bugün

istanbul'un her yerinde hakiki, ultra gercek, ucuncu gobekten torunu gibi adlarlar karinca gibi acilmis kofteci. ama asli gercekten sultanahmet'tedir. gerci orada da on on bes tane var ama sorunca gosterirler. biraz daha gosterissiz, ici hafif beyaz renkte, degisik bir kasasi var ahsaptan bir bolme gibi. orasi iste.
gerçeği, sultanahmet'teki 'selim usta'nın köftecisidir...
selim usta tabelalı olup kredi kartı kabul etmeyen köftecidir. sadece kadir gecesinde 24 saat açıktır.köftenin kralı burada yenir.
gerçek sultanahmet köftecisi selim usta'dır. 1920 yılından beri hizmet verir. bildiğim bir şubesi de beşiktaş'tadır. yanında muhteşem sosu ile köfte yenir, meşhur irmik helvası ile lezzet boyutu aşılır.
izmit'te* açılan köftecilerin nerede ise tamamının adı.
(bkz: sultanahmet ekspres)
tepe nautilus şubesinde inanılmaz bir salad bar bulunan restoran.
dubai'li bir petrol kralı ile tüm ortadoğu ülkelerinde bir yıl içerisinde 120 şube açılması için anlaşan turkish fast food zinciri.
yer olmadığı için yanınıza sürekli tanımadığınız insanları oturtmaya çalışan, kalabaklığı son derece rahatsız edici hale gelen köfteci.
kurtuluş savaşı'nda cepheye kumanya yollayan istanbul esnafının bir temsilcisi; ekmeğin karneye bağlı olduğu yıllarda da işbaşındalar. üç nesildir aile burada geçiriyor hayatını: tarihi sultanahmet köftecisi'nde...
1911 yılında dede mehmet seracettin efendi, doğu türkistan'dan istanbul'a göçüyor. 1920'ye kadar devlet matbaası'nda çalışıyor. sonra sultanahmet?te kendine bir dükkân bulup köfte yapıp satmaya başlıyor. adını turan köftecisi koyuyor; ancak bu dönemde başlayan turancılık olayları yüzünden pek tedirgin oluyor dükkânın adından ve halk köftecisi olarak değiştiriyor. tarihi sultanahmet köftecisi selim usta ise, 1966 yılında bugünkü yerinde işe başlıyor.
dedenin çocukları mustafa, selim ve ismail... 1952 yılında baba vefat edince oğullardan ismail bey ve selim bey işin başına geçiyor. yer, bugünkü tarihi sultanahmet köftecisi. ismail bey üç sene süren askerliği esnasında usta albay emre atak'tan öğreniyor aşçılığı. şimdi ise işin başında üçüncü kuşak, yani mehmet seracettin efendi'nin torunları var: cihat tezçakın ve mehmet tezçakın.
mönü hiçbir zaman değişmiyor: köfte, piyaz, salata ve helva... piyaz da değişmiyor, içine yumurta konmuyor örneğin. fasulyesi yumuşak, soğanı kıvamlı, az kıvırcık, dilim dilim domates... köftenin yanında her zaman turşu var, o kadar. allama pullama yok. ramazan'da sadece çorba ilave ediliyor mönüye. bir de piyaza siyah zeytin. irmik helvası her daim var zaten. onları köfteleri kadar ünlü yapan yiyeceklerden biri çünkü.
isminden başka bir haltı olmayan dandik köftecidir. nasıl olduysa istanbul'a son 3 gidişimde de bir şekilde o taraflarda işim olduğundan mütevellit istanbul'lu arkadaşların gazıyla gidip oturup yemişliğimiz vardır köftesinden.

şu selim usta adında kredi kartı falan geçmeyen, hamama benzeyen beyaz fayanslı mekandan söz ediyorum. sanırım sadece "isim"den ibaret zımbırtılar nedir diye sorsalar verilecek ilk örnektir gözümde sultanahmet köftecisi. içerisi kalabalık olsa neyse diyeceğim de, hepi topu 2 masa olmasına rağmen verdiğimiz siparişler pişmemiş olarak ufak tatlı tabağı gibi birşeyin içinde, yanında az közlenmiş ortadan kopmuş bir biber eşliğinde önümüze getirildi. 3 defa gidildi aynı mekana, ki müşteri ısrarı olmasa adımımı atmam, her defasında aynı şeyle karşılaşıldı. (1 senelik bir süreçte)

