bugün

nereye gidiyor olursam olayım yola cıkarken hüzünleniyorum lan. evden işe, işten eve giderken bile.
sözlük itiraf ediyorum; toz alırken farkettim ki benim hiç kırmızı kalpli hediye kutularım olmamış.
mutsuzum be sözlük garip olan ise geçen sene yapmak istediğim şeyleri yapmış olmam.. geçen sene kendimi bunları yapmış olarak farz ettiğimde mutlu olacağımı sanıyordum.. anlıycan sözlük evdeki hesap çarşıya uymadı.. hayat..
- ingilizcem iyi olduğu için, ingilizce dersinden dönem ödevi alan 5 arkadaşımın ödevini yaptım ve 150 lira gibi bir para topladım hepsinden, o parayı nerede nasıl yediğimi ben bile henüz bilmiyorum. beni her zaman derse yön veren, sağlam, olayı zevkli kılan öğrencisi olarak gören hocamın da hakkımda ne düşündüğünü bilmek, düşünmek istemiyorum. bilmiyor gerçi adam, ama üzülüyorum, ne bokuma uğraştım o ödevler için?

- hala seviyorum, ama geri dönmeye niyeti yok; açıkçası, "o halde siktir git be güzelim" diyebildiğim için mutluyum, 1.5 yıl sonra ilk kez bunu dillendirebilmek kadar güzel ve hoş bir şey yok. ama yine de üzülmüyor değilim, birlikte mutlu olmayı çok istiyordum.

- evet her itiraftan etkileniyor, aklıma gelenleri çiziktiriyorum; ben de ırkçıyım. fekat kötü ırkçılık değil benimki, faydalı bakteri gibi. asla bir zenciyi bir beyazdan ayırmam mesela, o açıdan bir arızam yoktur. severim bütün insanları, hatta özümüzde iyi olduğumuza bile inanırım, şahsen fesat biri de değilim; ama bunu dediğim için otomatik olarak fesat oluyorum, asdsd. ama kürtlere ifrit oluyorum.
king oynamayı bugün öğrendim.
yaptıklarıyla ve yazdıklarıyla dalga geçerek kendilerini sevimli göstermeye çalışanlar dışında hepsinin samimi olduğuna inanmak.
kafayı taktığım bir yazar var. her gün büyük bir görev bilinciyle yazdığı entrylere *oy veriyorum.

sözlükte çok vakit geçiriyorum. yazacak hiçbir şey bulamasam dahi online olup etrafı izliyorum.
sözlük okuyorum gözlerim kapalı. *
bir adet seovi edindiğimi düşünüyorum. dikkat çekmek güzel bişey.*
ha birde kürtçülük yapan, kürt türk ayrımı yapan kürtlerden nefret ediyorum, şerefsizin önde gideni olup, bölücülük yapan türklerden nefret ettiğim kadar.
gecen gece kendimi tv kanallarindan birinde mahmut tuncer dinlerken yakaladim. allah beni kahretsin, hatta vakti olursa bir daha kahretsin.
bu gün otobüsten sırf o nun kokusu burnuma geldi diye indim. arkadaşımada midem bulandı inelim diye yalan söyledim. bir daha otobüse binersem yine aynı koku burnuma gelcek diye korktum. ve arkadaşıma binersem kusarım dedim ve 4 durak boyunca yürüttüm.
bugün sırf osurdum diye otobüsten indim. arkadaşıma da biri çok pis osurdu, midem bunaldı inelim diye yalan söyledim. bir daha osurursam yine çok pis olacak diye korktum. ve arkadaşıma binersem kusarım dedim ve 4 durak boyunca arkadaşıma binmeden yürüdük. sonra otobüse bindik ama ben osurmadım.
itiraf ediyorum az önce çok yaratıcı olduğunu düşünerek buraya itiraf ediyorum itiraf ediyorum yazıcaktım vaz geçtim. vaz geçme sebeplerimin arasında buna daha önce de aynı şekilde değinmiş olmam da var.
salak bi huyum var. 10 dakika önce yataktan kalkmış olsam da yorganı battaniyeyi tekrar düzeltmeden yatamıyorum. hasta olduğum zamanlarda sürekli yatıp kalktığım günlerde zamanımın çoğu yatak düzeltmekle geçiyor. çok pis bi huy lan bu. sanki dağınık yatağa yatınca uykum gelmicekmiş gibi geliyor. millet sabah uyandığında nasıl olsa akşam yine yatıcam bozulcak diye düzeltmez ben günde en az 10 kere yatak düzeltiyorum sözlük. kafayı sıyırdım sanırım.
sözlük ben bu medyanın anasına avradına öyle bir sövmek istiyorum bunlara öyle bir pislik yapmak istiyorum ki anlatamam. gidip dışarıdan canlı yayın yapan atv'nin camına yumurta atmak istiyorum. küfür bile uydurdum. sonra diyecekler aha anarşik terörst, onu da biliyom bak.

