evrenin o bilinmez yerinde sanki asķıda kaldım arkadaşım, ne ileri gidebildim ne de geri , cebimdeki yarim paket sigarayı arka arkaya içtim,sonra o pastaneye girdim ne almış olabilir diye düşündüm acaba ne seviyordu,tatlı mı tuzlu mu, sokaktakı dilencıye herkrs para verir ama kac kişi dokunur hozlerine bakar uzulur onun için, eğer gerçekten ruheşim bu kadin ise benden 10 gömlel büyük biro olduğu için ilişkimiz olsa dahi yürümez ki... pastsneden çıktığımda o teyzeye ben de para verdim ama teyzenin gözlerine bakamadım çünkü ben üzgün insanlarin gözlerine bakamam ama o bügün benim bildigim 3 insanin gözüne bakmıştı ve ücü için de 'var' dı, biri olmuştu onlar için. Saatlerdir ona dair ne hatırlıyorsam tekrar tekrar düşünüyorum, buraya da eğer atladıgım birşey olursa diye yazıyorum ozellikle. Yarın ilk iş aileme telefon açıp bir süre daha gelmeyeceğimi söylemek olacak ve hergün kafede onu bekleyecegim. geldiginde kesin konusmaya kararlıyım umarım erkek arkadasıyla gelmez. Not: evli olma ihtimali de var tabi, dikkat etmediğim tek şey parmağında yüzük var olup olmadığıydı.bütün gece dua etmeyi düşünüyorum tekrar gelsin ve evli olmasın diye( az dua edenin diasi cabuk kabul olur derdi eski sevgilim belki ruh eşi konusunda olduğu gibi bu konuda da haklı çıkar). Son olarak ben bu gece nasıl uyurum bilmiyorum.

izmir in en büyük yobaz olması

mantikli cumleler ile cevaplanamayacak bir cumledir.zira soyleyen oy verdigi aptal partinin soylemi bu oldugu, arkasinda cogunlugu gordugu icin bunu soylemistir.soyleyene guzel bir gulumseme icten bir kufur ve ani bir saplak ile cevap verilmelidir.

ergenlik dönemini sakin atlatan insan

kendi sorunlarini kendisi cozebilen kisidir.

bir insanı beklemek

trafige takilmistir.

günü en iyi anlatan şarkı

with or witout you.

üniversite okuyanların çoğu gerizekalıdır

okumayanlarin da cogu gerizekali diye cevap verilecek anlamsiz cumledir.

bitmesin diye çikolatasını yavaş yiyen çocuk

benim bu cocuk,once dis kaplama sonra icinde var ise citir katlar...

ardahan

bir zamanlar pek cok irkin sorunsuz yasadigi,tarihi genis ve insanlarinin cok anlayisli oldugu bir yerdi.simdi ise yapilmayan yatirimlar, on yargilar ve oradan gitmek zorunda kalan turk nufusu sonrasinda eskisinden cok farkli ne oldugu belli olmayan sehir.

sözlük yazarlarının itirafları

seni tanidigim gunden beri ben butun dunyayi susturup seninle konusuyorum ve sana anlatiyorum hikayelerimi.

kadınların erkeklerden daha iyi yaptığı şeyler

mutlu olmadigi halde mutluymus gibi yapmak.

evli birine aşık olmak

asik olmak hatadir,ama birinin parasi var ve beraberligini gozler onunde sergileyebiliyor ise sorun yoktur. ornek acun abi ve ali aga. Evli birine asik olmak fakir ya da zengin evli birine asik olmak diye ikiye ayrilmalidir.

hayata dair iç burkan detaylar

onun yerinde olsam 'hayatta yapmazdim'dedigimiz seyleri bir gun bizim de farketmeden yapacagimizdir.

taş gibi kızı kültürsüz diye terk eden erkek

sadece tas gibi diye bir kizla ciktigi icin'ac'erkeklerdendir,kultursuz diye terkettigi icin 'acimasiz,bencil'erkeklerdendir.sozun kisasi pek de iyi bir mal degildir kendisi.kadin guzelse,her insan gibi kultursuz de olabilir ve her insan gibi onunda duygulari vardir degil mi akilsiz oglan?diye sorulacak kisidir.

fazıl sayın hangi dünyada ünlü olduğu sorunsalı

once karsi cikanlara saldir,baktin direnis var geri cekil.bir sure bekle yancilar saldirsin.baktin yine direnis var bu sefer karalamalara basla.basarirsan koyunlar senindir.
cok da umurunuzdaydi fazil say ne caliyo nerede unlu nerede degil.benimde umurumda degil sirf size inat istediginiz olmasin diye destekliyorum adami.
bu arada konserlerine paraniz olursa gidin de neyi elestirdiginizi bir bilin.

öfkeliyken gülümseyerek konuşan insan

kitaplardan öğrenilmiş bir hareket ise yapana zamanla ağır gelecek bir davranış; ama yapan kişinin kendi doğası gereği böyle ise saygıyla eğilirim önünde.