bugün

30 yaşını geçtim, şimdi "toplandık, oynayalım" diyen çıksa bi dakka düşünmem, dalarım oyuna. üç kere parmağım çıktı bunu oynarken, yedi-sekiz kere hafif sayılmayacak yaralanmalar... bir de biz nasıl bir salaklıktansa mezarlığa yakın boş bir alanda oynuyoruz, civarda musalla taşı bile var. düşün işte, hafif bir guruldama bilmemne gelince ebeyi falan unutup kendimiz kaçışıyor, o arada oyun ilkelerine sadık kalıp birbirimizi tekmeliyoruz. genelde gecenin sonunda oyun böyle noktalanıyor.
tanım: kol, bacak, kafa esirgemeyen oyundur.
simit versiyonunda repliğin hep aynı olduğu oyun.

+simiitttttttttttttttttttttttttttğğğğttt....ttttt....t.....ttt.ttt.....t.

-sesi kesildi sesi kesildi!!

+vurmasanıza lan koduklarım, kesilmedi sesim mesim.
çok zevkli bir oyun.. ebenin kaleden çıkmadan önce söylediği söze göre oyuncular ebeden kaçardı. tek elma diyerek çıktıysa herkes tek ayağında seker, çift elma derse herkes çift ayakla sekerdi. genellikle kavga ile sonuçlanan bir oyundu.. g.tüne tekmeler yiyerek kaleye doğru koşan oyuncunun kale sınırında aldığı son darbe sonucu cırlazmalar ve kavgalar olurdu.
(bkz: simit) *
ismi memleket memleket değişen bir oyun. *
Bu oyuna bazı yerlerde zımba da derler.
nargile tütünü.