bugün

aradım mamafih bulamadım..
insanın canını acıtmaktan ba$ka bir i$e yaramayan bir ili$ki $eklidir..bir kamyonun arkasına baglanıp yava$ yava$ can vermenizle e$degerdir..
(bkz: uzakyol kaptanı)*
maraton koşusudur. enerjiyi basta harcamamak ekonomik kullanmak gerekir.
(bkz: internet aşkı)
(bkz: dün gece avatarını öptüm de yattım)
çiftin bir sebepten dolayı bir süre ayrı kalması, birbirlerine mesafe olarak uzak bulunmaları süresince yaşanan iklişki.
Bazen de aşık olduğunuz kişinin ABD'ye gidip de ilişki yaşamayı göze alamadığı, sizinse herşeye razı olduğunuz ilişki türüdür.*
arada mesafe olduktan sonra büyük ihtimalle karşılıklı olarak başka aşklara yelken açma durumuna neden olan durumdur. zira gözden ırak olan gönülden de ırak olmaktadır. ha eğer ısrar edilirse aldatma olayının vukuu bulması kaçınılmazdır.
yürümez.
edit: ne kötülüyon lan. bişe biliyoz ki yazdık. alla alla
Gözüm yollardadır
Kulağım seste şimdi
Besbelli acıkmışım sevgine sevgilimm...

(bkz: acıkmışım sevgine)
kimi zaman acıda verse, manasız mutluluklarlada dolu da olsa, çoğu zamanda kişiyi kendi içinde sorgulamalar yapmaya iten, akıldaki soru işaretleri hallolmadan da sevmeyi öğreten, görmeden hayalleri ile yaşatan, elini tutmadan, dokunmadan özlemi kabartan, manasızlıkları, belki ümitsizlikleri göze almaya sebebiyet verendir.
çok zor sürdürülübilecek, ilişki türüdür. neyseki teknoloji ilerledi, webcam var, telefon var ama yakınındaki varken; uzaktan sevmek çok zor. *
çok sabır gerektiren durumdur, zordur, acı çeker insan, herkesin sevdiği yanındayken sizin sevdiğiniz uzaktadır, bir telefon kadar yakınınızda olsa bile, uzaklıklar size aynı duyguyu yaşattıramaz ama insan çok severse aşılmayacak mesafeler yoktur. başına gelenlerin panik olmasına gerek yok, sevgisine ve aşkına sahip çıktığı sürece bütün uzaklıklar aşılacaktır.
baslarken bir cesaret bir özgüvenle baslanılır,yok sana deli aşıgım, ben varya senin için sunu sunu yaparım, vay efendim bu kadar zamanda beklerim, su süre aralıklarla görüşürüz falan diye de bir güzel plan yapılır.
ama gel gör ki en basta bu cümlelere inanan, bu cümleleri kullanan kişi ilk pes eden kişi olur. *
ona söylenebilecek cümle öbeği ise : (bkz: ananı da al git burdan)

arkasından iyi gelen kitap : (bkz: sen şimdi gidecenya cehennemin dibine git) ben bagrıma tas basarım olan (bkz: erdal demirkıran) ın kitabıdır. bagır tasını da hediye veriyor zaten hiçbir sorun cıkmıyor.

