bugün

1- asla aç karna sigara içmem.
2- uzun tırnakla gezmem.
3- sabah erken kalkarım.
4- haftada en az 2 kere banyo yaparım.
-Bir işe başladığım zaman yarım bırakmam. ya hiç başlamam ya da sonuna kadar giderim.
-sigara, alkol gibi bağımlılıkları olan insanlarla muhatap olmam.
-boş günlerimi mutlaka planlarım.
herkes akşam yemeğinde sofrada olacak.aile bir arada yemek yiyecek.
Sevmediğim ve bana samimiyetsiz gelen ikiyüzlü insanları lafı dolandırmadan benden uzak durmasını söylerim.
Yakın olmadığım biri yanımda dedikodu yapınca hemen "ya bize ne, bana anlatma" derim.
Aylaklık güzeldir. Yeter ki insanın canı sıkılmasın.

(bkz: soren kierkegaard)
sadece çizgili çorap giymek.
-kesinlikle kokuya izin vermem, iki günde bir banyo yaparım.
-başkalarını rahatsız eden heriflerle konuşmam olmaz.
-kesinlikle özel eşyalarımı misafire kullandırtmam.
-bulgur pilavı asla yemem.
Kahvalti yapmadan güne başlayamam.
Kimse hakkında yorum yapmam.
Her şeyde net tavır takınırım bir şey ya evet ya hayırdır , ya siyah ya beyazdır benim için.
Eşyalarıma elletmem.
Kimseden bir şey istemem.
Şimdilik aklıma gelenler bunlar.
halı sahada gol atmamak. sağlam defansım. ayrıca forvete gidecek ciğer yok. tıkanıyorum.
yazarlık motivasyon gerektirir ve stratejik olmalıdır.

yazarlık tanımlama sürecidir.

yazar akıcı olmalıdır.

yazarlık devamlı gelişen bir beceridir.
Prensipleri eş olarak degil sevgili olarak gorunce guzeldir.
önce şunu söyleyeyim, herkesin hayatta tabuları ve prensipleri olmalıdır. bunu başka kelimelerle söyleyecek olursak kişiliğinizi oluşturacak, başka birisi o hareketi ya da davranışı sergilediğinde akıllara sizin gelmeniz gereken şeylerdir prensipler. edinin.

şahsen ben, prensip olarak kadınların yanında küfür etmemeye çalışırım.
şahsen ben, prensip olarak arkadaşlarıma aşırı değer veririm.
mesela ben, insanların yardıma ihtiyacı olduğunda ilk aranan insan olmak isterim.
çoğaltabiliriz.
yalansız
özür dilemem ve diletmem
suyu musluktan içerim
prensip filan yok. ne prensibi lan.

her yola gelirim, her ortama uyarım.

ne diyo banu alkan: neremi neremi.
Sırf ortama uyum sağlamak için konuşulan konu bana zıt olsa dahi ortamdaki kişilere uygun konuşmam.

Düşüncem neyse söylerim, inadına söylerim ki. insanların aklına "düşünce" özgürlüğü gelsin.

"Tamam kardeş sen öyle düşünüyosun, ben böyle" dediklerinde mission complated sigarası yakmam da en önemli prensibimdir.

Saygılar.
çok çok yakınım olmadığı sürece kimseye bir şeyi dayatmamak, ısrarda bulunmamak. insan egosu bunu direkt olarak lehine kullanıyor. özetle götü kalkıyor diyebilirim. aynı zamanda ilgimi belli edip belli bir süre yükseldiğim birinden benzer netlikte bir aksiyon göremediysem oradan uzaklaşmak, sıvamak. kimseyle uğraşmamak lazım bu devirde. next next next.
bir insan benim canımın yandığını bile bile, aynı davranışını tekrar ediyorsa 3. yapışında yolumu ayırırım.
önümde kalan parça ekmeğimi alma.

