bugün

(bkz: sinek kadar kocayı ne yapalım)
(bkz: olmuşken köpekbalığı kadar olsun)
sinek kadar koca, at gibi karı... bu ne lan. bir de, bana hayvan diyonuz...
adi acaip hos, ama ici bos kitap. hayir, hayret ettigim nasil oluyor da bu kadar yaratici ve komik bir ismi bulan yazardan, kitabin adindan baska enteresan bir sey cikmiyor? simdi beynime dusen yildirimin actigi kivrimlardan fiskiran fikrim bana, ahh, kimbilir icinde ne guzellikler olan kitaplar, nasil da dandik isimlerin kurbani olmuslardir diyor.
iş güç sahibi, özgürlüğünü kanıtlamış, arabası, hatta evi olan ama 30 una yaklaşmış bir çok kadının ortak sözü.

(bkz: bu ne perhiz bu ne lahana turşusu)
(bkz: ayı idi uyu idi kocam idi)
aslında; "sinek kadar kocam olsun, at kadar çüküsü olsun" demek istenilen söz.
bayan-gebelik testi yaptırmak istiyorum
dr-evlimisin
byn-evliyim ama beyim hapiste
dr-nasıl oldu bu peki
byn-ah ah kocam başımda olsaydı olur muydu hiç. dağ gibi adamımı aldılar içeri.
-sinek kadar kocam olsun başimda bulunsun hakim bey
+iyi de hanim öldürmüşsün kocanı
- hee, yanlışlıkla; sineklikle
-tee allam yaa
kocasızlıktan ötürü beyin fonksiyonları durma noktasına gelmiş kız kurularının söyledikleri söz. artıık öyle bi koca hasretiyle yanıp tutuşmuşlar ki sinekle bile izdivaç düşünüyolar.
dünya kadar malın olucağına fındık kadar amın olsun tarzı bir söylem.
"dağ gibi kadın yerine cılız bir erkek olsun, onun taşakları yeter milleti korkutmaya.bastığı zaman yeri göğü inletir. allah böyle yaratmış işte, kadın ile erkeğin yeri farklıdır." derdi büyük büyük babam. haklıymış meğer. güç konusu işin içine girince isterse iri yarı hatun olsun yine de sökmez fiyakası.fizyolojik farklılık nihayetinde.
Sinekkadar olsun ama AT sineği yönündeki saçmalık .
yersen! sonra ben sinek gibi bir adama mı vardım, a benim akılsız eşşek kafam beniiim, diye terelelliye bağlar bu hanımabla. yahut o abi zamanında bildiğin hipopotamdır, ama abla abiye ne muamelede bulunduysa abi sinek kadar da kalmış olabilir. bilemiyorum, abla bu.
(bkz: özgüven eksikliği)
+
(bkz: cahil çevre baskısı)
Ankara Devlet Tiyatrolarının en sıkıcı oyunlarından birisi. Sadece adı için izlemeye gidilen ama hayal kırıklığına uğranan oyun. Komik olmaya çalıştığı yerlerde bile bırakın gülmeyi tebessüm dahi ettirememiş monologlar silsilesi...
geçen hafta ankara devlet tiyatrosu'nun turne münasebetiyle eskişehir büyükşehir belediyesi şehir tiyatroları'nın opera sahnesinde sahnelediği ilginç oyun.
kocasızlıktan ölen insan haykırışı.
aslan gibi; tü tü tü 41 kere maşallahlık kocam olsun evde otursun; ben ona bakarım diye düzeltilmelidir.
(bkz: the fly) *
ankara devlet tiyatrolarında sahnelenmiş, Berrin Öney, Elvan Eker, Gülçin Yaşaroğlu, Özlem Gündoğdu'nun oynadığı hoş bir oyundur.

--copy-paste--
Nasıldır mesela; yakışıklı bir adamın karısı olmak; bir adamın ikinci karısı; bir garibanın; bir cücenin; bir internet cafe sahibinin; bir avarenin; bir kasabın; bir lüzumsuz adamın; bir demiryolcunun&; bir futbolcunun; bir oyuncunun; bir bankacının; bir ayyaşın karısı olmak;
Nasıl bir yaşantıdır, neler hissettirir, nasıl katlanılır, sefası nasıl sürülür, hayalleri nicedir;
Kuvvetli bir gerçeklikle, ama mizahla ve sevgiyle kurulmuş ;eş durumu; fantezileri;Kadınlık durumlarındaki; ezilmişliği, yoksunlukları, ama onunla beraber direnme ve ;ayakta kalma; yollarını da yansıtan bir oyun;
--copy-paste--
oyun olarak gayet başarılı olan ancak her zamanki gibi bir oyun bekleyenler için sıkıcı oyundur. ayrıca oyuncular, sahnede çoğunlukla tek oldukları için enerjisinin yüksek olması çok önemlidir.
Dün akşam oyuna gittim. Oyun sıkıcıydı, bu bir gerçek. Ama adını hatırlayamadığım bir oyuncunun canlandırdığı terk edilmiş hamile kadının hikayesi mükemmeldi. Tam bir türkiye dramıydı. Ve bir de şu sarışın oyuncunun canlandırdığı internet cafecinin karısı bölümünde öldüm gülmekten. Ayrıca o sarışının benden daha fazla kası vardı. (bkz: pilates mucizesi).
Ama genel olarak baktığımızda pek de iyi bir oyun değildi.
Son olarak eklemek istediğim, bizim bu milletimiz ciddi anlamda tiyatrodan anlamıyor. Orda gerçek bir dramı anlatan oyuncuyu alkışlamadılar, gittiler güldüren skeçi alkışladılar. Kafanıza veriym sizin.
evlendikten bir zaman sonra kocasından midesi bulanacak kadının zor durumdayken söylediği söz.