bugün

hala dinlemeyenler varsa diye "adele'in someone like you" şarkısının sözlerini
girdiğim her dersin sonunda sıranın üstüne yazıyorum. altına da not düşüyorum:
"hala dinlemediysen, daha fazla geç kalma!" diye.
-umarım dinlememiş olan bir kaç zevksiz öğrenciye katkım olmuştur.-
heyecanlandığında kalbin çok hızlı atması tamam, ellerin terlemesi tamam, karnın ağrıması da tamam. ama deli gibi kakanın gelmesi nedir arkadaş biri açıklasın allahaşkına ya.
Meteoroloji halt etmiş, gülüyorsan o gün hava güzel , hepsi bu.
dün gece eski erkek arkadaşım aradı. sesi ağlamaklıydı. benimle görüşmek isteidğini söyledi. saat 10 olmuş alla sen bu saatte salarmı benimkiler dediysemde ısrar etti. neyseanneme dedim böyle böyle iyi git bakalım ne dicekmiş dedi saldı beni almaya geldi. arabayla geldi elinde birası gözlerinde yaş. lan deidm binmem bne bu arabaya ölemye niyetim yok. aldı götürdü pislik. neyse gittik bi yere arabada oturuyoruz. boyna ağlıyor bişi dediği yok. noldu olum diyorum bu sefer sarılıpta ağlıyor. en sonunda beni yalnız bırakma nolur diye sarıldı. lan olum bu kadar aşık olduğunu niye belli etmedin ki?adam sallamıyor diye terk ettik meğersem ben olmayacak diyince gurur yapıp bişi diyememiş. günlerdirde içip içip duruyormuş. beni bırakma diye ağlayıp durdu. içim acıdı resmen ben bir erkeğin ağlamasına dayanamam la sözlük. dedim eve bırak yarın serbest kafayla konuşuruz dedim. kafayı yiyecem ha!
leyla ile mecnundakine benzer bir hayatım olmasını hayal ederim. belki gerçekleşir.
adnan şenses'in bir taraftan içtiği bir taraftan kendini yırta yırta doldur be meyhaneciyi söylediği videoyu arıyorum.

http://youtu.be/jOauPlJRUg0

burada var ama ses yok.

ekleme: arkadaşım ne eksiliyorsunuz? ne değerli itirafınız varmış. bulursam sileceğim zaten.
ilk kez bir şeyi gerçek anlamda kaybediyorum. yok oluyor artık ve geri getirecek kudreti bulamıyorum. ilk kez bir şey çözümsüz kalıyor. ölüm insana tam anlamıyla bir çaresizlik bahşediyor. ne kadar zayıf olduğunu gösteriyor. zihnine sığmayanlar hayatın ortasında koca bir gerçeklik gibi, bok gibi duruyor. ne boş beleş, anlamsız oysa her şey. ne saçma şey mutluluk, mutsuzluk, para, gelecek. ölüm var. geri kalanı s.kip atan ölüm.
bazen yazacak söyleyecek birşeyler bulamazsın. öyle anlar vardır söylemek istersin birçok şey ama tek bir kelime çıkmaz. neden susarsın be mecnun neden.
sabırlı olmak çok şeye devaymış bunu öğrendim.
işerken isim yazmayı seviyorum hatta bazen isim yazmak için işiyorum.
bilgisayarla ilk tanıştığım zamanlarda, açıpta kullanmadığım içi boş word-excel dosyalarına "boş" adını verip yine "boş dosyalar" olarak adlandırdığım klasöre koyup saklamışlığım vardır.

neden silmediğimi neden böyle birşey yaptığımı sorana pis dalarım, uyandırıyım.
hayatımda ilk defa 1 dersten bugün kaldım. evet ilk defa dersten kaldım..
notundan dolayı falan da degil.. sebeplerim çok ama söylemeye gerek yok..
hepsini özetleyen tek kelimeyi söyleyip ilelebet uyumak istiyorum sözlük.
-uyunamayan bir gecenin daha ardından-

(bkz: üzgünüm)
sadece kendim için..
itiraf ediyorum iki defa yurt dışından gelirken uçağa biletsiz bindim. *
evet itiraf ediyorum...

hala çok yorgunum be. çok bezginim, bıkkınım canım çok sıkkın.
neden dememek için kendime susuyorum. mutluluk oyunlarına da çoktan doymuşum.

zaman kavramını tüketmişim. yitirmişim her neye sahipsem.
tam 6 tane kızın bedduası var üzerimde. bu sebepten dolayı hiç bir işimin yolunda gitmediğini düşünüyorum. psikolojik bir durum mu yoksa gerçekten etkisi var mı malımtrak bir durumdayım. dayımlardayım.
kahve falında arkadaşımın babasının öldüğünü gördüm
kısda bir süre sonra babası vefat etti
fala tövbe ettim.
sanki bana her bakışında sen suçlusun diyor sözlük
senaryo yazmaktan ebem sikildi. yeter laaaaaaaaaaan.
otel odasını öğrenci evine çevirdim sözlük. iki haftadır da temizliğe falan gerek yok diye yazı bırakıyorum kapıya sırf utancımdan. şimdi temizlikçi girecek bu ne hal lan nası biri bu diyecek diye. çok da üşeniyorum kalkıp iki tertip düzen yapmaya. bu akşam kendimden bir atak bekliyorum ama yine çok yorgun olacağım ve gittiğim gibi kafayı koyup yatacağım. sonra yine kapıya aynı notu bırakıp çıkacağım sanırım.
Bu yaşıma geldim hala travestilerden çok korkarım.
arkadaşımın sevgilisi beni çok kıskanıyor,uyuz oluyorum doğum gününde şişme kadın alacağım ona.ayiracam ben bunları az kaldı...
tamam çok iğrenç bunu kabul ediyorum, aynı zamanda da itiraf ediyorum..
işten erken çıkabilmek için yedim yedim kustum..
sonuç: bir işe yaramadı.
seni merak etmiyorum mu demişim ben. yalan o yalan. deliler gibi merak ediyorum şu an seni.
hiç param yok sözlük. arkadaşlar hadi kalk sinemaya gidelim dedi, param yok diyemedim, yok ders çalışacağım falan diye yalan attım. aha buralarda sürtüyorum. dur bakalım belki çalışırız...
eskiden olsa arabama atlar, ağlaya ağlaya boş bir yere gider, boğazımı parçalayana kadar bağırırdım. şimdi tepki bile veremiyorum.
su neredeyse dilim damağım kuruyana kadar içmem, yoğurt 453620452 gün geçse aklıma gelmez.
meyve yemeyi de unuturum su gibi, sebzeden nefret ederim neredeyse.
sonuç: sağlıksız yaşam tabi ne olacak!