hayır ne o plastik tada sahip lezzetsiz köftelere verdiğim astronomik ötesi paraya yanıyorum, ne irmik helvası diye getirilen rezalete. o kadar turistin gelip gittiği bir mekanın göbeğinde "işte türkiye'nin en iyi köftecisi" diye gavura yediriyorlar ya bu lastik benzeri maddeyi, tüm şehirde tuvaletlerin pisliğinden, tarihi eserlerin harap durumuna kadar herşeyle kafa bulan avrupa ahalisine bir de yemeğimizle rezil oluyoruz...
selim usta´nin zamaninda "telif hakki" davasi acmasi gerektigini düsündügüm bir kavramdir. bundan yillarca önce biz türkiye´de üniversite ögrencisiyken, orada 10-15 adet köfteci türememisken, gidip yerdik oradan. bazen selim usta bizzat bazen de oglu yapardi bize köfteyi. tarifi gizlidir. sadece kiyma ve ekmek degil bilimum baharat, sanirsam sarimsak falan girer icine. yalniz hangi dozajlarda oldugunu bilmiyorum.

ben de cok güzel köfte yaparim da o köftenin tadi gercekten bir baskadir. selim usta ölmüs diye duydum, gercekten cok üzüldüm. hic kimse tanimaz, ama bu millete bir sürü basbakan kadar hizmette bulunmus bir adamdir.

hele bir kere tatile girip mavi tren´le ankara´ya yollanacagimiz bir gece "abi zamanimiz yok, bize bir kiyak yapip köfteyi ekmege sarsan olur mu?" demistik, o da yapmisti. güzel paketlemisti. vapur da falan acip yiyesim gelmisti de yememistim. tren e bindik tren hareket etti, bayagi bir ilerledik, sonra "köfte saati"m geldi, actim ve yedim köfteyi. o köfte var ya meger dinlenince kendisini cektigi, o tad hafif piyaz tadiyla karistigi zaman....öyle bir tarfi edilmez oluyormus ki, onu hic unutamam. bazen cok güzel bir sey yedigimde aklima, bilecik daglarini tirmanan mavi´nin icinde geceye karsi trende yedigim o köftenin tadini hatirlar gülümserim. ne geceydi o yarabbim...

ben uzun yillar sultanahmet civarlarinda yurtta kaldim. selim usta´yla tanisma serefine nail oldum. o köfteciye belki yüzlerce kere gittim. heryerde acilmis sultanahmet köftecilerine de bazen gittim. adamin ekolunü ismen calmis ama o lezzeti pekcogu yakalayamamis -bazilari bunun disindadir, tadi baska olmasina ragmen bircok sultanahmet köftecisinin yaptigi ise saygi duymak lazimdir-

sultanahmet köftecisi bizim gencligimize eslik eden cok güzel bir anidir. selim usta- gercekten öldüysen ruhun sad olsun. cok matrak, güzel raki icen iyi bir adamdin sen.
güzel köftecidir. logosu ayrı bir hoştur.
meşhuru, özü, hakikisi bir sürü çakması olan köfteci.
sultanahmet'te 50 değişik çeşidi bulunan, köftesi bildiğin köfte olan köftecilerdir.

bir de markalı olan sultanahmet köftecisi vardır, türkiye'nin her yerinde görülen hani, onun köftesi güzeldir, ama o da gerçek sultanahmet köftesi değilmiş sanırsam.
ankara selanik caddesinde de bulunan köfteci.
aynı adla, tıpkı bursa iskendercisi gibi pek çok ilde adını gördüğümüz ve birçoğunun amacının isimden kazanmak olduğu restaurantlar zinciri. gerçeği tabii ki tarihi sultanahmet meydanında, tarihi sultanahmet köftecisidir. hasını kime sorsanız gösterir.
orjinalinin çok güzel olduğu, ama şu fastfood a dönmüş kofteciler zinciri olanın ise bi boka benzemediği, plastik gibi köfte yapan köftecidir.
Bizim evin önünde güzel kokular yayan,ağzımın suyunu akıtan köftecidir.
ilk acılanı yani gercegi istanbul sultanahmetteki selim ustadır.kendisi diğer subelerle ilgilenmez.selim usta isim hakkını eniştesine devretmiştir.kesinlikle fast food zinciri değildir.istanbul idealtepe subesi 2007 yılında türkiyenin en iyi mekan , türkiye nin en iyi köfte salonu ve en iyi hijyen ödülünü almıştır.köfteler dondurulmuş olarak istanbul ümraniyedeki fabrikasından gelir.formülü özeldir.
Genelde şubelerinde fiyat farkları vardır.
ankara selanik şubesinde çok iyi elemanlara ve aşçılara sahip köfteci.
bakırköy capacity şubesi dandik olan köfteci.
5-6 ay önce dondurulmuş gıda olayına giren ve pınar köftenin pabucunu dama atması an meselesi köfteci.
en son görükle'de şube açmış köfteci.