bugün

bu başlıktaki her entry yi okuduğunda.

evin kapısını anahtarla açıyorum.
koltukta uyuya kaldığımda ağrılarla uyanıyorum.
belim ağrıdığında elim haplara gidiyor. eczaneden aldığım jeli hiç açmadım bile.
hastalandığımda yanımda kimsem yoktu. 2 gün aç yattım.
ayağım alçıya alındığında yanımda kimsem yoktu. en son koridorda sürünmeye çalışırken kendimi kaybetmiştim. sinir stresten olsa gerek.
yatağım artık çok büyük gelmeye başladı.
önceki gün yediğim yemeğin bulaşıklarını yediğim yerde buluyorum.
ben kapatmazsam pencereler hep açık kalıyor.
sesim evde yankı yapıyor. insanın kendi sesinden korkmaya başlaması ne demekmiş biliyorum.

yalnızmışım be sözlük.
Evde tek öldüğünde kimsenin yardım bile edememesi cesedin 3 gün orda beklemesi.Cenazenin de sahipsiz kalması...
(Sokağımda yaşanmıştır.)
sabah uyandığında aklına ilk çişinin gelmesi.
en son iş ve cuma mesajı hariç aldığım özel mesaj 37 gün evvel gelmiş.şu an içime bir öküz oturdu.yaklaşık 2 aydır kimseyle konuşmuyormuşum.
doğuya öğretmen olarak atandım, geçenlerde ailem ziyarete geldiler, okulda çocuklara söylemiştim ailem geldi diye. velhasılı bir hafta sonrasında falan hocam aileniz gitti mi diye sordular sınıfta dedim yarın akşam gidecekler. hiç beklemediğim bir öğrencim "bu nedir ya yine yalnız kalacaksınız" dedi. o an yutkunamadım...
Saat 22:46 ve benim şarjım %72 artık hiçbirşeyden tat alamıyorum... utanmasam yoldan geçen birine sarılırım..
Gece çöp kamyonlarını izlemek.
sinemaya gitmiştim. galaksinin koruyucuları 2 ye. toplam 7 kişiydik. 3 çift vardı. ayrı ayrı oturuyorlardı. ben en arkadan bilet almış, bacaklarımı uzatarak filmi seyrediyordum. hatta o kadar yalnızdımki film bitene kadar 4 koltuk değiştirdim.
Yanlışlıkla telefonun sesini kapatmışım. iki gün sonra fark ettim.
Sözlük yazarlarının ilişki durumu başlığındaki görsellere denk geldiğin an. Vay arkadaş.
Protest bir tutum sergilemek ya da sitem etmek niyetinde değilim, lakin yalnızlık denince akla, mutsuzluğun ve kederin gelmesinden hoşlanmıyorum.

Gün içerisinde bir parça yalnızlık namına “dilenen” biri olarak; yalnızlığın içinde barındırdıklarını, getirilerini ve şahsıma kattıklarını “sessizlik” içerisinde ya da zihnimi tamamıyla meşgul eden olaylardan uzaklaştığım vakit fark ediyorum. Nitekim bu getiriler olumlu yöndedir.

En basit anlamıyla yalnızlık, “insanlardan uzaklık”* gerektiren bir olay. Bahsetmiş olduğum sessizlikten kasıt ise, insanlara paralel değerdedir. insan/kişi; varlığını belli edecek olan her türlü davranıştan uzak durduğu sürece bana yalnızlığı sunabilir ve bunun haricinde insanların yokluğundan ziyade, yalnızlık daha meşakkatli bir hal alabilir. Kişi yalnızlığı yaratmak maksadıyla kendi içinde gereksinimler duyabilir, örnek olarak; bulunduğu alandan uzaklaşmak, günlük rutininde bulunmamasına rağmen uzun yürüyüşlere çıkıp gözden kaybolmak ve bazen telefonunu kapatıp kimsenin kendisine ulaşamamasını sağlamak geçerli ve basit örneklerdir. yalnızlık ile samimi olan kişiler için ise; karanlık odanın açık penceresinden esen rüzgar eşliğinde ay ışığı ile yüzleşmek*, zihinle baş başa kalmak ve onu yönlendirebilmek adına mükemmel bir “yalnızlıktır.”

Sürekli olarak yalnızlığı kötüleyen ve bundan yakınan kişilere anlam veremiyor olmakla birlikte, eğer isterlerse bu kıymetli anı bir çırpıda heba edebilecek olduklarını görmezden gelmelerine de epey sinirleniyorum. insanlarla iyi iletişim kurabilmek, kendi iç dünyasını gözden geçirebilmek, fikir ve kararlarda denetim sağlayabilmek adına “sağlıklı düşünmeye”, dolayısıyla temiz bir yalnızlığa ihtiyaç vardır. Kendi öz fikir ve görüşlerinin sağlamasını yapmayan kişilerden “mantık” kavramının hakkını vermesini ümit etmek ise pek geçerli bir davranış olmayacaktır.

(img:#1608008)
Az once farkettim odada arkadaşım olduğu halde tutamadim kendimi gözlerimden yaş gelmeye başladı. Onun yanında olmadığı her anim yalnizligimmis.
Herşey herkes bunu itinayla size hatırlatır

Ayrıca her an hatırlatırlar ... öyle özel bi an deil tüm zaman kavramları dahilinde olur...
Bir Bilet alana bir bilet bedava sinema kampanyasından yararlanmak için ikinci bir kişinin olmaması.
Her nefes alısta ve verişte. Kısacası her lahza içinde.
Kendin sorup kendin cevaplıyorsan evre başlıyor demektir. He birde televizyonda tepki verip kendiniz yatıştırıyorsanız kendinizi.
Şehirlerarası yolculuklarda dinlenme tesisinde tek başına içilen çay.
bayramlar.
Sadece turkcell den gelen mesajlar.
Düşmüşsündür, lakin düştüğünü görmek istememişsindir. Sonra kafaya herhangi bir sıcak olay " drankk" diye vurur.
Sorunlarını değil çözmek; anlatmak için ararsında etrafında kimseyi bulamazsın. işte o an yanlızlığı anlarsın.
fırında hazır pizza pişirmeye kalktıysanız.yatağı odanın uzun duvarına paralel uzattıysanız.
hasta olduğunda bir tas çorba yapacak kimsenin olmadığını farkettiğin an.
-en mutlu veya en hüzünlü anına paylaşacak kimseyi bulamamak.
- telefona bildirim gelmeyişi ve ya telefonun çalmayışı.
-dışarı çıkıldığında çağıracak kimseyi bulamamak.
(bkz: Ev dışında gidecek yeri olmamak)
Tek başına yemek yediğin andır.