bugün

sürekli hocayla göz göze gelip anlamasa bile onu tasdikleyen gözlerle süzmek ve dudaklarına bakmak.
(bkz: hocam artik derse donebilir miyiz)
sınıf arkadaşları tarafından siklenmemek, öğretmenleri tarafından kullanılmak...
öğretmenin her dediğine istisnasız gülmek.

hatta bazen espri ortamı olmadan da gülüp kendilerine yazık ederler...

öğretmen test dağıtmışsa ve unutmuşsa o ödevi, o testin cevap anahtarını istemek.

işte bu olayda da arka sıralardan başlayan bir "ya, of" dalgası bütün sınıfa yayılır ve erkekese tenefüste tartaklanır, kızsa laf sokulur. böylece bünyeler rahatlatılır.
eğer kafa bir öğrenciyse ve hoca geçen hafta yapılan sınavı okuyorsa o öğrenci hocayı kafalamaya çalışıp ama hocam yok ya yanlış değil deyip sınavı okunan öğrencinin 5-10 puan daha fazla almasını sağlar.
(bkz: hocam ödev vardı)
(bkz: göt yalamak)
hoca arkasını dönünce yıhiy diye gülüp tüm sınıfı koparmak ve hemen ciddi bir duruşla öğretmenin gözüne iyice girmek.
hoca bir şey istediğinde "ben yaparım" diye atılmak.
sınıf başkanı adayı olmak fakat hiç başkan olamamak.
-hoca yoklama alırken sınıfa gelmeyenleri numaraları ile birlikte söylemek.
-sınıfın yapmadığı ama kendisinin yaptığı ödevi hatırlatmak.
-tebeşir almak için öğretmenler odasına gitmek.
-hocanın dağıtmak istediği fakat fotokopi çektiremediği kağıtları fotokopi çektirmek.
-hocanın 'soruyu kim yapmak istiyor? ' sorusuna ilk önce cevap vermek.
-hocanın sorduğu 'nerde kalmıştık en son? ' sorusunu cevaplamak.
kara tahtaya tebeşirle yazı yazmaktan elleri tebeşir tozu olan öğretmene ıslak mendil vermek.
+hocanın her sorduğu soruya atlama
+hoacaaaam dersiniz çok zevkli gibi gereksiz cümleler sarfetme..
topunun...
uzun eşekte yastık olmak.
sınav kağıtlarının önden arkaya doğru dağıtılmasında start vermek.
önden arkaya doğru bakıp 'susssstt pısstt anlamıyoruz '' gibisinden tavır sergilemek
- hoca "ödevimiz var mıydı çocuklar?" veya "en son nerde kalmıştık?" dediği zaman, ışık hızıyla "evet, bıdı bıdı sayfa" diye cevap vermek. ve ödevini yapmamış arkadaşları tarafından ölesiye nefret edilmek.
- hocanın "bakın arkadaşınız dersini ne güzel yapmış" diyerek sınıfa gösterdiği defterin sahibi olmak.
- hoca ders kitaplarından birini yanında getirmeyi unutmuşsa "buyrun hocam benimkini alın" demek.
- ders boyunca parmağı hep yukarda tutmak. soruyu anlasa da, anlamasa da, cevabı bilse de bilmese de, hep söz hakkı istemek.
Her yerde var bunlardan.
Köprüden önce son çıkışda dahi kaçamıyoruz kendilerinden!

(bkz: #2907073).
Hocanin gözüne girdigini sanan mal tiplemesidir.Oysa hoca sadece tek dönemlik siktiri boktan bir okutmandir.Ders kredisi ise 2 dir.
dersi hocayla beraber götürerek arkadaki bizlerin rahat bir uyku çekmesini sağlamak.sağolsunlar..