bugün

hüzünle umudu bir arada yaşatan hissiyatlı sözsüz yeni türkü grubu müziği.
kimisine bitmiş aşkları, kimilerine de hiç yaşanamamış aşkları hatırlatan hüzün müziği.
dinlerken yürekte, garip bir sızı bırakan süper baba dizisinin sözsüz sahne müziği.
bir yeni türkü efsanesi, sadece gözlerinizi kapatın ve sonuna kadar dinleyin ne demek istediğimi çok iyi anlayacaksınız.

https://www.youtube.com/watch?v=LYzrefb3TCs
Yeni türkünün başka bir bombası. Dinlerken akluma cengelköy ve hüzün gelir ikisini hem bağdaştırıyorum.
akşam akşam dinleyince sebepsizce hüzünlendirir. , tebessüm ve ağlamak arasındaki ince çizgi gibidir bu soundtrack. ve tabii ki de (bkz: süper baba) ah ulan ah be. http://www.youtube.com/watch?v=6GkSKD70LSg
gece gece süper babaya duyduğum özlemle dizinin ilk bölümünü izleyip yine o eski günlere götüren melodilerden... ben çengelköye hiç gitmedim ama bu diziyle hayatımda önemli bi yere sahip semt.

dinledikçe tekrar dinlenen bir eser...

edit: herkes dinlesin madem paylaşılmamış paylaşayım...
http://www.youtube.com/watch?v=LYzrefb3TCs
hakkında sadece "derin" diyebildiğim yeni türkü parçası. süper baba'nın olmazsa olmazlarından.
sizin için masal.
benim için gerçek.
kimin dediği yalan.
demediğim yasak.

gözüm kapıda,
bir gelen var elbet.
yaptığım hata,
kaldığım töhmet.

tek suçum açık çay içmek
bir de sakar olmak,
miyop gözler göremez,
sen uzak, ben uzak.

sabahları sımsıcak bir ortam çınaraltı. denizin bittiği yerde kara onu kucaklar o karayı. hep burada kalmak isterim kendimle. bir kitap bir ben bir kitap. ne yapacağımı bilmemin sancısı burda geçer. uzak iklimlerden gelen gemiler burda biter. burda başlar benim için yeni yolculukları.

pişmanlığı vardır saçlarımda yalnızlıklarımın. sabah kalktığımda tavuk kümesi olmuşlar yine. öylece giderim çınaraltına. siyah bir pardüsö. mösyö buyrun. demez kimse. demek yabancı değilim buralara. belki fransa. umut ediyorum fransız kalmadım konuşulanlara.

denizden yeni çıkmışcasına iştahlanırım kedileri gördükçe yalanırken. en soğuk bir gecede, sandala kıvrılıp yatmış bir kedi görmek ne mutlu şey...
"sanki çengelköye gidiversem bir masal bulacakmışım, herşey geçmişin büyüsünde bir varmış bir yokmuş olacakmış" gibi gelen parçadır.
samimiyeti, sıcaklığı, dostluğu, özlemeyi, ayrılığı, aşkı nasıl bu derece verebildiğine şaşırdığım şarkı. nerede dinerseniz dinleyin size martıları,vapurları ve istanbul'u getirir. sanki o özlediğiniz siyah-beyaz günlerinizin arkasında çalan fon müziği gibidir.
enstrumental bir şarkı ancak bu kadar etkileyici olabilir.media player'da yüz kere dönse değiştireyim demek istemez insan.
velettim ve ortaokuldaydım...istanbul'u görmeden ,çengelköyü henüz bilmeden, çengelköyü özletirdi bu şarkı,özletebilirdi...büyüdük..istanbul'duk...hoşbulduk..bu olağanüstü ezginin etkisi halen sürüyor ,tepkilerim ise artarak ve hatta çeşitlenerek devam ediyor... istanbul'la birbirlerine çok yakışıyorlar,hüzünlü bir aşk ilişkisi gibi,gözlerden uzak kalsalar da uzun zaman,ayrılamıyorlar...cengiz onural'ın kemençesinin tellerinin de bu büyük bağ ile bir ilgisi vardır galiba...
sozleri olmadan cok sey anlatan nadide sarkilardan biridir.
bi melodi bu kadar mı güzel yapılır parçası...nerde o eski insani değerleri içinde barındıran diziler diye de sordurtur bi taraftan. agalardan, mafyalardan, derin işlerden ve de bunların sempatik gösterilmesinden sıkılmadık mı daha?..

(bkz: süper baba)
(bkz: yeni türkü)
ne zaman çengelköy sahilinde durup bakışınız denize ya da bir köşe başı kahvesinde sigara yaksanız canlanır zihninizde. ağırdır..
super baba dizisi sayesinde vakti zamaninda bolca dinledigimiz duygu yuklu enstrumental parca. yeni turkunun dizi muziklerinin derlemesinden olusan albumunde de yer almistir.