bugün

arkadaşımla markette piknik alışverişi yapıyoruz.
+sen bize 10 tane de pet ver kardeş.
-????
+pet?
-kasiyer suratımıza bakar.
+pet bardak yok muydu?
-ha pardon.

çıkarken düşündük de ped anladı sanırım mal.
(bkz: #19031219)
budur.

görsel

edit: güya adamın soyadını gizlemişler. *
şöyle bir olay olmuştu lise 1'de... bir 7-8 yıl geçti üzerinden ama hala alenen hatırladığın olaydır...

kimya dersinin 2. yazılısındayız, ön çaprazımdaki eleman sürekli ''2. sorunun cevabı ne?'' deyip duruyor. Ben de sürekli ''asit'' diyorum, sınavın sonlarına doğru bir daha soruyor;
''la söylesene 2. soru ne?''
''la mal asit..'' diyorum yine.

Sınavdan çıktıktan sonra ''Nasıldı sınav?'' diyorum, ''Bok, işte'' diyor, ''Yaptın mı ikinici soruyu?'' diyorum, ''Yaptım, baz yaptım'' diyor. ''Lan asit dedim ya diyorum..''

arkadaşın cevap: ''Abaaaa senin 'asit' dediğini ben 'hassiktir' anlamışım ya hep.''
bu gun sirkette verilen seminer konusu "tpm" okunusu "tipiem" benim anladigim "tipiniyiyem"
ben: anne yerleri viledaladım, nasıl olmuş?
annem: nee, yerleri mi yaladın?!
- mesela ben de rihanna'yı pek sevmem..
+ lahana sevilmez mi, ne kadar sağlıklı..

not: yaşanmıştır.. annem sağolsun iyi güldürdü.
Ben: Sen şimdi tıpçı mı olacaksın
x kişisi: ben niye tüpçü olayım puanım kaç biliyon mu sen ya.

Ben: ya bir çek elini göremiyorum kağıdını
Y kişisi: ya çekirge ne çekirge mekirge ne diyorsun sen

ve bunun gibi birçok anım örnek verilebilir.
çocuktum.
"kara basma iz olur"daki "kara basma"yı siyah renkli basma zannederdim. hani şu kumaş olan basma. o kumaşın da değdiği yere siyah iz yaptığını zannederdim. onun için şarkıyı söyleyen kişinin karşıdakine, etrafa siyah boya bulaşmasın diye kara basma giymemesi gerektiğini söylediğini zannederdim.
"eleman aranıyor"daki "eleman"ın hep aranan, ama hiç bulunamayan bir yer olduğunu sanardım. "elmalılı hamdi yazır"ı ise "elemanlı" olduğunu zannederdim.
http://www.odatv.com/imag...rrheiccaaeoev_-_kopya.jpg

şüphesiz ki en güzellerinden biri budur.
Söylenen: adam soğuktan korunmak için 300 koyunuyla birlikte ahırda yattı.
Anladığım: adam soğuktan korunmak için 300 koyunuyla birlikte ağda yaptı.

Yazan: ibrahim dokunmazer.
Okuduğum: ibrahim womanizer.
üniversitede derste çaprazımda oturan bi kız vardı. dersten sıkıldıkça kıza bakıyorum, kızın eli tam göbeğinin biraz altında duruyor. arada bir gözlerini kapatıyor ağzını açıyor başını tavana doğru çeviriyor. öyle ki kızın o pozisyonunu gören her 10 erkekten dokuzu o kızın o anda orgazm olduğunu düşünür. ben de öyle düşündüm tabi mal gibi izliyorum vay amk ne hale geldik diyorum. heyecanlanıyorum filan.. olayı anlamam gecikmedi tabi.
en sonunda kız beş altı başarısız girişimin ardından üst üste üç defa hapşırdı.
sol framede : öğrenim kredisi
benim anladığım: öğrenim kedisi.
kedi canını senin. maşallah.
murat : abi sen bu zekayla yemin ediyorum çürüyosunm burda yaa
ben : yok olum estağfirullah
murat : yok abi yok yok sen bu zekayla başka yerlerde olmalıydın
ben : la olum öyle deme valla , rica ederim o kadar da değil yahu *
murat: aabiii sen bu zekayla çok güzel bi amele olurdun
ben : zönk !
hâlâ kopuyoruz .. it yaa.
ilkokuldayken okul müdiresi servis aracına binmiştir. Servisçi devamlı bu kadına "Aslanım" diye hitap etmektedir. ulan ne cesaret diye geçiririm içimden. derken kadının isminin "Aslı" olduğu ve şoförün "Aslanım" değil, "Aslı Hanım" demeye çalıştığı sonradan kafama dank eder. Zaten o okuldan hatırladığım yegane anım da budur. Tabii anı denebilirse...
bu (bkz: sözlük yazarlarının itirafları) nı her seferinde (bkz: sözlük yazarlarının iftiraları) diye okuyorum. Her seferinde de gülüyor. Malım ben galiba.
mabel matizin yaşım çocuk şarkısında nakaratta "sen bana sır" diyormuş ben ilk dinlediğimde "sen manastır" diye anlamıştım.tabi sonra farkına varınca lavaboya gidip elime yüzüme su çarptım.
Baba - Reyn Men'i seyredelim mi?
Ben - Değirmen mi? Kim oynuyor?
Baba - Hee! Değirmende Dustin Hoffman, zil takıp oynuyor...Tövbe yarabbi tövbe!!!
ustalarımızdan bir tanesi, yurtdışında yüksek maaşla çalışıp geleceğe yatırım yapmak istemektedir. bu ustamız oğlu kerem için yurtdışında çalışmayı kabul eden biri.

sekolo: kesin gidiyorsun değil mi ustam?
usta: evet, uzun vadede çalışacaksam, ordan aldığım para kerem'in götüne girsin*...
sekolo: tabii, en iyisi öyle olur...
usta: zaten bu sene de anaokuluna başlayacak...
sekolo: aynen ustam...
ben: hoca sınıfı erken boşaltmış.

o: 3 saat matematiği kafa kaldırmıyor o yüzden iki buçuk saat yaptı çok insaflı.

ben: (iç ses) ahah çok seviyorum lan seni. *
aslı : make that money, watch it burn.

anlaşılan : take that bunny, watch it burn.

(bkz: counting stars)
an itibariyla "teknoseksüel" olan karmamı "transeksüel" olarak okuyup "ne diyor lan bunlar?" şeklinde kalakalmam.
-Mazot- kelimesini -Mozart- okudum . Birde ısrarla bir kaç kez okudum . Kültür patlaması yaşıyorum şu an .
(bkz: #310128) sen bunu git ailenin son orospu çocuğu olmak anla.