bugün

son günlerin revaçta zararlı yaratığı. bu hayvancağızlar acaba insanoğlunun doğayı hor kullanmasından ötürü mü böyle evriliyorlar, yoksa zibidinin biri hayvanları bilerek zehirleyip insan ırkının sonuna mı kastediyor anlamıyorum. yok kuş gribi, yok katil kene, yok deli dana, yok zehirli denizanası. bizim denizlerimizde de yüzmekteler şu an denizlerin anaları. ölüsüne dokunmak bile zehirliyormuş, aman dikkat.
(bkz: the happening)
(bkz: kutu deniz anası)
mor olanları vardır sürekli renk değiştirirler nerdeyse bir insan gövdesi kadar büyüktür.
ayrıca üstlerine bombalama atlamak çok sevklidir. (bkz: şaka değil) (bkz: essah)
tüm türlerinde zehir dediğimiz öncelikle çeşitli asitler ve bazı toksinler vardır. bunları avlanmak için üretirler.
deniz suyunun ısınması ile egedeki bazı türler marmarada da çoğalmaya başladı. bizdekiler aşırı zehirli değildir.
fakat korkuç acı verirler. kollarınız bacaklarınız karnınız gibi derinin ince bölgesine dokunursa deriniz kabarır kaşınır, yanar.

eskiden Bandırma ve Karacabey balıkçı köylerinde japonların kurduğu basit tesislerde yufka durumuna getirilip japonyaya ihraç ediliyordu. şimdi denizlerimizin kirlenmesi nedeniyle bu iş te bitti.
Pişirmek için uğraşmayın, %98 su olduğundan yok oluyorlar. özel yöntemi ben öğrenemediğimden çabalarım boşa gitti.
yurtdışından gelen tankerler vasıtasıyla geldiği düşünülmektedir. eğer bunlardan birine temas ederseniz aman diyim normal su temas ettirmeyin.

alerjik bünyeler çok daha dikkat etmelidir zehirli denizanalarına. burada denizanasına olan alerjiden değil*, herhangi bir şeye olan alerjiden bahsediyorum.