bugün

dünyanın çeşitli yerlerinde eğitim veren türk milliyetçiliği ve kültürü misyonerliği amacıyla açıldığı sanılan;ama ingilizce eğitim veren * daha dün fethullah gülen ve nur cemaatinin en önemli ikinci adamının cemaatten ayrıldıktan sonra kanaltürk'te yaptığı açıklamayla gerçek yüzleri iyice ortaya çıkan fethullah gülen'i allah'la peygamber arasındaki mehdi sıfatında görmeye neden olacak eğitim veren kurumlardır. Bu okullardaki öğrenciler cemaatin ikinci adamının söylediğine göre allah yolunda başlayıp fethullah yolunda devam etmektedirler,kur'anda olmayan mehdi inancına göre yetiştirilip fethullah gülen'in amerika'dan kendilerinin günahlarını göreceklerine inanmaktadırlar.

işte böyle bir şeydir türk okulları,beyin yıkama merkezine benzerler. Hatta öyledirler. Bu entry'de kesinlikle benim görüşlerim yer almamaktadır.

Dün akşam kanaltürk'ü izlemeye cesaret edebilen ve az sonra bu entry'i kötüleyecek olan arkadaşlar da bunun bilincindedirler umarım.

(bkz: Tehlikenin farkında mısınız)
evet bu okullar dünya'nın her yerindedir. Asya'da , Afrika'da dünyada 100 den fazla ülke de bu okullar varmış.Ama biraz düşünerek entry girsek daha güzel olacak. Şimdi burdan kalkıp Togo'ya Endonezya'ya okul açmaya giden öğretmenler Türkçe ve ingilizce bilerek gidiyorlar.
Doğal olarak gittikleri ülkelerin resmi dillerini bilmeleri pek mümkün değil. Haliyle oradaki yetkililerle ve halkla iletişim kurmaları gerekiyor.
Şimdi zeki arkadaşlarım , oraya gittiğinde bu öğretmenler türkçemi konuşacak da iletişim kuracak. Dünyada uluslar arası geçerli dil türkçe değil ingilizce.* Evet oraya giden öğretmenler ingilizce çatısı altında türkçe öğretmektedirler. Bunu da her yıl yapılan türkçe olimpiyatların da görebilirsiniz.
Şimdi aha bunların 2 numaralı adamı (bkz: Nurettin Veren)televizyona çıktıda böyle böyle dedi diyorsunuz. Allah aşkına şu adamı biraz araştırın. * Herif kendini tam anlamıyla şebek etmiştir. Tamam hadi fethullah gülen'e kızdın ayrıldın cemaat'den de namazı niyazı niye bıraktın. onlarda mı Hoca'nın emriydi sana. * şimdi de işçi partisindeymiş.
fettullah gülen'in emrinde çalıştığı amerikan'ın propagandasını yapan okullardır. oraya giden türk hocalar da bunun farkında değildir. allah rızası için yaptıklarını düşünmektedirler.
(bkz: adı türk kendi arap)
(bkz: yapan yapar yapamayan eleştirmen olur)
(bkz: george bernard shaw)

(bkz: cahilin yanında kitap gibi sessiz ol)
(bkz: mevlana)

http://www.turkokullari.net
Türk Okullarının Türk Düşmanları

[14 Mayıs 2008 tarihli Star gazetesinde yayınlandı]

New York Times, dünyanın en itibarlı ve etkili gazetelerinden biri, belki de birincisidir. Bu gazeteye manşet olacak derecede önemli bir eğitim hareketi kurmak da, herhalde dünyanın en zor işlerinden olmalı. Ama Türkiyede tam da bunu başarmış birileri var: Fethullah Gülen hareketi.

Günlük gazeteleri izliyorsanız, sözünü ettiğim haberin haberini görmüş olmalısınız. 4 Mayıs tarihli New York Timesdaki Türk Okulları Pakistan'a Daha Mutedil Bir islam Vizyonu Sunuyor başlıklı uzun hikayeyi kast ediyorum. Gazetenin istanbul büro şefi Sabrina Tavernise'nin ve tecrübeli muhabir Şebnem Arsu nun imzasını taşıyan haber, katı ve bağnaz bir din anlayışının epey yaygın olduğu Pakistan'da Gülen hareketinin açtığı okulların hem dindar hem de modern bir nesil yetiştirdiğini anlatıyordu.

