bugün

Az önce (saat sabah 7) bir otobüs durağının önünden geçerken stres altında, uykulu insanlar gördüm. Birçoğu muhtemelen zengin birinin kurduğu şirkete çalışmaya gidiyor, o zengini daha da zengin etmeye gidiyor. Kendisini bitiriyor adeta bu uğurda. Bu dünyadaki sayılı günlerinden, zevklerinden, mutluluklarından vazgeçiyor. Kimimizin maddi durumu iyi, kimimizinki kötü ama büyük çoğunluğumuz özünde acınası hayatlar yaşıyoruz. Tekrar söylüyorum, "acınası". Ben bu halde olmaktan çok rahatsızım sevgili sözlük.
insan aşırı üzülünce yada aşırı olumsuz hayatı olunca gerçekten deliliğe doğru neye inanacağına şaşırıyor. en aklı başında insan bile delirebilir ben bunu anladım. yavaş yavaş tırlattım.
iyi dinleyin gençler yıllardır içimdeydi.

Lisenin hoyrat günleri lise 2 olmuşuz, inceden alt dönemleri kesiyoruz falan filan. Üst sınıflarda da ablalarımız var dünya ahiret bacım olsunlar şuan ama o zamanlarda pek farketmiyodu biz ergenler için. Her neyse inceden yaza giriyoruz mayıs sonları havalar hepten sıcak bi bunalım bi erekte hallerimiz sorma gitsin. 3 tane kız görsek hemen bidonla ıslatıyoruz amaç belli kamu hizmeti. Üst sınıflarda da emsal diye bi hatun var bi yükseliyorum bi yürüyorum sorma gitsin tabi hatun için aynı şeyler mevcut değil muhabbetimiz bol ama icraat nanay. Bi cuma günüydü sanırım hava nasıl sıcak yine yanıyoruz, öğlen yemeğe gitmişiz yemekten dönerken de içimde bi seksilik bi coolluk aman Tanrım. Gömleği salmışız pantolon üstüne, kravat göbek deliğinde, saçlar emo bildiğin semt çocuğuyuz. Okula girmişiz ama içimde garip bi his var böyle memleketi kurtarmış havalarındayım. Her neyse okulun 2 giriş kapısı var uzunca bi koridor. Eller cepte girdim içeri bi baktım ki o ne ? Aman Tanrım didim emsal bu pileli diz üstü etek, muz çoraplı, saçlar uzun düz ve siyah gözler ela. Yarebbbiiimmm didim. Koridorun diğer kapısından geliyor. O an dedim kendi kendime ulan yanından geçerken bi makas alıp naber bebek diye salça olucam ya herru ya merru dedim başladım yürümeye. Yaklaştıkça kalbim bildiğin enbe orkestrası amk ayaklar mehter takımı 2 ileri 1 geri. iyice yaklaştık baktım bana bir tebessüm bir tebessüm aman Allah'ım, sol elimi cebimden çıkardım yandan geçerken makası attım ve o lafı söyledim "naber bebeğim". Tebessümü kesmeden kulağıma eğildi ve şunu dedi "iyi bebeğim de fermuarına sığmıyor galiba senin ki". Ve yanımdan uzadı ters istikamette. ayrıldık ama normal bi ayrılık değil fırtınalar esti kasırgalar tufanlar her nevi doğa afeti o an yaşandı. tuvalete girdim sinirden duvara vurup bileğide kırdık. direk hastane. geri kalan 20 günde de emsal'e gözükmeden takıldık ve hatun mezun oldu. Neyse umarım emsal buralarda değildir evlendi çocugu fln oldu almanyada yaşıyormuş fln. iyi ki bana bakmadı hayatı kararırdı, Saygılar....
Canım çok sıkılınca sözlüğe girip uzun itiraf entrylerini okuyorum . Sol taraf zaten allaha emanet gittiği için sözlük başka türlü sarmıyor.
Insanlara hissettiklerim hakkinda soylediklerimin icimde tam tersini yasiyorum.
hayatımı geleceğimi tamamen siyasete atılmak üzere yoğunlaştırdım. Rahat günler beni beklemiyor bende vatan sağolsun diyorum. bilemiyorum sözlük doğru mu yapıyorum sizce ?
Ah be sözlük. O kadar isterdim ki şu an denize bakan ferah bir odada oturup sadece denize bakmayı.
inan hiç öyle büyük isteklerim olmadı şu hayatta.
iyiyim demek alışkanlık oldu resmen ciddi anlamda iyi hissettiğim için söylemiyorum kimseye açıklama yapmak zor geldiği için iyiyim diyorum aslında.
Kimse görmüyo sözlük içimdeki kara deliği kimse farketmiyo. Çürüyorum içten içe kimse anlamıyo.
Ölüyorum be sözlük. Ölüyorum.
usandım artık sözlük. onu sevdiğimi ne zaman anlayacak? usandım. eskiden daha mutluydum lan ben. kendimi işime gücüme verirdim. aniden karşıma çıktın. bi anlık mutluluk oldun. uyuşturucu gibisin fazlan zarar. bir süre sonra artık vücut ayrılmak istemiyor. herneyse bu da geçer...
Biliyorum duymak istediklerin , bunlar değildi . Öyle ya zafer saymıştım zamansız gidişini . Sen 19 unda koca bir kadındın oysa ben seni tüm yalanlardan daha çok seviyordum .

Zor kadere emanet ettim seni .

