bugün

Ulan sozluk iddaadan ilk defa para kazandim. Insanlik icin cuzzi benim icin cok cuzzi olan bu para mutluluktan ucmami sagladi. Ben ki bayern munihin, barcelonanin, real madridin yenilmezlik serilerini bozduklari haftalarda ne kuponlar heder ettim ama yilmadim lan yikilmadim. Kaybettigimin onda birini cikaramadim ama yilmadim. Direnisim devam edecek tesekkurler bjk, tesekkurler juve, tesekkurler mallorca...
sanırım oda arkadaşımı uyurken sessizce boğmak istiyorum. ankara'ya geldim geleli fazlasıyla cani oldum sözlük.
Ne zaman sevgiden söz etmeye başlasam gerçekten çok yalnız oluyorum.
Aklım sana duyduğum sevginin gücüne inanmakta direndi. Bana hayali bir şey gibi geliyor bu sevgi; kendini kandırma, insan beynini uyuşturan bir şey, idealist bir görüş, bilimsellikten uzak bir yanılgı gibi. 
Etrafımdaki herkes sevgimi eyleme dönüştürdüğümde, saplantılı ve isterik bir hale geldiğimi söylüyor. Halbuki bu doğru değil.
Ben sadece ölçüsüzce seviyorum seni. Ölçebildikleriyle yönetilen insanlara hep bir acımayla yaklaştım, çünkü ben daima ölçülemeyene ilgi duyuyorum. 
Benzersiz oluşun beni hiç ilgilendirmiyor. Ben kendimi sana yeteri kadar iyi sunmayı başarıp başarmadığımı bilmek istiyorum.
Görmediğim, dokunanadığım, duymadığım, hatta anlamadığım o kadar çok şey var ki. 
Bazen kalbim bu kadar sevgiye dayanamayacakmış gibi geliyor.
ne zamandır böyle hissetmiyordum.
ne bileyim böyle kendi boşluğumdaydım zaten orda yaşıyordum ama yine oralarda kendime ait bi şehir buldum soğuk, sakin, puslu bakışların olduğu herkesin kendini sakladığı herkesin herkesten kendini saklamak istediği bi yerdeyim kimseye bi şey söylenemeyen bi yerdeyim kimsenin dinlemediği bi yerdeyim olanlar sahte bile değil gülümsemeler falan hani çünkü gülmüyorlar gri bi şehir * garip işte, baharın gelmesiyle oluşan kıvılcımları baharı çiçeğin açmasına keşke benim de içim kıpırdansa sıfır tepki vermesi mümkün değil tabi ama işte bi balonun içindeyim ne bileyim.
Şehvetime söz geçiremediğim zamanlarda birine karşı gösterdiğim ilgi ve alakadan beklenen süreklilik bana vicdan azabı çektiriyor. "Nemo est liber qui corpori servit" der seneca; bedenine hizmet eden kimse özgür değildir.
biri beni dövsün ama tokatlaya tokatlaya, bir silkelenip kendime geleyim.
Muzik hayatim iyi yerlere gidecek gibi, konservatuarin ogrenci korosunda iki solo sarkidan birini ben kaptim. Cok buyuk hayallerim yok, bi zik olmayabilr de ama olmasi icin de kontrollu inanc lazim. Bu kontrollu inanc onemli mevzu hayal kirikligi yasamamak adina. Alkislanmak guzel sey vesselam, bu isi sirf para icin yapan insanlara da uzuluyorum lan.
sevgiyi, aşkı ağzıma alamayacak kadar rasyonel düşündüğümü farkettim, öyle düşünmek zorunda olduğumu farkettim. evet ben kendi kendimi bi odanın içine kilitlemişim yıllar önce orda saklanıyorum içimdekilerden diğerlerine görünmek istemiyormuşum.
kendimi ne zaman kötü hissetsem direk (bkz: hakan günday) ve (bkz: kinyas ve kayra) kitabına başlıyorum. Kaçıncı kez başladım ve kaçıncı kez yarıda bıraktım. Mastürbasyon gibi birşey aslında. Desarj oluyorum. Bir de üstüne ferdi babayı çalıp uçuşa geçiyorum. Kafa mı kalır bu kadar eziyetin üstüne.
bazen kafama estiğinde yalnız başıma çıkıp şehrin en kalabalık yerlerine gidiyorum. böyle zamanlarda yere bakarak yürürüm ve çizgilere basmamaya çalışırım.
o kalabalığın içine girdiğimde bir köşeye çekilir otururum ve insanların yüzüne bakarım. yüzlerinden o an ne hissettiklerini çözmeye çalışırım. yaptığım çıkarımlara göre örneğin mutsuz olduğunu seziyorsam ona bir senaryo yazarım.

bazen o kadar derin üzüntüler görüyorum ki insanların yüzünde. 40 yıllık dram-trajedi yazarı olsam aklıma bir şey gelmez diyorum herhalde... ben bu derinliğe yazacak bir şey bulamam. ve hiç biri görünüşte ağlamıyor biliyor musunuz? ama ben hıçkırıklarının sesini duyabiliyorum. ben onları duyabiliyorum...
Bu diken dolu yastıklar, diken yürekli insanlar yüzünden.
Ben bir merakımı dile getireceğim, bu kadar insanın itiraf niyetiyle gelip de olayla alakasız bunca kişiye itirafta bulunmasını çok garipsiyorum, lakin bu dediğim itiraf yerine geçer tabii konu ve kişiler son derece uyumlu.
beyler burayı kimse okumuyo. çöplük bura. söyliyim dedim.
allah kahretsin ki aklıma geliyor. nerede olduğum önemli değil, kafamın ne kadar güzel olduğu da değil. hem de polonya vodkalarıyla...

