bugün

görsel
dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler.
artık seninle biz düşman bile değiliz.
Kendin kadar aklımdasın.
Ya topla yaralı kırlangıçları,
Ya da bu vefasız şarkıyı bitir.
Özgürlüğe giden tutsaklar gibi
Siyah gözlerine beni de götür.
"Benim aşkım uymaz öyle her saza..."
"Sen öldürüyorkende, vuruyorkende güzelsin."
Olanlar oldu Tanrım.
gecenin kör kuyularından ibrik ibrik umut çıkarmaktır.
gecenin yalnızlığında, sert yastığa inat geleceğe aynı yastığa baş koyacağı kişiyi düşlemektir.
Cezeri.
üşüyorum kapama gözlerini...

Uyku tutmuyor karanlıkları...

Gözler ki senin en katı zulmün ve silahın...

Yeter.
Bir güzele güzelliği hatırlatmak isterdim aynalardan evvel.
Sızıyı gideren su,
Suyun sızladığını kimseler bilmez...
Kollarına varayım
Son defa birtanem
Gözlerine dalayım
Son defa sevdiğim

Son defa son defa...
--spoiler--

gençken
peşpeşe kaç gece yıllarca
acıyan, yumuşak yerlerime yaslanıp uçardım
bilmezdim neden bazı saatler
alaturka vakitlere ayarlı
neden karpuz sergilerinde lüküs yanar
yazgı desem
kötü bir şey dokunmuş olurdu sanki dudaklarıma
Tokat
aklıma bile gelmezdi
babam onbeşli olmasa.

--spoiler--
--spoiler--

--spoiler--
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
bir ben bileceğim oysa ne afad sevdim.
Benimse ne gideceğim bir yer
Ne de özlediğim bir şey var
Öyleyse neden yazıyorum bu sözleri ona ?
"ağlamadan
dillerim dolaşmadan
yumruğum çözülmeden gecenin karşısında
şafaktan utanmayıp utandırmadan aşkı
üzerime yüreğimden başka muska takmadan
konuşmak istiyorum"

Mazot- ismet özel
sen yürümelisin, beni bırakarak...

kadın sustu.

sarıldılar.

bir kitap düştü yere,
kapandı bir pencere.

ayrıldılar.
Hepiniz geçim derdinde.
Bir ben miyim keyif ehli içinizde?
Bakmayın, gün olur, ben de
Bir şiir söylerim belki sizlere dair
Elime üç beş kuruş geçer
Karnim doyar benim de.
Sen koşmana bak Küheylan,
Hedefe varamıyorsan doğuran kısrak utansın.
Senin bir havan var beni asıl saran o.Onunla daha bir değere biniyor soluk alabilmek.
Ne sevmek lütuf, ne ozlemek,

ihtimali falan yetmez bu işlerin.

Yok öyle!
sana bakmak
bir beyaz kağıda bakmaktır
her şey olmaya hazır
sana bakmak
suya bakmaktır
gördüğün suretten utanmak
sana bakmak
bütün rastlantıları reddedip
bir mucizeyi anlamaktır

sana bakmak
Allah’a inanmaktır.