bugün

kuşkusuz ki kendiniarayankurbaga tanrı ile koyu bir sohbete girecek ve sonra da hesap soracaktır.
bir daha hayal etmemek. sadece sahip olmak.
kayaya zincirli prometheus'un çatlamış dudaklarında bir damla su olmak. bana ateşi verene ben de suyu vererek ödemeliyim borcumu sanırım.
ölümsüzlük.
toprağım bol olsun. bari o bol olsun lan.
top ve tüfeğin icat edilmediği döneme gidip, kale savaşlarına katılmak, fransa'da yaşayıp şarap üretmek, kitaplar yazmak; dante'ye rehberlik edenin vergilius yerine benim olmamı istiyorum.
tanrının var olduğunu gözlerimle görüp bir oh çekmek..
ruhun sonzsuzluğuna ve ahiret hayatına inanan yada inanmayan yazar kişilerin en az bir kaç defa kuracağı hayallerdir. Ben mesela ; Şarap nehri kıyasında, sınırsız peynir ve muhabbet isterdim. hatta uslu bir çocuk olup şirinleri de yanıma alır gargamel ibnesini '' güçlü şirin'' ile dövmek isterdim. Şirin babayla uzun yaşamın sırları hakkında belgesel nitelikli bir programın hemen ardından '' saçlarına aklar düşmüş be reis , yaşananlar rüya olmuş be reis '' diye bir türküye de eşlik etmek isterdim. Bunlar beni Şizofren bi insan mı yapar?
yazarların ölüm hakkında kurdukları hayalleridir.

mezara girip, sorgu bittikten sonra meleklerle şöyle bir tartışmaya girebilirim;
x meleği: sevap sayın cennete girmeye yetmedi fazla direnme.
petronas: nasıl olur hdd yanmış olmasın bir daha bakın. okuduğum zaman gazetelerine sayın bari ne olur? *
y meleği: x meleği zaman gazetesi ve sızıntı dergi kayıtlarını kontrol edin bu faninin.
kayıtlar kontrol edildikten sonra cennete kıl payı giren ben sevinçten havaya uçmaktayımdır.
petronas: aga allah razı olsun ya melek gibisiniz
x meleği: ulan biz zaten meleğiz adam aklını kaybetti. kendini devlet dairesinde falan zannediyor.
petronas: ulan mı?

meleklerle girilen günah sevap tartışmasından sonra cennette avakado suyunu içerken birden aklıma sözlük gelir ve koskoca cennette pc başına geçip entry girmeye devam ederim.
sorgu sualden sonra cehennemde alınacak cezamız varsa da ondan sonra;

cennetteki evimde şunu hayal ederim... evimin içerisinde sayısız kapı olmalı ve örnek gösteriyorum bir kapıyı açtığımda orada çok güzel kar yağıyor olmalı kış kıyamet dağ evleri... dağ yamacı ve benim cennetimden haberdar olmayan insanlar şu andaki dünya yani. bir kapısını açtığımda kapıdan geçer geçmez kocaman heybetli bir jaguar veya kaplan olmalıyım büyük bir ormanın içerisinde koşuşturmalı hızlanmalı kısacası o hayvan olmalıyım. bir kapısını açtığımda peygamber efendimizin yanında olup, bedr de hz.hamza ile hz.ebubekir ile cihad yapmak o savaşta normal hayattaki cesaretim ile çarpışıp ölmek veya öldürmek. bir kapısını açtığımda dünyada yaşıyorken ki halime neler yaptığımı incelemek üzere gitmek kendimi melek boyutunda izlemek.

bunların devamı gelir çok uzatmadan şimdilik bu kadar. bu kapılar bitmez ...
sonsuzluk, onunla..
atatürk ile rakı içmek.
her insan bencildir , ölüm kelimesini duyduğu an titremeye başlar hatta tövbe bile eder ister istemez , 1 dakika içinde ölüm sonrası düşünülür ulan beni kimse siklemez öldükten sonra ben neden onları sikleyeyim der kendi kendine ve hayatına tövbeden önceki kıvamla devam eder, vel hasılı hayaller geçici alışkanlıklar kalıcıdır söz konusu ölümken bile.
bronzlaşmak.
koca bi karanlık olmasında ne olursa olsun.