bugün

kimisini haftalar kimisini aylar boyunca etkileyebilecek bir dizi.
sıkılmak. dünyanın üstünüze üstünüze gelmesi, verdiğiniz kadar alamammak, beklentilerinizin giderek umutsuzluğa dönüşmesi, en değer veesiklerinizin zaten ölmüş olması, sizi bir sinek kadar bile sklemeyen insanlarla birarada olmak, elinizden geleni ardınıza koymadığınız halde sanki hiç birşey yapmıyormuşsunuzçasına sizi itin götünw sokup çıkaran dabranışkar sergilemeleri,
ben bi öleyim amk.
Doğmak. Tek sebep budur. Doğmak ölmek için başlı başına sebeptir. Her doğan canlı ölmek için doğmuştur.

Edit: aslında sadece canlılar değil cansız varlıklar da öyle...ortaya çıkarılan her eser, cisim bir gün ölecektir. Ve evren de.
(bkz: öleceğini bile bile yaşamak)
Uğradığı zorbalıklar ve taciz nedeni ile ihtihar etmiş liseli bir kızı anlatmaktadır.

Lise yaşları önemli. Ani kararlar veriyorlar.
(bkz: kızların efendi erkek yerine piç erkek tercihi).
lise psikolojisini iyi anlatıyor. ergen dizisi gibi gelebilir ama bittiğinde boşlukta hissettiriyor.
Japon mu koreli mi çinli mi olduğunu anlamadığım fakat gördüğüm en yakışıklı asyalı erkeği barındıran bir adet dizi. Dibim düşüyor vallahi izlerken. inşallah yaşı benden küçük değildir. Türkiye deki gibi 30 yaşında adamları lise rolünde yapmışlardır.

izlenilebilir kafa dağıtmalık bir adet ergen dizisi.
Not: ben ergen değilim.
Bi yerlerden tanıdık gelen çakma bir dizi. *
Spoiler var okumayın izlemediyseniz.

2. Sezon son bölümdeyim. Herşey düzelecek derken fotoğraf çeken çocuğun tuvalette arkasından süpürgenin sapını şey yaptıkları sahneyi izledim ve çok kötü oldum bu ne ya. Hannah’ın tecavüz sahneside çok kötüydü ama bu foto çeken çocuğun başına gelenler çok psiklojimi bozdu. Vallahi içim karardı.

Ayıca ne güzel evlat edindiler bu justin denen çocuk hala uyuşturucuya devam ederek beni hayal kırıklığına uğrattı.

Açıkçası dizinin devamını izlemek istemiyorum. Bu kadar da soğutmasalardı iyiydi insanı hayattan.