bugün

bu gece özlem duyuyorum.

bir insanın eğer özlediği hiç görmediği biriyse bu adına özlemek denilen ağır sızı daha da ağırlaşır. bu ağırlığın altında ezilirken hatırladıkça gülümsetecek, yükünü bir parça hafifletecek hatıraları yoktur çünkü. payına düşen işte bu türden katıksız, kupkuru bir özlemekse eğer işte o zaman özlemek ayarı kaçmış bir işkencedir.

yani velhasıl hiçlikte varolmaktadır.
Özlemekten arta kalanlarımız...

Sunlounger - a balearic dinner. https://youtu.be/0edhSgWZ34s
En kuvvetli hissiyatlardan birisidir. inanın insan gün gelir çay kaşığını bile özleyebilir. Ölemişliğim vardır.

Aynı zamanda insanı Çok zaman harekete geçiren bir hissitattır. Özlemek güzeldir, zordur. imkansızı özlemek ise zamanla yerini derde, kedere bırakır.
özlemek yorar hiç bulaşmayın.
sevdaya dahildir.
içimi birden saran duygu. Biz her sabah ve akşam öpücüklerle yatıp kalkan bir aileyiz ama insan bazen yakınındakini bile özler ya tam öyle hissediyorum.
Anlamlar bazı sözcüklere sığmıyor.
yazıp yazıp silmektir.
durup durup düşünmektir.
şarkılara anlam katmaktır.
düşünmektir.
onu ve onunla beraber olan her şeyi.
Kavuşacağını bilip özlemek güzel de kavuşamayacağını bile bile özlemek berbat bir duygu çaresizliği de beraberinde getirdiğinden.Sadece özlemiş oluyorsun ve elinden bir şey gelmiyor.Öyle kalakalıyorsun.
En çokta çocukluğumu özledim. En büyük sıkıntım 15 ile 17 yi toplamaktı. Ne güzeldi o günler.
bazen içten içe hissettiğim duygudur. ama sen özlemediğin için bir anlam ifade etmeyecek tabiki.
özlemek istemiyorsan bırakmayacaksın.
istesem özlemem de istemiyorum işte.

alphalarda sever...
Feride Hilal Akın – Yalnızlığın Ezgisi Şarkı Sözleri Bir sen, bir sigaram var üstüme sinen ikiniz de birbirinizden beter Kalabalık,uzun bir caddede tutumuşum yalnızlığın elinde Bilen varsa konuşsun şu ayrılığın dilinden Kurutsun kökünden elinden gelen Ki sen gittin ezgisi kaldı bu aşkın puslu sesinden Bir gece,uyanıp aniden; kan ter içinde,fırlayıp yerinden Bırak damlasın gözünden içinden gelenler Bağırsa gözlerin azarlasa seni, damlasa gözlerindem anlaman için Bu gece aşk Sen gel geceleri bir de bana sor Özlemek inan yaşamaktan daha zor Yolculuk var,toplandılar Hatıralar zoruma gidiyor

Kaynak Linki : http://esarkisozleri.com/...-akin-yalnizligin-ezgisi/
bende nefret yapan eylem.
Hayatta zamanla geçmeyen tek şeydir. Aksine bu zamanla artar.
arada sırada oluyor. birisi. kadıköy galibiyetinden daha çok özledim.
Hiç kavuşamadım Ama çok özlüyorum.
insan özlüyor işte. Neyi özlediğini bile bilmeden özlüyor. Sadece bu duyguyu hissediyorum özlenen birisi bile değil. Bir özlem var sadece içimde.

düşününce istediğim yok bile ama öyle ağır ki birisine bağlandığında kolaylaşıyor sanki. Onu düşünmek özlemi hissetmekten daha kolay. Onunla hayal kurmak eskiye dair anıları canlandırmak tekrar elini tutmak gülüşünü görmek isteği sanki özlemi hissetmekten daha kolay geliyor.

Özlem geçmişe dair geçmişimde kimi istiyorsam o gün onu özlüyorum. Çoğu gün de aynı kişiyi. Zor olanı seçiyor gibiyim aslına bakarsan. Bu özlemi birisine adamakta bu ağır duygudan kurtarmıyor. Bu sefer de onun özlemi icimde aşkı tetikliyor. Asla karşılık alamayacağım. Aslına bakarsan bir süre onu da buna inandırabilirim. Belki biraz yaşayabilirim. Ama onu hayatımda da istemiyorum ki. Bu sadece yalanın yalanı doğurduğu gibi bir bağın başka bir bağı doğurması olur ama hepsi yalandan ibaret. Hepsi bir oyun..

Sadece içimdeki özlemi taşımak bunca uğraştan niye daha zor geliyor bilmiyorum.

Özlem çok zor bir duygu. Ve tanımı da yok. Çünkü içimde kalbimde midemde dönüp duran beynimi tetikleyip hücrelerime kanser gibi karışan adeta bir hastalık. Bu yüzden sevmiyorum özlemi.

Keşke diğer insanlar gibi özlem duymadan yaşamayı öğrenebilseydim.
genellikle tek taraflı olur.
özlemek işte. sevgilimi özledim ben.
bir şeyin yokluğunu adından anlaşılacağı üzere içinde, benliğinde, özünde hissetmektir. Ööle bi duygu işte sözlük.

yine de bazen baskılamayı bilmek gerek.
hayatın boyunca sevdiğin şeyleri toplasan ona duyduğun aşk etmeyecek kadar sevdiğin, aşık olduğun birini yanında olduğu halde her an özlemek, ve o kişinin çok çok çok çok uzaklara gitmesiyle, ne zaman döneceğinin, sana mı döneceğinin belli olmaması; senin yanman.. aa bu şey değil mi benim derdim!
Size bunla ilgili bir paradox anlatacağım, zaten "özlememek" diye bir şey yoktur, özlememe aldatmacası vardır dilya.

insan sadece özlediğini sandığı o his duygu ve düşünceleri tutku ve ihtirası erteler zihninde ama bu bazen okkb gibidir yani kapanmayan alarm gibi ertelediğinde muhakkak bir yerde daha nüks edecektir en ince nüanstan hem de, özlenmekte iltifata tabiidir.

Ben özlenir miyim diye düşündüğünüzde aslında kim olduğunuz sorusu da cevaplanmış olur, ne kadar nitelikli ve naata muvaffaksan o denli özlenirsin.

Burada tevazu yapmaya gerek yok, yani zaten kimsenin bir artısına da ihtiyacım yok, alter ego'm konuşturmuyor, neden özlenirim listesini öyle bir sıralıyor ki, tamam sensin diyorum, tabii adalet ve zeka da bunu ekarte etmiyor aynı bağlamda bu nitelik ve naat içeren bir örneğim varsa beynim ona odaklanıp aynı minvalde özlüyor ama dediğim gibi.

"Varsa hünerin vardır başımın üstünde yerin" hesabı, ne kadar nitelik=o kadar özlem.
sürekli çıkı çıkı eden bir tahta kurdu gibi, ne iş yaparsak yapalım içeride bir yerde sürekli yontan törpü gibi, hiç geçmeyen bir kulak çınlaması gibi... nerede olduğunu gösteremem özlemin ama varlığına yemin ederim.

şuracıktasın, arıyorum. konuşamıyoruz. taa oradasın dokunamıyorum. sözcükler başka her şeyi anlatıyor gibi, burada bizi açıklayamıyor gibi.

arasam açarsın, seni özledim dersin. ben de derim yalan yok. ama özlem kıtır kıtır kesmeye devam eder.