sana bir tam ekmek getireyim ama onu bırak amk.
Yazları beyaz tişört giymek

Başlanılan iş kesinlikle zamanında bitirilecek.
sevgilisi olan erkek arkadaşlarım ile konuşmamak. tamam sığ bir düşünce ama benlik değil. bir şey olacağından da değil lakin araya mesafe koysam tuhaf bir durum olacak filan. hem de ben sevgilisinin yerinde olsam kıskançlıktan çatlardım. şahsen erkek arkadaşım olsa benden başka yakın kız arkadaşı olsun istemezdim. ben olmayayım da başka arkadaşları olur ise olur yapacak bir şey yok. kendime yapılmasını istemediğim şeyi başkasına da yapmam. çok zor oluyor arkadaştan kopmak ama olması gereken bence bu. internet ortamında evli adamlar çıkıyor karşıma. sapıkça bile olmasa arama hep mesafe koyarım. böyle.
prensip ya da prensipleri gibi özgürlüğü kısıtlayıcı özsansürü benimsememiş olmak.
Her işi zamanında yap.
*cep telefonum çaldığı vakit eğer tanımadığım bir numara tarafından aranıyorsam asla açmam, açamam. kim bu manyak yahu diyede söylenirim.

*bir insanın iyiliği için bile olsa, bir insan mutlu olacak bile olsa, kimseye zararı olmasa bile ve hatta hayat memat meselesi dahi olsa yalan söyleyemem, söyleyemiyorum. söylesem dahi hemen saniyesinde itiraf ediyorum. içime sıkıntı oluyor. nefret ediyorum. söylemek ister miydin peki derseniz belki söylemek isterdim. fakat yapamıyorum, olmuyor, içim rahat etmiyor. en basidinden mesela doğum günümde hediye geliyor, sevmediğim birşeyse yalandan "ayyyy ne güzeeel" bile diyemiyorum. yapamıyorum. hissettiğim şey neyse anında evirmeden çevirmeden söylemek, belli etmek istiyorum.

*randevulu işler yerine herzaman spontane işleri tercih ediyorum. tercihten çok olmazsa olmaz gözüyle bakıyorum.

*ağzından her dakika dini motifli kelimeler dökülen kimselerden iğreniyorum, midem bulanıyor, olabildiğince uzaklaşmak ve kaçmak istiyorum bu kişilerden. yalan ve riyakârca geliyor bu kadar dile vurulması.

*birşeylere zorlanırsam veya tehdit edilirsem o işi inadına yaparım, yapmayacağım varsa yaparım. ucunda ölüm bile olsa akıl almayacak delilikleri gözümü kırpmadan uygularım. elimde değil. alnıma silah bile dayansa inadına yaparım.

*el öpmekten nefret ederim, el öpmem, ailemde annem ve abim hariç kimsenin elini öpmem, teyzelerimin ve anneannemin bile. emrivaki yapılıp elini öptürmeye çalışan bir yaşlıyı veya benden büyük birisini topluluk içinde çok rahat bozabilirim. hiçbir güç bana el öptüremez. karşımda cumhurbaşkanı, başbakan dahi olsa öptüremez. çünkü saçma bir adet. hijyenik değil, akla mantığa aykırı. hoşlanmadığım şeyi bana hiçbir güç yaptıramaz.

*selamunaleyküm lafını kullananlara karşı antipati duyarım. arkadaşımsa arkadaşlıktan silerim, arkadaşım değilse mümkün olduğunca kendisinden uzaklaşırım.

*el şakasından nefret ederim, su şakasından daha da nefret ederim. laubali insanlardan, yeni tanıştığın halde senli benli konuşan insanlardan nefret ederim. uyarırım, uyarımı dikkate almazsa ve ısrarını sürdürürse tokatlarım.

*yüzünde aşırı derecede büyük ve belirgin ben'i olan insanlardan iğrenirim. bu küçüklüğümden beri böyle, aynısı zeytin çekirdeği içinde geçerli bu iki şeyden nefret ediyorum. zeytin çekirdeğini ağzından çıkaran bir karşı cins benim gözümde çekiciliğini yitirir. bu davranışımdan bende rahatsızım. zeytin yemek isterdim eğer iğrenmeseydim çekirdeğinden. hayatımda hiç zeytin yiyemedim bu yüzden. ailemden kimse benim yanımda zeytin yiyemez. gizli gizli mutfakta yerler. yüzünde aşırı derecede belirgin ben'i olan insanlarıda yakınıma sokmam, arkadaşım olamazlar. bu davranışımıda doğru bulmasam da ben buyum.
yoktur. neden belli kurallara göre yaşayalım ki?