bugün

2007 yapımı bir fake-snuff filmi. nette hepsi gerçek görüntülerdir diye geziyor ama yemezler. filmin katledilen üç kadın oyuncusu, daha doğrusu ikisi ölüyor, gerçek değil. bu anlaşılıyor. sadece arada giren o domuz, savaş sırasında kafa kesme vb gibi sahneler gerçek. filmse fake belgesel. adam dijitalini almış. üç kadın oyuncusuyla çekimleri yapmış. sinir bozsun diye ne kadar berbat görüntü, sahne, ses varsa eklemiş. montajlayıp bu hale getirmiş. mesela kamera açılarına değinelim. filmdekiler gerçek görüntü olsa, çekici kaldırıyor katil, görüntü kapanıyor, kare değişiyor, sağ çekim, sol çekim. yahu adam bir çekiç darbesini tek başına nası beş farklı halde çekiyor. kaldı ki sonda dışarı akan bir kovalmaca var. dış çekimlerde kamerayı kim kullanıyor? bu planlı bir kaçış değil ki. bide katil hamile kadını kesiyor o sırada diğer kadını gösteriyor kamera, kadın ellerini çözüyor. katil bunu çekiyorsa aynı anda hamile kadını nasıl kesiyor. anam öldüler diyenler, sakin olun kısacası. kimse ölmedi. arada giren görüntüler domuzcuk için yapacak bişey yok tabi. snuff izlemedim. izlemem. bunun fake olduğunu okumuştum. ondan izledim. ama eminim hiçbir snuff un sonu iyi bitmez. sanırım anlamışsınızdır. ayrıca festivale katılmış bu film arjantin'de, yönetmeni feci dövmüşler.

imdb linki: http://imdb.com/title/tt0984118/
çok büyük bir psikolojik etki bırakan(fake snuffta olsa), sinir bozucu, berbat bi film.
yasaklı filmlerden biri. 2007 yılı arjantin yapımı bir film.

filmde snuff filmleri araştırmak isteyen bir kadın gazeteci var ve bunlar hakkında tespitleri iyi olduğu düşündüğü bir psikologa giriyorlar. ikilinin diyaloglarını arada gösteriyorlar.

filmin başında görüntülerin gerçekliği belgelerle ispatlanmıştır dese de fake olduğu çok bariz. son sahne de şüphe ettiremeyecek derecede fake olduğunu kanıtlıyor.

kimine ağır gelir, kimine bir etkisi olmaz. müzikleri berbattı. 10 üzerinden 4.
görsel
Yıl: 2007
Tür: Korku / Gerilim / Gore (Bence bunun da üzerinde)
Ülke: Arjantin
Yönetmen: Mariano Peralta

çocukluğumdan beri korku / gerilim filmleri izleyen biri olarak demeliyim ki, izlerken en çok zorlandığım, ve en çok korktuğum filmdi. normalde korku gerilim türü filmleri izlerken zevk alma amacı güdüyordum, ama ilk defa bu gece bir filmi izlerken bir filmden bu denli korktum. Renklerinden midir nedir, film gerçekten inanılmaz bir korkunç atmosfere sahip.

işkence sahneleri inanılmaz gerçekçiydi. Filmin başında sahnelerin gerçekliği kanıtlanmıştır dense de, ben inanmıyorum. Çünkü işkence sahnelerinde senaryoya göre gelişen bir çok olay bulunuyor. O görüntüler tamamen gerçekse, bu olaylar nasıl gelişiyor? Şunu demeliyim ki, bu görüntüler sahte olsa da filmin verdiği hava inanılmaz gerçekçiydi. Amatör açılarla, ve 2 plana bağlı kalarak, ve renklerini de siyah beyaz olarak sunmaları, atmosferini aşırı derece de gerçekçi kılmıştır. Özellikle senaryo akarken giren sahneler siyah beyazken, işkence sahneleri sırf gerçekçi olsun diye bozuk görüntü veren kameralarla tek açı, ve renkli olarak çekilmiş.

Filmde kadınlara uygulanan şiddetten, tecavüzden bahsedilmiş. Ki senaryo akarken bu tür toplumsal olaylara fazlaca göndermeler yapılmış. verdikleri mesajlar gayet net ve sert. Sadece şiddet sahneleriyle değerlendirilip verdiği mesajları yok sayılacak bir film asla değil. Bazı sahneler bilgilendirici olmakla birlikte, belgesel tadında aynı zamanda. Ama kesinlikle herkesin kaldırabileceği bir film değil. Yönetmen işini iyi yapmış, tebrik etsem de ruh sağlığının bozuk olduğu gerçeğini değiştiremem. Enteresan filmdi, ve heyecanlıydı da. O işkence sahnelerine 1 saat 40 dakika boyunca maruz kalıp izleyebiliyorsanız, bir çok anlamlı mesajlar barındıran, ve gidişatı da git gide heyecanlı olan filmi sonuna kadar izlemenizi tavsiye ederim. Ancak dediğim gibi, izlerken ben çok zorlandım. Zorlanırsanız kapatın gitsin, psikolojiniz bozulmasın.