bugün

hem de bayılarak izlememiz. ben de izliyorum hepimiz izliyoruz malesef hem de baştacı etmiş durumdayız. the pasific te 1922de türkler izmirdeki yunanları yakıp yıkmış barbarlar olarak gösteriliyor, how i met your mother da robin doktorla olan randevusunda bacaklarının tüylerini almak için lilyden traş bıçağı istiyor ve ancak türk bir lezbiyen gibi oldum dediğinde lilyi ikna edebiliyor. gossip girl ün 3. sezon 1. bölümünde jenny "bir sözün tutulması önemlidir, ki bu sarhoşken ve türk ankesörlü bir telefonda verilmişken bile." diyor* ve ericle kıkırdaşıyorlar.jackie chan in istanbulda çektiği filmde, film boyunca çarşaflı kadınlar gösteriliyor sanki hepsi öyleymiş gibi. system of a down dinleyenleri hiç saymıyorum bile! ve daha çok fazla örneği var. yabancılara çok iyi izlenimler bırakmadığımızın farkındayım özellikle kendi ülkelerinde, ama yine de bu gurur incitici eylemlere kayıtsızız. yine de izliyoruz.
(bkz: the pacific)
almanya da fenerbahçe maç oynuyor yabancı bir takımla, sevgili taraftarımız "burası türkiye buradan çıkış yok" diye tempo tutuyor, belçika da nasrettin hoca heykeli dikiyorlar, bizim türkler böyle alim bir adamı eşeğine ters otutturuyor ve bununla gurur duyuyor. geçenlerde halı saha maçı oynuyorlar, belçikalı çocuk istemeyerek türke faul yapıyor, bizim türk bu çocuğu gözüne kestiriyor ve dövmeye başlıyor.

tebrikler türk gençliği hepimiz doğru yoldayız.
yahu elin gavurları da futboldan ve seksten konuşuyor fakat ara da bir kitaptan, resimden, yeni çıkan ürünlerden, teknolojiden, bazen de öyle boktan konular çıkıyor ki fakat dediğim gibi gün boyunca futbol, seks ve "nasıl adam dövdüm" konusu dönmüyor.

yinede hayat çok güzel ve yarın yine güneş doğacak.

edit : ha birde politikadan bi bok çakmayız fakat ergenekon, masonlar, illuminatiden saatlerce olmasa da dakikalarca konuşuruz.
çok büyük bir gaflettir!

ben ki hem kültürlü hem yakışıklı hem zengin bir bireyim fakat türklüğümü unutmuyorum!

türkün gücünü unutmayın unutturmayın!
(bkz: ben şuyum ben buyum diyen hiç bir şeydir)
türkleri yücelten dizi vardı da biz mi izlemedik?
gayet normal olandır.

bu işin sınırı ne olmalı peki diye sorarlar adama ? aynı mantıkla pardon mantıksızlıkla düşünüldüğü zaman bize karşı en ufak menfi sayılabilecek bir şeyler söylemiş dizilere, insanlara, ülkelere her şeye sırtımızı dönelim hatta mesela ermeni tezlerini kabul eden ülkelere de gitmeyelim. kimse kusura bakmasın ama o " türklüğü aşağıladığı " söylenen dizilerin veya filmlerin üretildiği ülkelerin anayasalarında 301 veya atatürk ü koruma ve kollama gibi çağdışı kanunlar yok. (buradan da beni hemen türk ve atatürk düşmanı ilan edersiniz şimdi!)
bu kafayla bok ulaşırsınız muasır medeniyet seviyesine !
(bkz: house md)
aslında doğrusu aşağılayan değil de kendilerince dalga geçen dizileri izlememizdir. olayı özelleştirmeden düzenlersen. herşeyle kendilerince dalga geçen yabancı dizileri izleme durumumuzdur. can sıkıntısına birebirdir.
en çok dalga geçilen sözlerden biri de
(bkz: turkish lesbian)
eskiden hep yüceltilirdik:
mesela sean connerynin bond filmlerinden birinde sigaracı kız tüm markaları saydıktan sonra ama isterseniz türk tütünü de var demesi.
marlon brandonun* rakip mafya babasını öldürtmek için türk mafyasından yardım istemesi.
efsane dizi aşk gemisinin istanbula gelmesi.*
indiana jonesun bir filminde nazi subaylarının hataydaki türk paşasından yardım istemesi.