demek istiyorum sizin hepinizin anasını avradına pazardan ananas aldırdığımın enginarları... neden diyeceksin sevgili yazar?

medya sözüm sana:

arkadaş tecavüz haberini porno dergideki erotik hikaye gibi yazan sizsiniz. 'beni önce soydu sonra kapıyı kilitledi...' ulan bu haber böyle mi verilir, insanlar böyle nasıl salaklaştırılır? kadına şiddete, tecavüze değindiğiniz yok. anca o bana atladı, o şöyle yaptı. kardeşim yuvalar dağılıyor, millet birbirini 32 yerinden deşiyor siz haberi o kadar normalleştirmişsiniz ki insanlar 'aman 3. sayfa haberi' deyip geçiyor. bu ne lan? insanlar ölmüş kardeşim, aç insanlar, birbirlerini boğazlıyorlar o üçüncü sayfalarda. hepinizi hüseyin üzmez kovalayasıcalar. akşam akşam...

dezenformasyonun kralı sizde. lan bugün 6 mayıs, türkiye demokrasi tarihinde kara günlerden biri. ama o kadar korkuyorsunuz iğrenç köhne düzeninizin yıkılmasından küçük işlerle uğraşan kurnaz insanlar gibisiniz. kurnazlık marifet değil aptalların tesellisi demiş abiler. öylesiniz hepiniz. odaklanmanız gereken adamın kaç dakika 'can çekiştiği' mi? e orrrrrrmanları çorrumun güzeldir'ler... ipnilikatörler. gidin o idama kimlerin onay verdiğini yazın hadi. süleyman demirel'in göbeğini kaçıyarak nasıl onayladığını yazın. yiyo mu lan gothingen strasse'ler?

o kadar onursuzsunuz ki yaptığınız haber bu:
http://detayhaber.blogspo.../idamdaki-37-yllk-sr.html

anlatsanıza lan bu adamlar suçsuz oldukları halde neden yirmili yaşlarında idam edildiler. anlatsanıza darbede yaşanan hukuksuzlukları.

sizi destekleyen hükümetler de siz de boktorgüne batmışsınız lan. halkı da içinize çekiyosunuz. hiç bir vatandaşına değer vermiyorsunuz bu ülkenin, hiçbiri umrunuzda değil. tek düşünceniz ne kadarını daha uyutursak, oyalarsak, ağzını kapatırsak o kadar ortaklarımız ve biz para kazanırız. lan tansiyonum çıkıyor ha.

gidiyosunuz 1 mayıs'taki olayları terör olarak veriyorsunuz. ulan bir gün de tarihini haber yapın, bir gün de haklarını savunmak için asılan işçilerden bahsedin. yemez di mi, çünkü insanlar gerçekleri öğrenirse hepinizin ne pok olduğunuzu anlayacaklar. ualn sizin üstünüze sinekler bile konmaz.