arkasında söyleneyecek şarkı ise: (bkz: bye bye love bye bye hepiniz). *
arada km'ler olan ilişkidir. telefon'un ne kadar önemli bir icat olduğu, internetin hızlı olmasını önemini, webcam'in muhteşem birşey olduğunu hatırlatır insana.
her zaman bir bekleme vardır iki tarafta da. gün içinde normal sevgililerden daha fazla telefon konuşması yapılır genelde. doğal olarak da yüklü bir fatura ya da kontör masrafı yaratır ama buna değer.
ayrıca çok güçlü bir güven ilişkisidir de aslında. en ufak bir güven sarsıntısı bile kilometreler aracılığı ile büyür, sarsar. karşılıklı kıskanmalar, özlemler içinde yoğrulup gidersiniz.
her buluşma anının güzelliği ise bambaşkadır. uzun mesafe ilişkisi olduğundan sık sık göremezsinizi sevgiliyi. arada bir olan buluşmalar üzerine yavaş yavaş inşaa edilen bir ilişkidir bu. her buluşma yeniden aşık olmaktır. biriken özlemi atmak, mutluluktan uçmaktır o an.
ancak her buluşma tekrar bir ayrılık getireceği için sevilmez de ayrıca. sevgili zaten uzaktadır ve buna alışılmıştır. buluşma olduğunda ise hiç bırakmak istemez bünye, sıkı sıkı sarılır, bağrına basar, kendisine yapıştırana kadar bırakmak istemez. ve her buluşma bir ayrılık getireceğinden zordur da. gideceği anı bilmek, görmek... o andan sonra tekrar dokunamamaya başlamak, kokusundan, bakışından uzak kalmak gelecektir yine...
telefonda saatler harcanır bu ilişkide, sevgilinin sesi artık herşeydir. sesindeki en ufak titreşim farkını bile anlarsınız, konuşurken ne mimi yapıyor tahmin edersiniz ve %100 doğru çıkar bir yerden sonra. ses tonunda oluşan ufacık bir mutluluk tınısı bile dünyaları verir size, en ufak hüzün ise yıkar oracıkta.
yanına gitmek isteyip gidememek doludur bu ilişki. çoğu insanın kaldıramadığı zorluklar içerir. uzun sürenleri, çabuk bitenlerinden kat be kat azdır. bu yüzden her başlayanı korkutur. "ya bir gün biterse" sorusu sık sık akıllardadır. kendi kendini yedirtir fazla düşünüldüğünde. mümkün olduğunca anı yaşamaya dayalı kalmalıdır. ileriye dönük bolca hayal çıkar ortaya. yanyana gelinecek anlara dair mutluluk düşleri.
zordur yürütmesi. telefonda geçen kavga seansları. yüksek sesli bağırışmalar, telefonu yüze kapatmalar vardır kapıyı çarpıp çıkmanın yerinde.
herşeyiyle bambaşka bir tattır. iki tarafın şu tüketici ilişkilerle dolu dünyada birbirini gıdım gıdım tatması ile aslında tükenmesi zor olan gibi durur kağıt üzerinde.
muavinle dost olmaktır uzun mesafe ilişkisi. gidilen yollardaki çukurları ezberlemişlik yaratır. hatta yolun kaçıncı kilometresinde radar var, nerede hız yapılır, nerede yol kaygandır... hepsi bilinir. yaşanılan tek şehir yoktur, iki şehir için yaşanılır. iki şehrin insanı olunur bu ilişkide.
sevgili özlenir, özlenir ve özlenir bolca...
özledim...
(bkz: bluetooth ta aşklar yalan)
uzaga gitmeden once kahramanca ilişkimizi evlilige kadar gotururuz cumleleri kullanılır. aradan gecen bir kac ay boyunca her gun, gunun neredeyse yarısı telefonda falan gecirilir. ama yawas yawas belirtisini gosterir uzaklık. ondan sonra cevrene bakınmaya baslarsın. herkes el ele kol kola. keske benim sevgilimde yanımda olsaydın dersin bir an. sonra bu bir anlar artmaya baslar. tabi uzakta olmadan oturu yapılan ufak tefek kavgalar da cozumlenmeden ustu ortuldugu için yavas yavas patlama noktasına dogru gelinir. buna paralel olarak artık telefon gorusmeleri sıklasmaz olur. bazısı gereksiz bazısı gerekli olabilecek kıskanmalar meydana gelir. tabi bunun sonunda da yıpranmalar baslar. birazda anlamak lazım cevrende gordugun yeni insanlara da gozlerin kaymaya baslar. ama bir turlu kopamazsın sevdiginden. acaba seviyomuyum yoksa alıskanlık mı oldu sorusu surekli beynini kurcalamaya baslar o saatten sonra. ve en nihayetinde baska sevdalara kapılıp gidersin. uzulur musun sonunda, belki kahrolursun. cunku bilirsin ki eger sevdigin yanında olsaydı, bu ilişkiyi sehirlerarası yurutme durumunda kalmasaydın her sey cok farklı olurdur ama bunu yasanan surec boka sarmaya basladıgı zamanlarda farkedemezsin. herseyin sonuna gelince farkedersin. ve ondan sonraki hayatının tamamında aynı sehirlerde olsaydık gelecegimiz olsaydı ne olurdu sorusuna kendine sorarsın.bazen bu bir saniye surer bazen dakikalar bazen saatler. ama bir saniye bile surse insanın o bir saniyede cız eden içi omrunden bir omur goturmeye yeter de artar bile. * *
how i met your motherda gectigi gibi;
barney*:uzak mesafe iliskisi mi? tam kızlara göre cok konusma var ve hic seks yok, bana göre degil.
taraflardan kendine en çok güvenenin en önce pes ettiği ilişki çeşididir.kanıtlanmıştır hiç boşuna kasmayalım.başlarken herşeyin güzel gittiği görüntüsü ilerki zamanda başlayacak fırtınanın sadece habercisidir.geceler-gündüzler birer birer geçer sevenlerin yeniden buluşması için fakat kaçınılmaz olan yaklaşmaktadır nihayetinde.x tarafın y tarafa "artık gitmiyor,dayanamıyorum" nidaları arasında büyük umutlarla başlayan ilişki sessizce son bulur.onu düşündüğünüz günler ve geceler tarih'in tozlu sayfalarına kazınır bir anda.başta herşeyin "sanki boşa gitti" düşüncesi ilerde yerini "hayatımdaki en güzel günlerdi" olayına dönüşür;mutlu eder ve kalbini acıtır insanın.tavsiyelerimiz ise kalplerin fazla kırılmadan son noktanın koyulmasıdır,koyulmaya çalışılmasıdır.en zor olanlar ise kişilerin şartlar ve mesafe yüzünden severek ayrılmasıdır ve biten uzak ilişkinin ardından bir süre bu dünyadan kopup ayrı diyarlarda hüküm sürmesidir.akla geldikçe güzel bir tebessümle hatırlanacak olan,hatırlandıkça insana güç verecek olan ve düşünüldüğünde her nerde olunursa olunsun süründürecek olandır.
telefonlarla yürütülmeye çalışılan ama yürümeyen ilişkidir. sonu büyük ihtimalle fiyaskodur. birbirinden ayrı çiftlerde öncelikle kıskançlık başgösterir. sonra ayrı olmanın öfkesi içten içe dile vurur ve neticede genelde kötü ve hüzünlü biçimde ilişki biter.
büyük olasılıkla bitmeye mahkum ilişkidir. *
bazen de gitmiş, bitmiş başlamayacak bir sevgi içinde söylenir bunun adı ilişkiden çıkmış hasrete kadar uzanamıştır 'ben sana hasretken sen hasretimi kimlerde unutmaya çalışıyorsun' da denir.
bir keskin nişancı ile hedefi arasındaki mükemmel ilişkidir ve genelde tek taraflı, yani platoniktir.
(bkz: rob furlong)
insanı çıldırtan ilişkidir. sevgiliyi özlemek, çok özlemek, ağlamak, delirmek. ama yine de ayrılamamak.

ben var intihar etmek sözlük, yeter lan.
(bkz: mecburi ayrılık)
daima tadın damakta kalmasıdır.