bugün

ayrıca şişman olmanın getirdikleri de bu başlıkla özdeşleşir çünkü şişman olmanın getirdiği bir avantaj yoktur.
hemen hemen hiç avantajının olmaması.
cüklerinin 2-3 cm daha büyük olmasına engel teşkil edecek bir durumdur.
stadyum,ototbüs,minibüs koltuklarına sığamamak.
- saklanbaç oynayamazsın.
- bisiklete binemezsin.
- rahat bir şekilde yemek yiyemezsin.
- her sandalyeye oturamazsın.
- düğünlerde oynayamazsın. *
minibüslerde arka beşliye oturduysa kalkamama gibi bir sıkıntı yaşar; sonra da ineceği durağı kaçırmış olmanın acısını duyar.
dalgayı yukarıdan görememek.
su içse bile ona yarayacak gerçeği.
araba sürerken, karşına çıkan kasislerden hızlıca geçme anındaki yoğun sütyen gereksinimi.
sinema, tiyatro vb. yerlerde koltuklara sığamama.
Her konuda şişmanlığının öne sürülmesi.
normal insanlar kamasutra zenginliğini yaşarken, yalnızca misyoner pozisyonuna mahkum olmak.
Kendine güvensizliktir gençlik çağlarında en büyük dezavantajı. Lise hayatının tamamı peşine üniversite hayatının bir kısmını şişman geçirmiş yakın arkadaşımın kilo verdikten sonra kendine güvenip benim lise ve üniversite hayatım boyunca birlikte olduğum kız sayısını üç-beş ayda 2ye katlaması da tecrübe ettiğimdir. Halbuki adama basket topu gibi olduğu zamanlarda bile beğeneni seveni çok vardı işte ama adamda kendine güven yoktu. Nitekim bu arkadaşım gibi adam bile bu zorluğu yaşamışsa normal şişmanların yaşadıkları kendine güvensizliği hayal dahi edemiyorum.

Ha bir de kayak yaparken düşerlerse kendi kendilerine kalkamazlar...
çoğu zaman "sempatik" olarak değerlendirilirsin, "sempatik" olmadığını söylerlerse yalan söylerler, yalan söylemeyenler ise "çirkinsin" diyordurlar zaten.
Ata Demirer ;

--spoiler--
Biz eskiden evcilik oynardık. Ben ev olurdum.
--spoiler--
ayakkabısını bağlayamamak, çorabını giyememek gibi dezavantajlardır.
hızlı koşamamak
küçük çocukların sizinle alay etmesi, ev halkının sizinle alay etmesi, saçma sapan esprilere mağruz kalmaktır şişman olmanın en büyük dezavantajı. özgüveni etkiler. şişmansınız diye size lakap takılması da ayrı bir kötüdür. diyetisyenlere dökülen paralardan sonuç alınamadığında saçma sapan zayıflama haplarının sitelerine girip kutu kutu sipariş vermektir. sonu ölüme kadar gitse bile insanın psikolojisini etkileyen bir durumdur.
yaş ilerledikçe kilo sorunlarının ayaklarına inmeye başlaması, kolesterolde bir iki adım önde olma ihtimali, sosyal gruplara dahil olamama sonucu oluşabilecek yalnızlık hissi ve psikolojik etkileri yanında bir de şu kısmet olaylarındaki negatif etkisi en büyük dezavantajlardır kanımca.
doğru düzgün sevişememek.
çoğu spor dalıyla uğraşamamak, alay edilmek.
saymakla bitmez.
çükün ufalmasıdır.
(bkz: halısahada koşarak yaklaşan şişman)
bu açıdan bakınca avantaj gibi duruyor. Şimdi bunlar tutuklu bir şekilde karakola götürülürken, arkadaşları polislerin önünü kesip onları öldürseler, bunları da alıp kaçsalar iki saat zayıfın kelepçelerini açmakla kırmakla uğraşacaklar. Ama kilolu arkadaşımız zaten hiç kelepçelenmemiş olarak, onlar o tür şeye mesai harcarkene yemeğini yiyecek çayını içecek.