bugün

memleketimde bitmek tükenmek bilmeyen zihniyettir. Tamam, kalkıp her önüne gelene savaş ilan edilmez ama bu kadar da korkak olunmaz ki be kardeşim.

balkanlar'da türkler katlediliyor, karışma misak-ı milli toprakları değil,
karabağ'a burnunu sokma avrupa'dan ambargo yersin,
batı trakya'ya karışma yunanistan ile ters düşme,
bulgaristan'da türkler asimile oluyor, sınır kapılarını kapat,
bosna katlediliyor sen uzak dur,
çeçenistan'a ses çıkarma,
filistin'e sus

bilmem ne yapma ondan sonra "biz neden güçlü değiliz" diye ağla. Güçlü olmanın yolu açılmaktan geçer içine kapanmaktan değil. Bu kadar mesele içine bir tek kıbrıs'a müdahale edebilmişiz ki oraya da ne baskılar içinde girdiğimizi, kendi içimizdekilerden gelen ne engellemeler olduğunu, bülent ecevit'in hatıralarından okuyabilirsiniz. Bu korkak zihniyet sahipleri ne zaman bitecek bu memlekette çok merak ediyorum.
(bkz: a b d ullahtır a b d ullah)
tamamen yanlış tespit. ermeniler ve azeriler son yılların en temel meselesidir türkiye için. dolayısıyla karabağ'da öyle. dışardaki en iyi ve en eski istihbarat yapılanmamız batı trakyadadır. imamlar bile türkiyenin onayıyla seçilir. bulgaristan en fazla türkiye'ye göç veren ülkelerdendir. kapatsa ne olurki, koşan geliyor. benim ailem dahil. bosna da barış gücünde oldukça etkin faliyetler var,uzun uzun anlatılabilir. ruslar la çeçenleri barıştıran ve bu anlamda putin'le suudi vahabi ziyaretlerini ve anlaşmalarını organize edende ne yazıkki türkiye'dir. filistin konusunun zorunlu olarak içindeyiz. hem sol, hem islami gelenekle beraber. diyorsanız emperyal zihniyet nerede? itihat ve terakkicilere sormak lazım.
Türkiye üzerindeki gölge oyunlarının işe yaradığının en iyi göstergesidir. Sindirilmiştir Türk gençliği, gerektiği gibi değil istendiği gibi düşünürler artık.