Edit : itirafları okurken şu melankonik başlığa arka fon şarkısı ekledim yahu . (bkz: zor)
hani aslında umurumda da değil, lafı sokman için karşındakinin üzülmesi lazım da ben uzun zamandır, hayata dair bir şey hissedemediğim için tam olarak ne hissedeceğimi de bilmiyorum, hiç bir şey umurumda değil, hayattan haz alamıyorum, çok üşengeç bir insanım. hiç derdim olmadığı için dertliyim. daha sert olsa belki olurdu da neyse ama laf sokunca insan mutlu olur, mutlu olman güzel olabilir, hiç yoktan biri bir şeyler hissetmiş olur..
Amcam oğluna akülü araba almıştı. Binmek isteyince amcam tarafından engellendim. E tabi o zaman başımızda ana da yok baba da. Tam net hatırlayamıyorum çok küçüktüm ama üzüntüden hasta olmuştum günlerce çıkamamıştım yataktan. Şimdi akülü arabaya binen bi çocuk gördüğümde bakamam ona. Aklıma gelir çünkü yakışmaz ulu orta ağlamak.
Çoğu şeyi değeri yokluğunda farkediliyor..
o son dubleyi içmeyecektim.
Umutlar ceplerimizde.
Yaklaşık 3 yıldır bana platonik aşık olan bir kız var. Çok iyi biri olduğuna şüphem Yok. Bunun yanında saf duyguları olduğuna da şüphem Yok.

Bir kız arkadasım vardı ciddi iliski yaşadığım ve onunla olan iliskimi bilmemesi ve üzülmemesi icin bu kızı her yerden engellemiştim.

Yaklaşık 3 ay önce bir telefon geldi. Annesi arıyor. Kızım seni çok seviyor oğlum falan diyor.

Teyzecim uzun süredir görüştüğüm ve ciddi gördüğüm bir kız var dedim. Kızınızı tanıyorum gerçekten iyi niyetine inanıyorum ama benim gönlüm başkasında iken onu üzmek de istemiyorum dedim. Ve lütfen beni düşünmesin ona annesi olarak yardımcı olun beni sevmesine birşey demiyorum ama aramızdaki 5 yaşlık farkı ve dünyada milyonlarca erkek olduğunu söyleyin dedim. Kadın beni çok iyi anladı zaten. Kızının üzülmesini istemediğim icin de bir iliskim olduğunu söylememesini istedim.

Ve bu kız icin çok üzülüyorum. Güzel zeki saf ve tertemiz bir kız. Ama duygularına karşılık veremeyecek biriyim. Üstelik artık ayrılmış olsam da hala sevdiğim biri varken uzun yıllar boyunca hayatıma bir kız almayı düşünmüyor iken ona karşılık vermem çok zor. Belki yıllar sonra ama ne o beni artık beklemeli ne de ben böyle bir ihtimali düşünmeliyim.

Bu sıralar da bu kıza üzülüyorum. Çünkü daha dün ögrendim ki benimle ayni şehirde olabilmek icin üniversite sınavlarında direk Bursa'ya gelmek istiyormuş. Birilerini kirmamak icin özen gösteren biriyim ama bu kızı daha fazla üzmemek icin daha ne yapmalıyım bilmiyorum.
Son zamanlarda fazla geziyorum fazla tozuyorum fazla takmıyorum umuyorum ki toplu olarak bana geri dönmezler.
Yorulmak çok güzel.
daha yazar olamadım. olunca itiraf ederim...
Bugün öküzlük sınırlarımı aşıp buz dolabının sebzelik kısmı kadar kısır yapıp sadece 5-6 kaşık aldıktan sonra dolaba koydum.
Kalmadı. Yazıcak bir şeyim de yok , nokta beni bile tükettiniz sayın insanlık iyi geceler.
bir gün olur da sevgili olursak eğer, daha fazla seven taraf ben olacağımı biliyorum.
küçükken bir teyzenin yeni yıkadığı halıya kola dökmüştüm. özür dilerim.
Şeker yükleme testi için hastaneye gideceğim birazdan. Böyle iğrenç bir his. Şimdiden öğürmeye başladım. Oralarda bir şey olmazsa iyi. Tek korkum bu şu an. Umarım midem bulanmaz. Bu hamilelik 9 ay çok uzun geldi bana. Bizde kedi gibi 3 ayda doğursaymış keşke.

Açım bir de ben ya. Kim bilir saat kaçta yemek yiyebilecegim. Öf.
lise 1. sınıfa gidiyorum o vakit, çarşıda gezerken bir kafede bizim arkadaşları gördüm nargile içiyor 5-6 kişi, gittim adamların yanına vay hayırsızlar hiç haber vermiyorsunuz ver şu hortumu (marpuç) dedim ve olan gücümle adeta bir kompresör misali üfledim. bu esnada nargileden çıkan sular közü bile söndürdü hatta arkadaşların suratına falan sıçradı.
ne yaptın ulan manyak herif daha 1 duman çekmedik içine ettin nargilenin filan derken cebimde olan son 10 lirayı verdim hatamı telafi etmek için.

o an kameraya kaydedilseydim tıpkı kemal sunal filmlerinden bir sahne gibiydi. filmlerde nargile fokurdatan adamları görünce o zaman ki çocuk aklımla nargilenin üflendiğine kanaat getirmişim...
eskiden insanlarla konuşmak istemediğim, hatta yüzlerine bakmak istemediğim zamanlarda yazmak huzur verirdi. en azından kafamı meşgul ederdi. artık yazmak bile o kadar boş ve gereksiz geliyor ki ne yapacağımı bilmiyorum.