bir gün de 1 mayıs'larda şiddetin neden çıktığını haber yapın. bir gün de şu günde sol örgütlerin fikirlerini alın lan. 1 mayıs'ta akp'liler mhp'liler demeç vermesin kardeşim.

ama o kadar onursunuzsunuz diyorum ya işte. sizin için chp'nin faaliyetleri bile tehlikeli olabilir. her gün aynı adamları karşımıza çıkarırsınız aha size muhalefet diye, sonra insanlara chp'nin solundaki partileri terörist, marjinal olarak bir güzel gösteriyorsunuz. lan marjinal yapan sizsiniz. bir gün de çıkarın bir emep'liyi, tkp'liyi, ödp'liyi ne bilim bir sendika başkanını, bilim insanını. onlar ne diyor bakın. belki o kadar marjinal değillerdir, uzaylı değildir bu insanlar.

bıktık lan aynı adamları görmekten her gün her gün. ajdarlar, kaynanalar, yok seviyesiz futbol programları, yemekteyizler, medyatik uzmanlar (adı uzman)...bu ülkenin gerilemesinde en büyük sorumluluk sizin, helal olsun işinizi iyi yapıyorsunuz. çok güzel şekilde her gün geriliyoruz. abd'nin güdümünden kurtulamıyoruz. lan bak tutuyorum kendimi.

yok süleyman demirel sol'u bir araya getirecekmiş de sol şöyleymiş böyleymiş. s**trin lan!

mazlumu getirin bana, tansiyonum fırladı. mazluuummm...
sozluk, ilk defa bugun keske evli olsaydim dedim.

eger evli olsaydim, gecenin 12sine kadar beni sirkette tutamazlardi. ya da tutsalar bile kocam olacak kisi mutlaka gelir beni alirdi. gecenin 12sinde, tek basima taksiye binmek zorunda kalmazdim.
kimsenin hayatı çalkalanmıyor benim kadar. neden ben diye soruyorum bazen kendime, kendim cevabını buluyorum ama bunu itiraf edemiyorum. şimdi itiraf etmek için girdim artık yazayım dedim ama yine olmuyor. çünkü o kadar acı ki cevabı, yazarsam daha çok canım acıyacak biliyorum. canımı acıtmaktan kaçtıkça aslında hep can acıtacak şeylerle karşı karşıya kalıyorum bunu da biliyorum. artık vazgeçtim ben. kendimden, ondan, herşeyden...
az evvel osuran ve bir klasik olarak sanki o hiçbir şey yapmamış tavırları takınan birinin yüzüne "az evvel ne yaptığını biliyorum dostum ama merak etme bu bizim küçük sırrımız olarak kalacak" dercesine manalı manalı bakıp, akabinde de göz kırptım.
çok uzaklardayım ruhumdan. Sanki kendime dışardan bakıp izliyorum yaptıklarımı. Ve yapamadıklarımı.
göz kırptığım adam beni yanlış anladı sanırım!
öğleden sonra sınavım var, çok sinirliyim ve birisi ısrarla entrylerinde tıbbi terim saçmalıyor. sinir oluyorum, bilmediğin boka bulaşma. ben tüm gece ders çalıştım senin kadar ahkam kesmiyorum.
(#5166594)
(#5166609)

devam filminde acıklı final:
adam ağzımı kırdı, yetinmedi..
burnumu da kırdı!

