bugün

rivayete göre delikanlı şarkıcımız mahsun bir gün iç çamaşırı almaya gider. mekana girince hemen mekan sahibi gider mahsun'a. hoş geldin, beş gittin, nasılsınız,... faslından sonra ne isterdiniz acaba mahsun bey der. mahsun da ayıptır söylemesi iç çamaşırı alacağım der. mekan sahibi de tabi efendim. nasıl bir şey istersiniz? slip mi verelim der. mahsun da yok gerek yok ben zaten yeni aldığım şeyi yıkamadan giymem der.

işte slip denen şey böyle bir hikayeye konu olmuş çamaşırdır.
slip, insanın kendine yapışanı giymesidir.
varikosel rahatsızlığının önüne geçmede tavsiye edilen, eğer rahatsızlık meydana gelmiş ise ameliyattan sonra kullanımı yine önerilen, ancak pek rağbet görmeyen iç çamaşırı.
sözlüğün içler acısı halini ortaya koyan, biri de mi tanım yazmaz diye düşünmeye sevk eden başlıktır. ing anlamı kaymaktır. (örn: hand slipped)

kimse de yazmamış lan...
çocukların şehir merkezlerindeki fıskiyeli havuzlara girmek için kullandığı giyecektir. özellikle beyaz renkli olanları tercih edilir; diğer türlü içini göstermez. boxer'la havuza girmek gruptan dayak yeme sebebi olabilir.
torba gibi derli toplu olmasından dolayı kullanışlı ve rahat bir dondur. boxer a alışamadım bir türlü.
Beyaz rengi en çok kullanılandır.
Beyaz çorap kıro işi de beyaz slip niye değil diye düşündüğüm zamanlar oluyor.
yesilkoy'de denize giren veletlerin mayo niyetine kullandigi don. suya girince transparan olur hatta kendi kendine soyunur. aile maile dinlemez bu don.
kredi kartlarıyla yapılan alışverişden sonra verilen fiş. mali değeri yoktur.
rivayete göre giyen kalmamıştır ve hatta semt pazarında bile kalmamış.
bir iç çamasır, mayo modeli. boxer a göre daha rahatsızdır.