evet yeni bir güne gözünü açarken insan, ve yeni bir güne başlarken... ne garip ki sen hala ayaktasın ve "ellerin memleketinde" eylenip kalmışsın.
yağmur yağıyor, görmüyorum ama duyuyorum. nisan yağmurları. ne garip sabah kalktığımda şu anda yazdıklarımı tuhaf bi duyguyla okuyacağım nasıl ben yazdım diye sabahın enerjisi insana dayanma gücü veriyor ama gece öyle mi, karanlık dünyanın üzerini örtüyor ve içindekileri kendi iç dünyalarına bırakıyor bir nevi güneş dünyanın öbür tarafına geçiyor ama bizim içimizdeki güneş yüzünü bize dönüyor ve işte o zaman kendine soruyorsun, sorguluyorsun... insan her an değişiyor bi saniyesi diğer saniyesini tutmuyor ne tuhaf, saatli bomba gibiyiz, her an aleyhimize işliyor fakat bunu hiç umursamıyoruz, yarın olmayabilirim, yarına çıkamayabilirim, böylece ölebilirim... bunları buraya yazmamam gerekiyordu evet ama... öyle işte.
güzel bir gündü sözlük. saatlerce oturduk. ben yine gözlerimi o'nun gözlerinden kaçırarak konuştum. o konustu tüm bedenimle dinledim. sevgilim var dedi, o anda o'da bitti bende, ben de bittim.
atilla abimin bende yeri ayrıdır.

http://www.youtube.com/watch?v=oI7PqdR4q5g&vhs=1&feature=player_detailpage
duygularım birbirine milyon kere çarpıyor tam şuan.
böyle karışık böyle boktan böyle kararsız.
hayatımın en acı vedalarından. hayatımın en üzücü son görüşü.
istediğimi bastırdı istemediklerim. istemem dediğim.
hayır böylesi daha iyi olacak biliyorum ama. ya öbür türlüsü? yok onda ihtimal yok. tükettik, bitirdik.
evet böylesi daha iyi olacak. olacak. olacak. olmalı!

ama.
hayatim boyunca hic bu kadar farkli hissetmemistim ben. hic bu kadar guzel sefkat gormemistim... hic bu kadar korkmamistim birinin incinmesinden. kimsede bu kadar icten ve guzel gulmemisti bana. bitmesin gitmesin
Niye hala buradayim ben de bilmiyorum. Bir seyler var, degismesi gereken seyler hem de. Uzerimdeki tortudan kurtulmam gerek. Yoksa hicbir seyden zevk almadan bu hayati surdurmek zorunda olmak aci veriyor.
daha önceki itiraflarımın birinde yazdığım dolmuşta gıcık olduğum bi adam vardı. bugün o adama gıcık olan başka bi adam daha varmış. nerdeyse öldürecekti adamı. bir rahatladım ki sorma.
üniversite yıllarında iyi olduğumuz ancak son sene bozuştuğumuz bir arkadaşım 2 hafta önce bizimle çalışmaya başladı. hiçbirşey olmamış gibi davranıp çay içmeye falan çağırıyor. gidiyorum ancak ne kadar yüzsüz olduğunu anlaması için imalarda bulunuyorum. anlamıyor. nato kafa nato mermer.
ankarayı çok seviyorum ancak şu iğrenç havalar geçene kadar konuşmama kararı aldım kendisiyle.
şöyle adam gibi sakal bırakmayı ne çok özledim bir bilsen.
hafta sonu 3 arkadaş iddaa oynadık. 6 tl ye yaklaşık 50 bin gibi bir şey alacaktık tutsaydı maçlar. tabiiki hiçbiri tutmadı.
mahallede iddaa ganyan karışımı bi yer var. hafta sonu adam tv den maçları takip ederken oynadığı takımın gol atması için yürü be oğlum ayrılda gel diye bağırıyordu. garip insanlar var valla.
yaklaşık bir aydır ağzıma bir damla alkol koymadım. kendime şaşırıyorum.
bahçelerde ki erik ve kayısıların olmasını bekliyorum. bir gece vakti ağaca dalmayı özledim.
ulustan nefret ediyorum.
dilencilerden de nefret ediyorum. onlara para verip hazıra alıştıranlardan da nefret ediyorum.
kavun karpuz işini unutmadım. sezon açılıyor. bu yaz bi çılgınlık yapabilirim.
evlenip düzenli bir hayat kurmak istiyorum artık.
şöyle adam gibi rakı içebileceğim sohbet edebileceğim bütün dertlerimi unutacağım bir gün yaşamak istiyorum.
uyumak benim en zayıf yönüm . uyurken hiçbir soruyu pas geçemiyorum sözlük. kim ne sorarsa sorsun söylüyorum. dün gece bütün şifrelerimi ve banka kartlarımı paylaşmış olabilirim , umarim yapmamışımdır . beni rahat bıraksınlar sözlük.
neden evlenmiyorsun diye soranlara,
evlenipte ne yapacağım efendim. etrafımda evlenenleri görüyorum. boşanmalar da arttı. ayrıca çocuklardan da nefret ediyorum diyorum.
halbuki çocukları çok severim efendim. o özlemi kedilerim ile gideriyorum.
benim gibi biri için evlenmek söz konusu değil ki!
aslinda su an pi'nin yasami denen filmi izlemem gerek ama ben hala burada takiliyorum. iyice tembellestim sozluk.
güncel Önemli Başlıklar