zopa insana göre değilmiş!
dün sıkıntıdan 10 km yürüdüm. yürümek iyi geldi. şimdi iyiyim sanırım..
çaylak olmuşum sözlük. nedeni hakkında da en ufak bir fikrim yok...
cok fena icimi dokesim var sozluk. kendimi cok gerizekali hissediyorum. yaklasik 9 ay once, her seyin cok guzel olacagini, yepyeni bir hayata baslayacagimi ve degisecegimi umut ederek gelmistim buraya. kacmistim adeta. degisen en ufak bir sey yok sozluk! yalnizca yalnizliga biraz daha alistim, o kadar. hala eskisi kada gecmisime bagli durumdayim. yeniden baslamak, tabiri caizse hayatimda beyaz ve tertemiz bir sayfa acma umutlariyla dolup tasiyordum. ama ne oldu? ben yine gecmiste baglanacak bir sey buldum ve zamanimin kiymetini bilemedim. bulundugum yeri ve durumu degil de, arkamda biraktiklarimi dusundum durdum hep. cok salagim sozluk, cok! ve simdi sadece 40 kusur gun kaldi. dondukten sonra ne bok yiyecegim konusunda en ufak bir fikrim yok. 9 ay boyunca yiyip, icip, sictim; baska en ufak bir sey yapmadim. dondukten sonra okula devam edecegim, ustelik en ufak bir sey anlamadigim bir bolumdeyim. korkuyorum sozluk. basarisiz olmaktan cok korkuyorum. sanirim burada bana cok fena rahat batiyor. ama yalnizim sozluk. yalniz hicbir seyin tadi cikmiyor, biliyor musun? yalnizken insan yillardir hatirlamadigi seyleri canlandiriyor zihninde yeniden. olmadik seyleri ozluyor, olmadik seyler istiyor hep. hayal gucunu cok pis gelistiriyor bu yalnizlik. sonra da hayal kirikliklarini getiriyor beraberinde. iste bu yuzden yalniz olmak istemiyorum sozluk. bu kadar ozlem fazla geliyor bana, bitmiyor.
bugun ekstra umutsuzum sozluk. aslinda mutlu gibiyim ama bazi konularda umutsuz ve gucsuz yanim agir basiyor. tam da bu zamanlarda yarami sariyor ya, iste bunu seviyorum sozluk! hadi gelsin artik.
deneme bir ki. deneme bir ki. itirafım geliyor mu.

sevgili sözlük sana pişmanlığımdan bahsedeceğim.
çok ah aldım ben. çok insan canı acıttım. manyakça bir sürü şey yaptım.
ağzını burnunu kırdığım adam sayısını abaküsle bile hesaplayamıyorum.
kavga etmek benim için çok olağandı. birine yeri öptürmem için lüks sebeplere ihtiyaç duymuyordum. en çok da "sen mi döveceksin beni" tarzındaki öküz bakışları harcamayı seviyordum. caniydim.

ya da
gençtim.

ha bir de benden beş yaş büyük bir abim var.
bilirim ki şu dünyada en çok beni sever, bilir ki şu dünyada en çok onu severim.

abim gençliğimin kahramanıydı. çok yere götürdü beni, çok insan içine soktu. beni mesela şiirle tanıştırdı ki bana en büyük kıyağı bu olmuştur. elini omzuma koyup bana çok arkadaşlık etmiştir, gece yarıları bomboş caddelerde beraber yürümüşüzdür. falan fıstık.

ama her zaman el bebek gül bebek olmuyordu.
bir gün abimin ağzını burnunu dağıttım ki hayattaki en büyük pişmanlığımdır. toplasan onca adama bu kadar acımamışımdır. üzerinden seneler geçti aklımdan çıkmaz. abim hatalıydı ama gel gör ki ellerimin kopmasını dilerdim o yumrukları atacağıma. ne zaman aklıma ağzının burnunun kanlar içindeki hali gelse dizlerimin bağı çözülüyor, gözlerim doluyor.

bir kez olsun özür dileyemedim, özür dileyecek yüzü bile kendimde bulamıyorum çünkü.
zaten kısa bir süre sonra barışmıştık ama ben kendimle barışamadım.

şimdi askerde. para bile gönderiyorum zibidiye. eğer ben bunları ona söyleyemeden başına bir iş gelirse diye eziliyorum be sözlük.
güncel Önemli Başlıklar