Biz duya duya belki alıştık, ama bu Türk okulları gerçekten de muazzam bir proje. 91 ayrı ülkede 300'den fazla okul açmak ve bunların hepsini de başarıyla yaşatmak, şapka çıkarılacak bir iş. Fransa'da yaşayan bir dostum, bu okulların şöhretiyle Paris'in çok pahalı bir restoranındaki bir iş yemeğinde bile karşılaşmış. Bir süre Madagaskar'da yaşamış bir Fransız iş adamı, kendisine, Çocuklarımızı oranın en iyi okuluna göndermek istediğimizde bize Türklerin idare ettiği bir okulu tavsiye ettiler, demiş. "Etkilendim" diye de eklemiş.

Bu, az şey değil. Türkiye deyince epey bir Avrupalı'nın aklına Ermeni soykırımı, darbeler, işkence ve bilumum insan hakkı ihlâlleri gelir. Son dönemde de 301 davaları, Hıristiyan cinayetleri veya tecavüz vakaları geliyor. Türkiye'den iyi şeyler de çıkıyor dedirten az şey var. Bunlardan biri de, belli ki, Türk okulları.

Ama ne gariptir ki bu Türk okullarının en büyük muhalifleri yine Türkler. Öyle ki bazıları, bu kurumları ziyaret etmeyi parti kapatma ve siyasi yasak getirme'nin gerekçesi bile sayıyor. Medyanın malum köşeleri ise, okulları kötülemekle hızını alamıyor, bunlar hakkında olumlu şeyler yazan Batı basınını da suçluyor. Zaten Sabrina Tavernise, aynı AB Komisyoneri Olli Rehn gibi, Türkiye'deki katı laiklik'ten bahsettiği için bir süredir boy hedefi.

Ne enteresan değil mi? Katı laik;likten eleştiri alanlar, vay, siz misiniz bizim laikliğimize dil uzatanlar; diye küplere biniyor, bu eleştiriyi getirenleri dincilere satılmakla; suçluyor, yani aslında kaskatı olduklarını fiilen ispat ediyorlar. Öz eleştiri yapmak, acaba gerçekten bizim modelimizde bir gariplik var mı demek, akıllarına hiç gelmiyor.

Sorunun kökeni, Türk seçkinlerinin beynine kazınmış olan din fobisi. Bu öğretiyle yoğrulmuş standart bir Türk, dinin sadece vicdanlarda kalması gerektiğine, toplumu etkilemesi durumunda ise karanlığa gömüleceğimize sorgusuz-sualsiz iman ediyor. Bu öğretiye göre toplumda hiç bir dini hareket olmamalı, hele de bunlar eğitim kurumları açarak yükselen yeni nesile yön vermemeli. Eğer din lazımsa bile, devlet onu gerektiği şekilde, gerektiği kıvamda topluma verir. Devlet zaten her şeyi bilir.

Bu zihniyet Türkiye dışında da vardır; ama sadece ideolojik dikta rejimlerinde. Demokratik Batı toplumlarında ise din toplumsal yaşamın her alanında kendini ifade edebilir. Örneğin her dini kurum ve cemaat kendi eğitim kurumunu oluşturabilir. Hele de Amerikada laik devlet okullarının yanında sayısız Hıristiyan, Yahudi ve hatta islami kolej vardır. Zaten bildiğiniz ünlü üniversitelerin çoğu din kökenlidir. Princeton Üniversitesinin ambleminde hala Dei sub numine viget, yani, Tanrının kudreti altında yükselir diye yazar. Türkiyede böyle bir cümle yazsanız bir üniversitenin tabelasına, artık yargı darbesine mi gerekçe olur, Sincanda tank gösterisine mi, varın siz düşünün...

http://www.mustafaakyol.org
türk dünyası araştırmaları vakfı'nın okullarına nazaran dünyanın her yerinde olan ama türkçe'yi seçmeli olarak okutan okullar.

(bkz: turan yazgan)
(bkz: fetullah gulen okullari/#4329470)